Wellness sektöründe yaşanan gelişmeleri, öne çıkan trendleri ve ilgi çeken haberleri sizler için derledik.
Fitness, doğa ve Wellness festivalleri giderek daha fazla ilgi görüyor.
Tüketici harcamalarının maddesel boyuttan deneyimlere kayması sağlıklı yaşam turizminin de geliştiğini gösteriyor. İlk olarak fitness ve sağlıklı yaşam festivalleri trend haline geliyor. Hedonistik müzik, sağlıklı yemek ve sağlıklı yaşam deneyimlerini birleştiren bu festivallerin önümüzdeki yıllarda da giderek büyüyeceği ve ilgi göreceği tahmin ediliyor. İkinci olarak ise, sıcak hava dalgaları, kuraklıklar ve orman yangınları daha sık ve yoğun hale geldikçe, sağlıklı yaşam gezginleri güzergahlarını değiştiriyor. Yaz tatilindense ilkbahar ve sonbahar tatili artıyor, tatil rotaları kuzeydeki destinasyonlara doğru kayıyor.
Kaynak: Global Wellness Institute
Avokado, içerisinde bolca bulunan B6 vitamini sayesinde kaygıyı azaltmaya yardımcı oluyor.
B6 Vitamini, vücudun, ruh halini etkileyen serotonin de dahil olmak üzere çeşitli hormonlar üretmesini sağlar. Tiamin, riboflavin ve niasin gibi B vitaminlerinin sinir sistemi üzerinde olumlu etkileri olduğu biliniyor. Araştırmalar, bu vitaminlerin eksikliğini, artan kaygı ile ilişkilendirmektedir. Avokado, stres giderici B vitaminleri ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olabilecek sağlıklı yağlar açısından zengindir. Dolayısıyla düzenli tüketildiğinde beyin sağlığını destekler ve kaygı riskini azaltır. Ayrıca içerisinde bulunan E vitamini sayesinde kan damarlarını genişletmeye yardımcı olur ve kırmızı kan hücrelerinin oluşumunu da destekler.
Kaynak: The Happy Broadcast
Geleceğin en yavaş büyüyen wellness kategorisinin iş ve çalışma sektörü olması bekleniyor.
GWI’nin küresel sağlık ekonomisine ilişkin en son raporuna göre, işyeri sağlıklı yaşamının geleceğin en yavaş büyüyen wellness kategorisi olacağı ve 2020’de 48,5 milyar dolardan 2025’te 58,4 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Bu da yıllık %3,8’lik oldukça düşük bir büyümeye denk geliyor. Çalışanların iş-yaşam dengesini kurmakta zorlandığı ve pandemi sonrası zihinsel sağlık konusunda daha yoğun stres ve zorluklarla karşı karşıya olduğu bir zamanda büyümenin bu kadar yavaş olması sorgulanıyor. Çalışan refahını artırmanın duygusal, sosyal ve finansal refahı ele alabilecek daha anlamlı ve bütünsel yaklaşımlara odaklanmak ile mümkün olacağı öne sürülüyor.
Kaynak: Global Wellness Institute
İnsan kanında tespit edilen “sonsuz kimyasallar” sağlığı olumsuz etkiliyor.
“Sonsuz kimyasallar” olarak da bilinen PFAS (per ve polifloroalkil maddeleri), günlük yaşantıda kullanılan birçok ürünün yapışmaz veya leke tutmaz özelliği kazanmasını sağlayan büyük bir kimyasal grubudur. Araştırmalar bu kimyasallara maruz kalmanın, kanser, zayıflamış bağışıklık sistemleri, kilo alımı ve çok çeşitli diğer sağlık sorunları ile bağlantılı olduğunu gösteriyor. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre ise birçok kişinin kanında az miktarda da olsa PFAS bulunduğu tespit edilmiştir. PFAS’ın zararlı etkilerinden korunmanın en basit yollarından biri olarak ise su filtresi kullanmak öneriliyor.
Kaynak: Vox