Hepimiz diğerleri tarafından fark edilmek, bilinmek, tanınmak, sevilmek isteriz. Bu arzumuzun en önemli araçlarından birisi de çekiciliktir: insanların bize çekilmesini sağlayan enerjidir. Çekici insanlar sadece dış görünüşleri sayesinde çekici olmaz. Gerçekten çekici kişiler kendi karakterlerini tamamen benimseyebilmiş, yaptıkları her işe kendilerini yansıtabilen kişilerdir. Bu yüzden genel kanının aksine çekicilik dışarıdan değil, içeriden gelir. Bizi daha çekici kılan unsur kendi iç dünyamıza uygun, otantik bir yaşam sürmektir. Peki başka hangi unsurlar bizi diğerlerinin gözünde daha çekici yapar? Sizin için çekici insanların gündelik yaşamlarında sahip olduğu 7 basit alışkanlığı yazdık!
Bizi daha çekici kılan unsurlar neler?
Başkalarının gözünde çekici olmak için önce kendi gözümüzde çekici olmamız gerekiyor. Bir başka deyişle, kendimizi olduğumuz gibi kabul etmeli ve öz sevgiye yaşamamızda yer açmalıyız. Her ne kadar klişe olsa da kendimizle ilgili iyi hissettiğimiz zaman, dışarıya da bu enerjiyi yansıttığımız bir gerçek. Öz sevgi, öz bakım ve öz güven, kişiyi çekici kılan tüm unsurların kaynağını oluşturuyor. Çekicilik, içimizde hissettiğimiz her duygunun aslında bir aynası olarak görev yapıyor.
1. Samimiyet
İnsanlar onlarla gerçekten bağ kurabildiğini, empati yapabildiğini düşündükleri insanları daha çekici buluyor. Aslında herkes ilişkilerinde birilerinin onları gerçekten anlayabilmesini bekliyor. Bu nedenle gerçek anlamda samimi olabilen, karşısındaki kişiyi istekle dinleyen, anlamaya çalışan, ona şefkat ve empati gösterebilen kişiler diğerleri tarafından daha çekici olarak görülüyor.
2. Anda kalabilmek
Çekici insanlar etraflarındaki güzellikleri görebilen, küçük mutlulukların değerini bilen kişiler oluyor. Bunu yapabilme yetisi de aslında hayatı anda kalarak, çevredeki detayları gözlemleyerek yaşamaktan geliyor. Gündelik yaşamdaki tüm küçük güzellikleri; güneşin parıltısını, doğanın kokusunu, gerçek gıdaların lezzetini, insanların sesini fark ederek yaşamak iç dünyayı huzur ve şükran duygusu ile dolduruyor. Aynı zamanda trafik, kalabalık, sırada beklemek gibi modern yaşam streslerinin geçici olduğunu hatırlatarak endişe, öfke gibi kişinin kötü yüzünü ortaya çıkarabilecek durumları da hafifletiyor.
3. Yabancılara kibar davranmak
Bir insanın kalbinin ne denli temiz olduğunu hiç tanımadığı kişilere davranış şekli gösteriyor. Yabancılara en az arkadaşımız hatta ailemizmiş gibi empati ve kibarlıkla yaklaşabilmek hem dışarıya daha sıcakkanlı ve samimi durmayı sağlıyor hem de iyi niyetin en samimi göstergelerinden birisi oluyor. Tanımadığımız kişilere dahi samimiyetle yaklaşabildiğimizi etrafımıza göstermek aynı zamanda bizim gerçekten değer verdiğimiz kişilere karşı ne denli açık gönüllü olabildiğimizin de bir ipucunu veriyor!
4. Gülümsemek
Her ne kadar duymayı sevmediğimiz bir motto haline dönüşmüş olsa da (!) şu bir gerçek: Gülümsemek, başka insanların da gülümsemesine yardımcı oluyor. Bedende bir dizi pozitif yönde reaksiyonun başlamasına neden olan gülümseme; zihni ve bedeni rahatlatıyor, stresi azaltıyor, mutluluk hormonlarını yükseltiyor. Bir bakıma kişiyi zihinsel ve bedensel olarak başkalarını sevmeye, beğenmeye hatta aşık olmaya daha hazır hale getiriyor. Bu nedenle sıklıkla gülümseyen insanlar kendi içlerinde daha mutlu hissederken dışarıdan da çok çekici bulunuyorlar!
5. Alçak gönüllülük
Alçak gönüllü olmak da en az gülümsemek kadar bulaşıcı bir enerji yayıyor. Gerçek anlamda alçak gönüllü kişiler sadece konuşmalarıyla bile etraflarındaki kişilerin içini sevgi, şefkat ve kibarlıkla doldurabiliyor. Hatta etraflarındaki kişileri daha iyi bireyler olmaya, kendi iç dünyalarını geliştirmeye itebiliyorlar. Başkalarını iyi yönde motive edebilmek ve bir ilham kaynağı olabilmek de genel anlamda en çekici bulduğumuz özelliklerden bir tanesini oluşturuyor.
6. Öz güven
Hepimiz kendi değerini bilen ve ona göre yaşayabilen insanları çekici buluyoruz. Bu özelliğe sahip insanların etrafında olmak aynı zamanda bizi de daha öz güvenli olabileceğimize inandırıyor. Aynı zamanda öz güven, kararlılık ve bağımsızlık ile de ilişkilendiriliyor. Bu da gerçekten öz güvenli olan kişilerin etrafında kendimizi daha güvende ve desteklenmiş hissetmemizi sağlıyor. Tabii ki öz güven ve küstahlık arasında ince bir çizgi bulunuyor. Gerçek öz güven, öz değerini bilip ona göre yaşamaktan ortaya çıkarken küstahlık başkalarını etkileme dürtüsünden kaynaklanıyor.
7. Kendini şımartabilmek
Hepimiz hayatta güzel şeyleri hak ediyoruz. Nitekim çok azımız kendimize bu güzellikleri layık görüyor veya onları deneyimlemek için zaman ve efor sarf ediyor. Bu nedenle öz değerini bilip kendini şımartabilen insanlar birçoğumuza oldukça çekici geliyor. Küçük güzellikler ile kendine bakmak aynı zamanda zihinsel ve ruhsal olarak da desteklenmeyi, daha mutlu, enerjik hissetmeyi sağlıyor. Bu da dış dünya tarafından gözlemlenebiliyor!