Günümüzde oldukça yaygınlaşan gaz, şişkinlik ve hazımsızlık gibi sindirim sistemi kaynaklı problemlerin altında tedavi edilmesi gereken hastalıklar yatıyor olabilir. Uluslararası Mayr Hekimleri Derneği üyesi Dr. Hasan İnsel’e sindirim sistemi kaynaklı olarak oluşan ve rahatsızlık veren semptomların olası nedenlerini, belirtilerini ve tedavi süreçlerini sorduk.

İlginizi çekebilir: Dr. Hasan İnsel ile Modern Mayr Beslenme Yöntemiyle Sindirim Sanatı

Otointoksikasyon nedir?

Kronik sindirim bozukluğunun bir etkisi de, sindirim kanalında düzgün sindirilmeyen gıdaların bozulmasından kaynaklanan toksin oluşumudur. Aynen sıcakta kalan tereyağının acımsı bir tat alması, meyve salatasının ekşimesi, etlerin kokuşması gibi tükettiğimiz gıdalar da sindirim kanalında 37 – 38°C vücut sıcaklığında tam olarak sindirilmeden kaldıklarında bozulurlar.

Sindirim kanalında bozulan şekerli ve bitkisel gıdalardan fermentasyon yoluyla asitler ve alkoller oluşurken, proteinli gıdaların çürümesi sonucunda bağırsaklarda toksik maddeler oluşur. İşte bu toksik maddeler vücudun kendi kendini zehirlemesi anlamına gelen otointoksikasyona neden olurlar.

Bu şekilde sindirim bozukluğuna bağlı durumlarda fazla miktarda bağırsak gazları da oluşur. Çıkartılan gazlarda; şekerli ve bitkisel gıdaların sebep olduğu fermentasyona bağlı gazlar kokusuz, proteinli gıdaların çürümesine bağlı gazlar ise kötü kokuludur.

Otointoksikasyon, vücuttaki neredeyse her hücreyi ve her organı etkiler. Duyu organları, beyin, kan damarları ve hormon bezleri bu durumdan özellikle etkilenir. Bağırsaklarla ilgili kronik sindirim bozukluklarına bağlı otointoksikasyon belirtisi olabilen sindirim sistemiyle alakalı semptomlar şunlardır:

  • Geğirme,
  • Mide yanması,
  • Dolgunluk hissi,
  • Yemekten sonra yorgunluk çökmesi,
  • Abdominal basınç hissi,
  • Gaz,
  • Dışkılamayla ilgili sorunlar, kabızlıktan diyareye kadar değişebilir.

Bu sorunlar çoğu kez geçiştirilerek semptomatik ilaçlarla (laksatifler, müshiller, enzimler veya gaz çıkarmayı kolaylaştıran karminatifler) giderilmeye çalışılır. Böylece sorun tedavi edilmez ama baskılanmış olur.

Otointoksikasyon zamanla bütün vücutta çeşitli bulgulara sebep olur,  sindirim sistemi dışındaki semptomları: 

  • Baş ağrısı,
  • Migren,
  • Halsizlik,
  • Kötü vücut kokusu,
  • Odaklanma güçlüğü,
  • Duygu durumu dalgalanmaları.

Bu belirtilerle bağırsaklar arasında bağlantı kurmak çoğu zaman pek akla gelmez. Bağırsak hareketleri tümüyle normal olsa bile, yani dışkılamayla ilgili sorun yaşamayan bireylerde de kronik sindirim bozukluğu bulunması mümkündür.

SIBO nedir?

İnce bağırsaklarda aşırı bakteri çoğalması (Small Intestine Bacterial Overload) anlamına gelen bir kısaltma olan SIBO, ince bağırsaklarda bulunan bakteri sayısında artış ve/veya buradaki bakteri tiplerinde değişiklik olmasını ifade eder.

Çoğu hastada SIBO tablosuna neden olan, tek bir bakteri tipi değil; normalde kalın bağırsaklarda bulunması gereken çeşitli bakteri tiplerinin ince bağırsaklarda çoğalmasıdır. Daha seyrek olarak ise SIBO ince bağırsaklarda normalde bulunan bakterilerin sayısının artmasına veya denge ve tiplerinin değişmesine bağlı olabilir.

