Hayat, farklı kutupların uyum içinde bir araya gelmesiyle anlam kazanır: gece ve gündüz, Güneş ve Ay, aktiflik ve dinginlik, yin ve yang gibi. Doğada gördüğümüz bu karşıtlıklar insanın içinde de iki temel enerji ile var olur: Eril ve dişil. Bu enerjiler birbirine zıt gibi görünse de aslında ayrılmaz bir bütündür; biri olmadan diğeri de var olamaz. İçimizdeki eril ve dişil enerjilerin dengesini fark etmek, hem kişisel gelişimimiz hem de daha sağlıklı ilişkiler kurabilmemiz için çok önemlidir. Peki o halde eril ve dişil enerji nedir ve nasıl dengelenir? Yazımızda anlattık.
Eril ve dişil enerji ne demek?
Dişil enerji eril enerjisiz, eril enerji ise dişil enerjisiz var olamaz. Toplumda erkekler eril enerjiyle, kadınlar ise dişil enerjiyle bağdaştırılır ancak bu doğru bir bakış açısı değildir. Çünkü eril ve dişil enerjinin cinsel kimlik ya da yönelimle ilgisi yoktur. Her insanda hem eril hem de dişil enerji farklı oranlarda bir arada bulunur. Eril enerji “yapmak”la, dişil enerji ise “olmak”la simgeleşir.
Dişil enerji nedir?
Beynin sağ tarafını temsil eden dişil enerjinin dünyasında empati, açıklık, yumuşaklık, sevgi, şefkat, affedicilik, kabul, teslimiyet, coşku, minnet, cömertlik, sezgi, yaratıcılık, denge, uyum ve sabır gibi kavramlar bulunur. Dişil enerji tek başına var olduğunda; karar verme, hırs, yönetim, öz güven gibi konularda kişi kendini zayıf hissedebilir, objektifliğini kaybedebilir, içindeki gücü ve potansiyeli bulma alanlarında zorluklar çekebilir. Dişil enerji dengede olduğu zaman ise kendini hayatımızda aşağıdaki gibi gösterebilir:
- Yaratım sürecine girer, ilham alırsınız.
- Uyum içinde ekip çalışmaları yapabilir, huzurlu topluluklar yaratabilirsiniz.
- Çevrenizdekileri dinler, hallerini anlar, onlara anlayışla yaklaşabilirsiniz.
- Olaylardaki büyük resmi görebilirsiniz.
- Hayattan istediklerinizi kovalamak zorunda kalmazsınız. Güzel fırsatlar önünüze düşer.
Eril enerji nedir?
Beynin sol tarafını temsil eden eril enerjinin dünyasında analitik düşünce, pratik zeka, liderlik, hedef odaklılık, sorumluluk, harekete geçme, strateji, mantık, güç, merak, başarı gibi kavramlar yer alır. Odak noktası mantık üzerine kurulu olan, her daim hazırda beklettiği bir plana ve hedeflere sahip eril enerji kaybetme korkusu ve ego savaşlarına kapılmaya oldukça yatkındır. Eril enerji dengede olduğu zaman ise kendini hayatımızda aşağıdaki gibi gösterebilir:
- Kariyer, eğitim, aile, özel ilişkiler gibi yaşamın herhangi bir alanı üzerine gerçekleştirmek istediğiniz bir projeye kolaylıkla ve zihinsel netlikle başlayabilirsiniz.
- Hedefinize odaklanır, o yolda sürdürülebilir adımlar atabilirsiniz.
- Önünüze çıkan engellerde zorluklara teslim olmak yerine, çözüm üretmeye odaklanırsınız.
- Ne olursa olsun başarabileceğinize dair inancınız olur.
Eril ve dişil enerji dengesi nedir?
Eril ve dişil enerji aynı yin ve yang gibi birbirileriyle var olur ve birbirlerini tamamlarlar. Herkesin amacı bu iki enerjiden eşit derecede faydalanabilmektir. Örneğin iyi bir lider veya yönetici olmak sadece eril enerji ile başarılamaz. Çünkü iyi bir lider aksiyon ve başarı odaklı olduğu kadar anlayışlı, uyumlu ve yaratıcıdır. Eril ve dişil enerji dengeli bir halde olduğunda ise kişi hayatından daha büyük bir keyif ve tatmin alır, duygusal denge hali sağlanır.
Romantik ilişkilerde eril ve dişil dengesi
Enerji düzeyinde sağlam temelli bir ilişki oluşturabilmenin ilk kuralı, dişil ve eril enerji arasında akışkan bir enerjiye sahip olmaktır. Dişil ve eril enerji dengesi eşitse yani iki taraf da aynı enerjiye sahipse, iki kişi arasındaki çekim gücü azalabilmekte, ilişkide yabancılaşma durumu gözlemlenebilmektedir. İlişkide, eril enerjinin hareketli, karar odaklı, fevri ve baskın özelliğini; dişil enerjinin sakin, huzur veren, duygusal tutumu desteklemelidir. Bu destekleme sayesinde ilişkide tamamlanmış bir beraberlik duygusu ortaya çıkar ve taraflar arasında anlaşmazlıklar azalır.
