Belki yılın birçok zamanında eksikliğini yaşadığın ve kolaylıkla gözden kaçabilen, ama sağlığında büyük bir öneme sahip olan bir vitamin hakkında seni şaşırtacak bilgiler öğrenmeye hazır mısın? D vitamini!

Sen onu sadece kemik sağlığına destekçi etkisiyle biliyor olabilirsin, fakat D vitamini aslında vücudunda birçok önemli görevlere sahip. Bunlardan en önemlisi ise bağışıklığına olan etkisi! D vitamini aslında vücudunun koruma kalkanı görevini desteklerken aynı zamanda kansere karşı da koruyucu etki oluşturuyor!

Ulusal Kanser Enstitüsünün (National Cancer Institute) yaptığı açıklamaya göre, kanda D vitamini seviyesi yüksek olan bireylerin kansere yakalanma riski daha düşük oluyor! Bunu da özellikle bağışıklığı desteklemesiyle beraber tümöre karşı koruyucu etki oluşturmasıyla yapıyor.

2006 yılı Amerikan Journal of Public Health’te yapılan araştırmaya göre de D vitamini düşüklüğü ile belirli kanser türlerinde anlamlı ilişkiler bulunmaktadır. Bu kanserler;

  • Kolon Kanseri: Araştırmaya göre D vitamini seviyesi düşük olan bireyler daha yüksek kolon kanseri riski taşıyor. Bununla beraber D vitamini seviyesi düşük olan bireylerde adenoma riski de daha yüksek!
  • Meme Kanseri: Araştırma, düzenli D vitamini takviyesi alan veya kan seviyesi yeterli aralıklarda olan kadınların meme kanseri riskinin daha düşük olduğunu söylüyor.
  • Prostat Kanseri: Çalışma, D vitamini düşüklüğü ile prostat kanseri riski arasında bir ilişki olduğunu söylüyor. Buna göre yeterli D vitamini seviyesinde olan bireylerde prostat kanseri riski daha düşük seviyede!

Sen de bağışıklığını yüksek tutmak ve vücudunu kansere karşı korumak istiyorsan, yeterli seviyelerde D vitaminine sahip olman gerekiyor.

D vitamini yetersizlik seviyesi hangi aralıklarda başlıyor?

National Institutes of Health verilerine göre, kanda “30 nmol/l” altı seviyeler bireylerde D vitamini yetersizliğinin göstergesi.

Nasıl takviye yapabiliriz?

Sanılanın aksine D vitamini ne yazık ki her zaman kolayca gıdalardan karşılanabilecek bir vitamin türü değil. Bununla beraber ne yazık ki süt ve süt ürünlerinin içerisinde (dışarıdan insan kaynaklı ekstra ilave edilmediği sürece) D vitamini bulunmamaktadır. Düşük miktarlarda yumurta, yağlı balık gibi gıdalar içerisinde bulunsa da vücudun ihtiyacını karşılayabilme ihtimali yoktur.

En iyi kaynak güneş olsa da, bulunan ülkenin konumu, güneşlenme saatleri, mevsim, ten rengi, cilt üzerine sürülen krem gibi faktörler D vitamini emilimini etkileyebilmektedir. Özellikle kış aylarında bu vitamini uzman kontrolünde takviye olarak alman en iyi ve sağlıklı yöntem olacaktır.

Toksisiteye dikkat!

D vitamini vücutta depolanan türde bir vitamin olması sebebiyle kontrolsüzce kullanımından kaçınılmalıdır. Fazla miktarı toksisiteye sebep olmakla beraber hayati risklere kadar gidebilecek sonuçlar doğurabilmektedir. Bu yüzden her şeyden önce kan tahlili yapılarak eksiklik belirlenmeli, bu eksikliğe göre uzman kontrolünde takviye yapılmalıdır. Bunun yanında artık güncel verilere göre, D vitamini bireyde seviyesi çok düşük aralıklarda olmadıkça tek seferde yüksek dozajda kullanılmak yerine günlük ideal düşük doz aralıklarında düzenli olarak takviye yapılması önerilmektedir.

Konu ile ilgili “daha fazla” bilgiye aşağıdaki yazılardan da ulaşabilirsiniz:



Dyt. Beyza Kuşcu

1993 yılında İstanbul’da doğan Beyza, 2015 yılında İzmir Şifa Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde yarı burslu olarak mezun oldu. Üniversite mezuniyetini takiben, halen çalışmakta olduğu Formeo Beslenme ve Diyet Danışmanlık merkezinde iki sene boyunca staj yaptı, ardından çalışmaya başladı. Üç senedir hizmet verdiği Formeo’da, Kilo Yönetim Diyetisyeni olarak görev yapmaktadır....



BLOOM SHOP