Üretkenliğinizi arttırmak ve zamanınızı daha etkili kullanmak için etkisi bilimsel olarak da kanıtlanmış olan 10/90 kuralı ile tanışmaya hazır mısınız?

10/90 kuralı nedir?

En basit haliyle 10/90 kuralı, başımıza gelen olaylar ve onlara verdiğimiz tepkiler olarak açıklanıyor.

Başımıza gelen olayların sadece yüzde 10’u kontrolümüz dışında gelişiyor. Bu olayları hiçbir şekilde öngöremiyor veya engelleyemiyoruz. Fakat bu olayla karşısında verdiğimiz tepkileri kontrol edebiliyor ve değiştirebiliyoruz.

Başımıza gelen olayların yüzde 90’ı ise, kontrolümüz dışında gelişen olaylara verdiğimiz tepkilerin sonucu. Yani bu olaylar tamamen elimizde olan ve değiştirebildiğimiz şeyler.

Üretkenliği arttırmak için 10/90 kuralı nasıl kullanılır?

10/90 kuralı, bir işe başlamadan önce zamanımızın yüzde 10’unu plan yapmaya ayırırsak, işlerimizde, yüzde 90 oranında zaman kazanabileceğimizi söylüyor.

Hedeflerimiz hakkında net olmak, kendimizi o hedefler için çalışmaya motive edebilmemiz için gerekiyor. Bu konuda yapılan bilimsel çalışmalar da bir yol haritası çizmenin ve bu haritada, hedefi ve hedefe giden yolu açıkça belirlemenin önemini ortaya koyuyor. Hedefimizi ve izleyeceğimiz yolu belirledikten sonra ise daha fazla motivasyon aramamıza gerek olmuyor.

10/90 kuralı, yapılması gerekenler ve nasıl yapılacakları konusunda netlik yaratmak için kullanılıyor. Netlik odağı, odak ise üretkenliği getiriyor. Bu şekilde de daha az zamanda daha çok iş bitiyor!

İşte bu kuralı hayatın içinde kullanmanın yolları!

Yatmadan önce gün planı yapmak

“Günü kağıt üstünde tamamlamadan güne başlama.” – Jim Rhon

Günü somut bir şekilde planlamak, zamanın nasıl harcanacağı hakkında bir taahhüt yaratır. Sonuç olarak da karşımıza çıkan durumlara varla yok arası tepkiler vermek yerine, onları yönlendirebilir ve günümüzün kontrolünü elimizde tutabiliriz.

Yatmadan önce kendimize 5 dakika ayırarak gelmekte olan gün için hazırlanabilir, bu şekilde her türlü erteleme, kararsızlık ve motivasyon eksikliğini ortadan kaldırabiliriz.

Öncelikleri listelemek

İstekleri ve planları kağıt üzerinde listeleyerek, zihnimizi ve bilinçaltımızı bunlardan haberdar kılabiliriz. Dolayısıyla uyku süresince bilinçaltımızın isteklerimiz ve planlarımız üzerinde çalışmasını sağlamış oluruz.

Planlarımızın arasına aylar sonra teslim edilmesi gereken bir proje koyarsak, bu süreç boyunca bilinçaltınız durmadan o proje hakkında fikirler üretir. Sonuç olarak da o projenin teslim zamanı yaklaştığında, konu hakkında bir sürü fikriniz olmuş olur. Bu şekilde de çalışmanızın verimi artar.

İncognito isimli kitabında David Eagelman, bu konuyu şu şekilde ele almıştır:

“Bir fikir, bilinçaltına gönderilince doğal olan merak dürtüsü harekete geçer. Bilinçaltı, sürekli olarak yeni fikirler oluşturur. O konu üzerinde, kendine has olan büyülü haliyle çalışır ve ulaşmak istediğimiz şeyleri bize çekmenin bir yolunu mutlaka bulur.”

Taslaklar oluşturmak

Bir işe başlamadan önce, 5 dakika ayırarak bir taslak hazırlamak ve kabaca iş planı oluşturmak bize çok büyük bir zaman tasarrufu sağlar.

Yazı yazmadan önce ana konuyu ve önemli noktaları belirlemek veya alışverişe gitmeden bir liste yapmak bunun en basit örnekleridir. Burada önemli olan şey başlamadan önce yapılacak olan işin ne olduğunu ve neden yapılması gerektiğini anlamaktır. Dikkat edilmesi gereken şey ise planların optimal bir sayıda olması. Aksi takdirde planlar ertelediğiniz işler halini alır!

İlginizi çekebilir: Berrak ve Yaratıcı Bir Zihin İçin 10 Dakika



Sıla Bakır

1993 yılında doğan Sıla, lisans eğitimini 2017 yılında Bilkent Üniversitesi İletişim Tasarım Bölümü’nde tamamladı. Lisansüstü eğitimine devam etmeye karar vererek Politecnico di Milano’da Stratejik Tasarım Master’ı yapmaya başladı. Sağlıklı ve dengeli hayat tarzı konusundaki merakı sonucunda bol bol araştırma yapmakta, karşısında çıkan yeni fikirleri denemekten ve bunları paylaşmaktan büyük keyif...



BLOOM SHOP