Eril ve dişil enerjinin ilişkilerdeki yansımalarına göre bazı alt kategorileri bulunmaktadır. Örneğin eril enerjinin bir baskın bir de hafif hali vardır. Baskın eril enerji daha agresif ve yarışmacı özellikler sergilerken hafif eril enerji daha centilmen ve uyumlu tavırlar takınır. Aynı şekilde dişil enerji de kendi içerisinde baskın ve hafif olabilir. Baskın dişil enerji duygusal dengesizliği ve sabırsızlığı simgelerken hafif dişil enerji sakin ve nazik bir enerjiyi temsil eder. Sağlıklı bir ilişkinin en önemli sırlarından biri eril ve dişil enerji alanında taraflara özgü bir kutuplaşma sağlanabilmesidir.
Günlük hayatta eril dişil dengesi
Hayatımızla ilgili önemli bir karar alacağımızı varsayalım: İşimizi değiştirmeyi düşünüyoruz. Eril enerji bu kararın maddi getirileri, artıları, eksileri yani somut, nesnel faydalarıyla ilgilenir. Dişil enerji ise durup bir nefes almamızı, hayattaki tek amacımızın başarmak olmadığını savunur ve bu karardan gerçekten mutluluk duyup duymayacağımızı bize sorgulattırır. Eril ve dişil enerjinin ortaklığıyla düşünmek kararlarımızı hem mantık hem de duygusal açıdan değerlendirmemize olanak sağlar. Orta yolu bulabilmek eril ve dişil enerjinin doğru kombinasyonuyla mümkün hale gelir.
Kariyerde eril dişil dengesi
İş dünyasında da eril ve dişil dengesi aslında kendini en açık şekilde iş ve yaşam dengesi üzerinde gösterir. Eril enerji baskın olduğunda iş öncelik kazanır; dinlenmeye ve spontane anlara çok az yer kalır, yaratıcılık tıkanabilir. Dişil enerji baskın olduğunda ise işleri başlatmak ve sürdürmek zorlaşır, kararların arkasında durulmaz, risk almaktan kaçınılır. Denge sağlandığında ise hem verimlilik hem de yaratıcılık artar; iş daha az yorucu, daha sürdürülebilir ve keyifli hale gelir.
Dengesizlik belirtileri
Her birimizin eril dişil enerjisinde az veya çok, mutlaka bir dengesizlik bulunur. Dengesizliğinizin olduğu yerde ise huzursuzluk ve duygusal dalgalanmalar hissedilir. Feminen enerjinin dengesiz hali; güçsüzlük, manipülatif davranışlar, muhtaçlık, kendini suçlama, güvensizlik, aşırı hassasiyet, feda etme güdüsü, çaresizlik, değersizlik hissi ve duygusal bağımlılığa yol açar. Eril enerjide dengesizlik ise muhalefet, güç kavgaları, gerginlik, kontrolsüz öfke, başarısızlık korkusu, eleştirel ve önyargılı olma hali, duygulardan uzaklaşma, dış dünyayı suçlama, katılık, bencillik, kontrolcülük, rekabetçiliğe sebep olur. Eril enerji baskın olduğunda sevgi ve duygusallık “güçsüzlük” olarak algılanabilir.
Eril ve dişil enerji nasıl dengelenir?
Eğer hayatımızda eril veya dişil enerjiden bir tanesinin az olduğunu hissediyorsak ne yapabiliriz? Aşağıdaki enerji dengeleme teknikleri dişil ve eril enerjiyi uyandırmaya yardımcı olabilir:
Eril enerjiyi uyandırmak için teknikler
- “Ben bir savaşçıyım.”, “Ben kendime güveniyorum.”, “Ben ne zaman aksiyona geçmem gerektiğini biliyorum.” gibi eril enerjiye seslenen olumlamalar kullanın.
- Kendinize güvenerek hedeflerinize doğru adımlar atın. Sonucun ne çıkacağına bağlanmamaya çalışarak küçük riskler alın.
- Kendinizi yüzde yüz hazır olarak hissetmeseniz bile ilk adımı atın.
- Fazla düşünmeye başladığınızda fark edin ve fikirlerinizi içe atmak yerine nasıl aksiyona geçirebileceğinizi düşünün.
- Kendinize sağlıklı sınırlar çekin ve gerekirse kendinizi savunmaktan korkmayın.
Dişil enerjiyi uyandırmak için teknikler
- Ormanlar, parklar, göller, denizler, okyanuslar doğal dişil enerji açısından çok zengindir. Doğada daha çok zaman geçirmek zayıf dişil enerjinin beslenmesini sağlar.
- Terapiye başlamak, içimize dönerek kendimizin daha derin katmanları ile tanışmak da içimizde var olan dişil enerjinin uyanmasını sağlar.
- Dişil enerji yaratıcı güçtür. Bu enerjiyi yükseltmenin en güzel yolları yazmak, çizmek, resim yapmak, dans etmek, şarkı söylemek gibi dışa vurumlardan geçer.
- Spontane olabilmek ve dinlenmek için zaman ayırabilmek de dişil enerjiyi yükseltmeye yardımcıdır. Büyük tatil planları yapmak yerine her gün belirli bir süreyi gevşeme pratikleri yapmak için ayırmak; kitap okumak, müzik dinlemek, yoga yapmak, anın tadını çıkarıp eğlenebilmek enerjinin “yapmak”tan “olma”ya dönmesini sağlar.
- Dişil enerji dönüşümdür. Hayatta yolunda gitmeyen şeylerden uzaklaşabilmek, değişime, yeniliklere açık olmak sağlıklı dişil enerjinin en güzel göstergelerinden biridir. Değişimden korksak bile çoğu zaman bu dönüşüm gereklidir de.
