Duygusal güvenlik, her sağlıklı ve sevgi dolu ilişkinin temelini oluşturur. Tarafların birbirine güven verebilmesi, birbirlerinin yanında rahat olabilmelerini, özgür ve savunmasız hissedebilmelerini sağlar. Bu, gerçekte olduğumuz kişinin, ihtiyaçlarımızın, isteklerimizin tamamen görülmesi ve kabul edilmesidir. Peki duygusal anlamda bize güven veren bir partner ile beraber olup olmadığımızı nasıl anlayabiliriz? Daha da önemlisi kendimizin partnerimize güven verip veremediğini? Sağlıklı, derinlikli ve güvenli bağlar kurabilmek için duygusal olarak güven veren bir partnerin sergilediği en temel davranışları sizin için yazdık.
Güven veren bir partner hangi özellikleri taşır?
Duygusal olarak güvenli bir partner olmak kısaca hem karşımızdaki kişiye hem de kendimize yargılanmayacağımız, eleştirilmeyeceğimiz, kendimizi özgürce ve rahatça ifade edebileceğimiz bir alan oluşturmaktan, iletişimimizi açık ve dürüst tutmaktan ibarettir. Duygusal olarak güvenli bir partner karşısındaki kişiyi olduğu gibi kabul edip sevebilen, iletişim kanallarını her zaman, en zorlu anlarda bile, açık tutmaktan çekinmeyen bir kişidir. Genellikle kendini aşağıdaki özellikler ile gösterir:
1. Siz konuşurken dinler ve sizin perspektifinizden bakmaya çalışırlar.
Dünyaca ünlü yazar ve konuşmacı Brené Brown, duygusal olarak güvenli bir ilişkide olmayı “insanların görüldüğünü, duyulduğunu, değer gördüğünü hissettikleri ve yargılanmadan alıp verebildikleri güçlü bir bağ” olarak tanımlar. Herkes içinde bulunduğu ilişkide aktif olarak dinlenmeyi ve anlaşılmayı hak eder. Karşı taraf konuşurken herhangi bir dikkat dağıtıcı ile ilgilenmeden aktif olarak dinlemek, ön yargılarımızı bir kenara bırakabilmek, beden dilimizle ilgilendiğimizi gösterebilmek ve empati kurabilmek, güvenli bir partner olmanın ilk adımını oluşturur.
2. Eleştirilmekten veya kötü bir tepki almaktan korkmadan kendinizi ifade edebilirsiniz.
Güven veren partnerlerin en karakteristik özelliklerinden birisi yargılayıcı olmamalarıdır. Amaçları karşı tarafı yaptıkları veya söyledikleri bir şey üzerinden eleştirmek olmayan bu kişiler, en zorlayıcı anlarda bile partnerlerine inanmayı tercih edebilirler. Değer verdikleri kişi hakkında en kötüsünü düşünmek yerine onlarla konuşmayı, gerçeği öğrenene kadar yargılamamayı, bu süre zarfında da kırıcı veya sinirli olmamayı başarabilirler. Karşılığında da hem kendilerinin hem de partnerlerinin transparan kalabilmelerine; şüphelerini, öz güvensizliklerini, hislerini rahatlıkla söyleyebilmelerine alan açarlar. Kötü anlarda bile tarafların birbirine şefkatle yaklaşabildiği bir ilişki dinamiği oluştururlar.
3. Zorlayıcı konuşmalarda bile açık iletişimi sürdürebilirler.
İlişki içerisinde tartışmak kaçınılmazdır. Nitekim duygusal olarak güvenli hissetmek hiç kavga etmemek değil, problemleri doğru şekilde ele alabilmek ve tartışmalarda açık, anlayışlı, çözüm odaklı ve her şeyden öte saygılı kalabilmektir. Duygusal olarak güven veren kişiler tartışmalara olgunlukla ve açıklıkla yaklaşıp farklı perspektifleri anlamaya çalışırlar. Kendilerini sakinlikle ve saygı çerçevesinde ifade edebilir, tartışmayı büyütmek yerine ortak bir çözüm veya uzlaşı bulmaya odaklanırlar. Kavganın yükseldiğini hissettiklerinde ateşe körükle gitmek yerine stresi azaltmaya, konuşmayı sakinleştirmeye çalışırlar.
4. Konuştukları gibi davranırlar.
Duygusal olarak güven veren kişiler, konuştuklarını aksiyona dökebilen kişilerdir. Söylenilen sözlerin, savunulan düşüncelerin gerçekte hayatta da izlerinin bulunması bir kişinin güvenilir ve dürüst olduğunu gösterir. Bu, aynı zamanda kişinin yaşamını şekillendiren düşüncelerini, hislerini, inançlarını ifade edebildiğinin de bir işaretidir. Konuştukları gibi davranabilen, davranışlarını ifade edebilen kişiler, partnerleri ile daha derin bir bağ kurma şansına sahiptir.
5. Sizi değiştirmeye çalışmazlar.
Güven veren bir partner karakterinizi, sosyal çevrenizi, gündelik yaşamınızı, kişisel sınırlarınızı, özgünlüğünüzü ve bireyselliğinizi değiştirmeye, esnetmeye, kendine uyarlamaya çalışmaz. Duygusal güvenliğin birincil dayanağı ne olursa olsun tarafların birbirine sunduğu karşılıklı saygıdır. Bu saygı özellikle kişisel sınırların aşılmaması için çok önemlidir. Her iki tarafın birbirini tamamen farklı ve özgün birey olarak kabul edip bu noktadan yaşamlarını birleştirmeye çalışması, ilişkinin daha sağlıklı ve güçlü olmasını sağlar.
6. Stresli veya tetiklenmiş halinizden iyi olma halinize geçmenizde size destek olurlar.
Duygusal olarak güven veren kişilerin bir diğer özelliği de partnerlerine, özellikle zor zamanlarda, duygusal ve zihinsel olarak bir dayanak sunabilmeleri, onlara her anlamda destek olabilmeleridir. Karşılarındaki kişiyi yoğun stres altında veya tetiklenmiş halde gördükleri zaman onları dinlemeye, anlamaya, destek olmaya çalışır ancak karşılarındaki kişi onlardan çözüm konusunda yardım istiyorsa önerilerini sunarlar. Partnerlerini daha da endişelendirmek, üzmek veya fevri bir aksiyona itmek yerine ruh hallerini dengelemeye, streslerini azaltmaya yardımcı olurlar.
Duygusal olarak güvensiz bir partnerin işaretleri neler?
Yukarıdaki tüm özelliklere zıt şekilde, duygusal olarak güvensiz bir partner ile ilişkide olmak aşağıdaki gibi deneyimlere yol açabilir:
- Düşüncelerinizin, fikirlerinizin, hislerinizin önemsenmediğini ve kendinizi geçersiz hissedersiniz.
- Karşı tarafın tahmin edilemeyen tepkilerinden, dengesiz davranışlarından endişelenir, söyleyeceğiniz bir söz ile onu sinirlendirmekten, üzmekten korkarsınız. Aranızda olup biten en ufak bir durumun bile bardağı taşıran son damla olacağından çekinirsiniz.
- Aranızda süregelen tüm problemler sizden kaynaklanıyor gibi hissedersiniz. Sanki tüm tartışmaları siz başlatıyor, karşı tarafın mutsuzluğuna siz sebep oluyormuşsunuz gibi düşünürsünüz.