SIBO için risk faktörleri:

  • Mide asidinin azlığı,
  • Hassas bağırsak sendromu,
  • Çölyak hastalığı,
  • Crohn hastalığı,
  • Bağırsaklara cerrahi müdahale geçmişi,
  • Diyabet,
  • Sık antibiyotik kullanımı,
  • Karaciğer sirozu, kronik pankreatit veya böbrek yetmezliği gibi organların işlevlerini bozan kronik hastalıklar,
  • Alkol,
  • Doğum kontrol hapları.

SIBO’nun etkileri nelerdir?

SIBO, ince bağırsak mukozasının hücrelerine hasar vererek, gıdaların sindirimi ve emilimiyle anlamlı etkileyen bir durumdur. İnce bağırsak mukozasında meydana gelen hasar çeşitli şikayetler ve semptomlara yol açabilir. Bunlar;

  • SIBO’ya neden olan bakteriler normal sindirimle ve gıdaların emilimiyle etkileşebilir ve bağırsak duvarını bozarak  “Geçirgen Bağırsak Sendromuna” neden olabilir.
  • Bakteriler aldığımız gıdaları kullandığından zaman içerisinde demir ve B12  gibi maddeleri tüketerek anemiye neden olabilirler.
  • İnce bağırsaklarda ve bağırsakların üst bölümünde büyük miktarda gaz oluşması karında şişlik, ağrı, kabızlık (IBS semptomları) ve geğirmeye neden olur.
  • Bu aşırı gazlar zaman zaman kalbi yukarı doğru sıkıştırarak, kalbin yerinin ve ekseninin değişmesine, Rhömheld sendromu dediğimiz kalp şikayetlerine ve çarpıntılara neden olabilir.
  • Bakteriler safra asitlerini parçalayarak yağ emilimiyle etkileşir. Safra asitlerinin eksikliği, yağların sindirimini bozarak yağda çözünen A ve D vitaminlerinin emilim noksanlığına ve yağlı dışkılamaya yol açar.
  • Bağırsak duvarındaki bozulma, tam olarak sindirilmeyen büyük gıda partiküllerinin kana karışarak bağışıklık sisteminin bunlara tepki vermesine yani gıda alerjilerine veya duyarlılığına neden olur.
  • Bakterilerin kendileri de kan akımına karışabilir. Bakterilere ve onların hücre duvarlarına karşı gelişen bağışıklık reaksiyonu vücut ağrılarına, kronik yorgunluğa ve karaciğerin yüklenmesine sebebiyet verir.
  • Bakteriler yüksek miktarda asit salgılayarak beyinde neden oldukları düşük dereceli inflamasyon sonucunda zihin bulanıklığı gibi nörolojik ve bilişsel semptomlara yol açabilirler.

SIBO’nun belirtileri nelerdir?

Yemekleri yedikten hemen sonra hazmetmekte zorluk çekiyorsanız, yemek esnasında veya normal boyutlarda ve başkalarını rahatsız etmeyen bir yemekten hemen sonra gaz, geğirme, şişkinlik gibi şikayetleriniz oluyorsa, yemeklerden hemen sonra karnınızın üst bölümü gazdan şişiyorsa, sık sık geğiriyorsanız bunların altında yatan sebep SIBO da olabilir.

Böyle bir durumda, “gaz şikayetleridir” deyip geçmeyin, doktorunuza danışın. O size yol göstererek gerekli ilaç, takviye ve beslenme tarzını söyleyecektir.

Aynı zamanda gün geçtikçe hem SIBO hem diğer bağırsak problemleri için yeni ve önemli testler kullanılmaya başlandı. Bunlardan bazıları tek tek bakteri oluşmalarını tespit etmeye yardımcı olurken bazıları da genetik yönden bizlere yardımcı oluyor. Bu testlere gerek olup olmadığına ve gerekirse hangisinin seçileceğine yine doktorunuz karar verecektir.

İlginizi çekebilir: Sindirim Sorunları için FODMAP Diyeti



Dr. Hasan İnsel

1945 yılında İstanbul'da doğan Dr. Hasan İnsel, 1982 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu. Almanya'da İç Hastalıkları uzmanlığını tamamlayan İnsel, 1982'den 2021 yılına kadar İntermed Nişantaşı Polikliniği'nde çalışmış ve kuruculuğunu yapmıştır. Şu an Acıbadem Sağlık Grubu bünyesinde çalışmalarına devam etmektedir. Aynı zamanda, Avusturya' da eğitim alarak F.X. Mayr hekimi...



BLOOM SHOP