Ayurveda’daki beş elementin hepsini kapsayan eter elementini -Sanskritçe’deki ismi ile Akasha- bütünsel refahın temel taşı olarak görüyorum. Eter, beş büyük elementin (Pancha Mahabhutas) en incelikli olanı olmakla beraber, diğer elementlerin (hava, ateş, su ve toprak) etkileşime girdiği temel görevi görür. 5000 yıllık eski Hint tıp sistemi olan Ayurveda’ya göre eter elementi nasıl dengelenir sizin için ele aldım!
Eter elementinin özellikleri nelerdir?
İhtiyacın kaynağına bağlı olarak ilk veya son element olan eter, genellikle “boşluk” olarak adlandırılır. Ancak “boşluk” veya “uzay” diye tanımlamanın eter unsurunun hakkını tam olarak veremediğini düşünüyorum. Ayurvedik çalışmalarda eter; hava, ateş, su ve toprak elementlerinin oluştuğu kaynak elementtir.
Eter elementine “özün özü” adını veren Aristoteles gibi antik filozoflar, bu elementi basitçe ruh olarak tanımlamıştı. Kadim insanlar eterin göklerle yer arasındaki boşluğu temsil ettiğine inanırlarken Yunanlar; eterin tanrıların soluduğu şey olduğuna inanıyorlardı. İlginç bir şekilde, bazı İncil bilginleri Yaratılış 1:2’deki İncil’de de aynı boşluktan söz ediyor: “Ve yeryüzü şekilsiz ve boştu; ve karanlık enginlerin yüzündeydi.”
Eterde toprağın sertliği, suyun serinliği, ateşin sıcaklığı ve hatta rüzgarın hareketi yoktur. Bu nedenle “boşluğun” özüdür. Boşluk unsuru tüm unsurların en incelikli olanıdır. Vücudumuzda, sesimizin yankılanmasını sağlayan sinüs boşlukları, akciğerlerde havayla dolan boşluk ve yemekten önce midede bulunan boşluk gibi bölümler de bu kapsamdadır.
Eterin biçimsiz ve soğuk olduğu söylenir çünkü ateş elementinden önce gelir. Ayurveda’da eterin mevsiminin kış (ilkbahar ve yaz ile sonbahar hasadı arasındaki boşluk) olduğuna inanırlar. Meditasyon sırasında eter elementini deneyimlemek mümkün olabilir. Zihin sıkıntılı olduğunda, bu bir girdaba benzer ve bunun Sanskritçe’de karşılığı vritti’dir. Yoga pratiğinin temel hedeflerinden biri, bu vritti’leri veya girdapları sakinleştirmek, Samahdi’ye, yani sakin ve huzurlu zihin durumuna dönmektir. Yoga pratiği ve meditasyonun birleşimi ile buna ulaşmanız mümkün olabilir.
Eter elementinin prensipleri
Eter elementi, evrenin geniş ve sonsuz doğasını temsil eden elementtir. Hafiflik, incelik ve açıklık gibi niteliklerle karakterize edilir. Eter elementi diğer tüm elementlerin kabıdır ve şu prensiplerle ilişkilidir:
- Genişlik: Uzayın sonsuz genişliğini temsil eder ve tüm maddenin var olduğu ortamı sağlar.
- Hafiflik: Soyut ve ağırlıksızdır, boşluğun ve potansiyelin özünü temsil eder.
- Ses: Ses dalgaları uzayda ilerledikçe eter, işitme duyusu ve ses unsuruyla yakından bağlantılıdır.
Ayrıca, insan vücudunda eter; hücreler ve organlar arasındaki boşluklarda, kanallarda ve diğer boşluklarda bulunur. Zihnin ve ruhun daha yüksek işlevlerini yönetir, iletişimi, yaratıcılığı ve ruhsal bağlantıyı kolaylaştırır.
Eter elementinin özü
Eter elementinin özünün derinliğinde maneviyat yer alır ve bu sayede evrensel bilinç ile bağlantıda oluruz. Kendi içimizde ve etrafımızda barış ve ferahlık duygusunu deneyimlememizi sağlar. Düşünce ve duyguların özgürce akması için açık bir alan yaratır, zihinsel berraklığı ve farkındalığı destekler. Eterin genişliğini benimsemek yeni deneyimlere, fikirlere ve bakış açılarına açık kalmamıza yardımcı olur. Derin meditasyon ve iç huzur için gerekli olan dinginliği ve sessizliği temsil eder.
Eter elementi nasıl dengelenir?
Eter elementiniz fazla ise baş dönmesi ve topraklanmamışlık hissi gibi fiziksel belirtiler yaşayabilirsiniz. Aşırı hayal kurma, konsantre olmakta zorluk ve izolasyon veya kopma hissi de zihinsel belirtiler arasındadır. Ayrıca kaygı, korku ve boşluk ya da yalnızlık hissi gibi duygusal belirtiler de görülür.
Eter elementiniz az ise sertlik, daha az esneklik ve ağırlık hissi gibi fiziksel belirtileriniz olabilir. Zihinsel durgunluk, yaratıcılık eksikliği ve daha yüksek bilinç durumlarına erişimde zorluk gibi durumlar da yaşayabilirsiniz. Ayrıca kişinin kendini sıkışmış, ilhamsız ve ruhsal yolundan kopmuş hissetmesi bu elementin eksikliğinde görülen duygusal belirtiler arasındadır.
Dengeli bir eter unsurunu korumak için ferahlığı, netliği ve bağlantıyı teşvik eden uygulamaları birleştirmek önemlidir. Bunu sağlamak için şu pratiklerden faydalanabilirsiniz:
Meditasyon
Düzenli meditasyon, zihnin dinginleşmesine ve yüksek benlikle bağlantı kurmasına izin vererek iç alan ve dinginlik yaratmaya yardımcı olur. Sessiz meditasyon, rehberli görselleştirme ve farkındalık meditasyonu gibi uygulamalar özellikle etkilidir.
Nefes çalışması (Pranayama)
Vücudun kanalları boyunca prananın (yaşam gücü) akışını artıran nefes egzersizlerini ekleyin. Nadi Shodhana (alternatif burun deliği nefesi) ve Ujjayi nefesi gibi teknikler genişleme ve sakinlik hissini arttırır.
Yoga asanaları
Geriye eğilmeler, öne bükülmeler, denge ve alan yaratan pozları yoga pratiğinize dahil edin. Savasana (Ceset Duruşu), eterin özünü kucaklamak ve bedenin tamamen rahatlamasını sağlamak için mükemmeldir.
Sesle şifa
Mantra, ilahi söylemek veya rahatlatıcı müzik dinlemek, ses ve mekanın nitelikleriyle bağlantı kurarak eter unsurunu uyumlu hale getirebilir. “Om” mantrasını söylemek özellikle eterin titreşimiyle rezonansa girmekte etkilidir.
Sindirimi kolay yiyecekler
Taze meyve, sebze ve bitki çayları gibi hafif ve kolay sindirilebilen gıdaların tüketilmesi vücutta eter dengesinin korunmasına yardımcı olabilir. Eter elementinizi dengelemek için fiziksel ve zihinsel durgunluk yaratabilecek ağır ve işlenmiş gıdalardan kaçınmalısınız.
Doğayla bağlantıda olmak
Parklar, ormanlar veya suya yakın alanlar gibi açık ve geniş ortamlarda vakit geçirmek eterin dengelenmesine yardımcı olabilir. Yıldızlara bakmak, yürüyüş yapmak veya doğada oturmak gibi aktiviteler ferahlık hissini artırabilir.