
Kolostrum takviyesi son zamanlarda giderek popülerleşiyor. Sosyal medya platformlarında bağırsak sağlığını iyileştirdiği, bağışıklığı güçlendirdiği, cilt ve saç kalitesini arttırdığı, kilo vermeye yardımcı olduğu çokça konuşulan sığır kolostrumu birçok kişinin iyi yaşam rutinine toz veya hap formunda giriş yaptı. Peki “sıvı altın” olarak bilinen bu takviye gerçekten de bahsedildiği gibi bir süper besin mi yoksa henüz altı bilimsel olarak doldurulamayan bir iyi yaşam trendi mi? Kolostrum takviyesi almadan önce tüm bilmeniz gerekenleri sizin için araştırdık.
Kolostrum nedir?
Kolostrum, memeli bir hayvan doğum yaptığında memelerinden salgılanan ilk süt benzeri sıvıdır. Besin değeri açısından çok yüksek olan kolostrum, hayvansal süte kıyasla daha fazla protein ve antioksidan içeriyor. Örneğin sığır kolostrumu yüzde 15 oranında protein bulundururken normal süt yüzde 3 oranında protein içeriyor. Yağ miktarı ise normal süte kıyasla çok daha düşük seyrediyor. Tüm memeli canlılarda anneler doğumdan sonra bebeklerinin bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla doğal olarak ilk kolostrum üretiyor. Nitekim diğer memelilere göre biz insanların kolostrumu annemizden alabilme şansımız biraz daha düşük oluyor. Bu noktada da devreye kolostrum takviyeleri giriyor.
İnsan kolostruma en yakın formülasyon ise sığır kolostrumunda bulunuyor. Sığır kolostrumu türler arası biyoaktif oluşu sayesinde aslında sadece danaları değil, insan dahil diğer tüm memelileri de besleyebiliyor. Sığırlar aynı zamanda büyük baş hayvanlar oldukları için insanlara oranla daha fazla miktarda kolostrum üretebiliyor. İçerisinde bolca büyüme hormonu, doğal antibiyotik, immünoglobulin, yağ asitleri, sindirim enzimleri, vitamin ve mineraller bulunduran sığır kolostrumu pastörize edilip kurutularak ya hap ya da toz formda takviyelere dönüştürülüyor.
Kolostrum takviyesi ne gibi faydalar sağlıyor?
Kolostrum takviyesi denildiğinde bahsedilen ilk fayda bağışıklık sistemi üzerinde oluyor. Henüz bebekken alınan kolostrum ciddi bir bağışıklık desteği sunduğu için sığır kolostrumunun da yetişkinlerde benzer bir etki yarattığı düşünülüyor. Nitekim kolostrum takviyelerinin bu faydası üzerinde daha çok araştırma yapılması gerekiyor.
Kolostrum takviyesi aynı zamanda bağırsak sağlığını da destekleyebiliyor; bağırsak sorunlarının tedavisine ek olarak kullanılabiliyor. Bunu da bağırsak geçirgenliğini azaltarak yaptığı düşünülüyor. Aynı zamanda içerdiği yüksek miktarda antibiyotik ve antioksidan ile bağırsaklardaki enflamasyonu düşürmeye yardımcı olduğu tahmin ediliyor.
Sığır kolostrumu başka bir araştırmaya göre üst solunum yolları enfeksiyonuna yakalanma riskini de düşürebiliyor. Bunu üst solunum yollarındaki mukoza yapısını onararak ve bağışıklık hücrelerine antibiyotik desteği sağlayarak yaptığı düşünülüyor.
Kolostrum takviyesinin ilginç bir başka faydası da atletik performans ile ilgili. Yapılan araştırmaya göre profesyonel bisikletçiler sığır kolostrumu takviyesi kullandıklarında daha yüksek bir performans sergileyebiliyor, futbolcular ise egzersizlerden daha hızlı bir şekilde toparlanabiliyor.
Son olarak sığır kolostrumu takviyesinin cilt onarımını desteklediği, kilo verme sürecini kolaylaştırdığı hatta doğal yaş alma sürecini geriye çevirebildiği de söyleniyor. Nitekim bu faydaları sağladığına dair kanıtlar içeren çok az sayıda araştırma bulunuyor. Bu nedenle gerçek faydalarının ortaya çıkarılması için sığır kolostrumu üzerine çok daha kapsamlı, uzun süreli, büyük çapta araştırmalar yapılması gerekiyor.
Kolostrum takviyesi kimler için uygun ve nasıl kullanılır?
Özetle kolostrum takviyesi konusundan yapılan araştırmalar çok çeşitli sonuçlar gösteriyor. Güncel araştırmalara göre sığır kolostrumu biyoaktif bileşenleri sayesinde yetişkin insanların bağırsak sağlıklarını iyileştirmeye, bazı hastalıklara karşı ekstra korunma sağlamaya, atletik performansı yükseltmeye gerçekten de yardımcı olabiliyor. Nitekim bilim insanları, sığır kolostrumu takviyesi hakkında hala bilmediğimiz çok şey olduğunu da tekrar tekrar söylüyor. Güvenliği, etkinliği, optimal dozu üzerinde henüz bilimsel bir konsensüs edinilemediğini çünkü ortada yeterince kanıt olmadığını belirtiyorlar. Aynı zamanda çoğu takviye markasının kendi sığır kolostrumunu nasıl ürettiğinin de belirli standart ve kontrollere henüz tabi tutulmadıklarının da altını çiziyorlar.
Bu durum aslında bu takviyeyi kullanıp kullanmama kararını biz tüketicilere bırakıyor. Sığır kolostrumu takviyesi kullanarak alınabilecek faydalar; daha iyi bağırsak sağlığı, daha güzel bir cilt, daha güçlü bir bağışıklık sistemi, gerçek ve besin değeri yüksek gıdalardan oluşan Akdeniz Diyeti izlenerek de sağlanabiliyor. Probiyotik ve fermente gıdalar, mantar çeşitleri ve kemik iliği de en az sığır kolostrumu kadar bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı oluyor. Protein ihtiyacını karşılamak içinse balık, yağsız et, baklagil, yumurta ve whey protein tozu tercih edilebiliyor.
Eğer kişinin bütçesi sığır kolostrumu takviyesini deneyip faydalarını birincil elden gözlemlemek istiyorsa bunda da hiç bir sorun yok! Ancak sağlıklı bir beslenme biçimi izlemek, dönemsel olarak kolostrum takviyesine güvenmekten daha sürdürülebilir bir bütünsel sağlık desteği gerektiriyor.
Kolostrum takviyesinin yan etkileri var mı?
Kolostrum takviyesi toplumun büyük bir kısmı için herhangi bir sağlık sorunu yaratmıyor. Ancak sadece iki grup insanın kolostrum takviyesinden mutlaka kaçınması gerekiyor: Süt alerjisi bulunanlar ve bağışıklık sistemi yetmezliği yaşayanlar. Kolostrum tam anlamıyla süte benzemese de düşük miktarda laktoz içeriyor ve süt/süt ürünlerine alerjisi olan bir kişinin bağışıklık yanıtı oluşturmasına neden olabiliyor. İçerisinde bol miktarda antibiyotik ve büyüme hormonu bulundurduğu için de bağışıklık sistemi yetmezliği yaşayan kişilerde sağlık problemlerine yol açabiliyor.

