YAZAN: BURCU ERBAŞ

İyot eksikliği dünya genelinde 2 milyar insanı etkiliyor. Böylesi büyük bir oranda yaşanıyor olması, birçok insanın günümüzde hala sağlıklı gıdalara yeterince erişemiyor olmasından kaynaklanıyor. Sağlıklı gıdalara yeterince erişimi olan kişilerde bile yetersiz veya yanlış beslenme alışkanlıkları sürdürmek de iyot eksikliğine yol açabiliyor. Tiroid hormonu üretiminden metabolizma sağlığına, bilişsel performanstan sağlıklı hamileliklere kadar çok hayati süreçlerde rol alan iyotun mutlaka önerilen miktarlarda alınması gerekiyor. İyot eksikliği nedir, belirtileri nelerdir ve nasıl desteklenebilir sorularını araştırdık!


İyot eksikliği nedir?

İyot beden ve beynin gelişimi, tiroid hormonu sentezi için gerekli bir elementtir. Tiroid hormonu, metabolizmamızın önemli bir parçası olarak birçok vücut işlevinin gerçekleşmesini sağlar. Bedende yeterli tiroid hormonu üretimi olması için de yeterli miktarda iyot olması gerekir. Vücudumuz kendi iyodunu sentezleyemediği için iyodu dışarıdan, beslenme ile almak tek yoldur. Yetişkinlerin her gün 150 mikrogram (µg), hamilelerin 220 µg, emziren kişilerinse her gün 290 µg iyot alması önerilir.

Eğer yeterli miktarda iyot alamıyorsak bu, bedenimizde bir dizi reaksiyona sebep olur. Bunların en başında tiroid hormonu eksikliği gelir. Yeterince tiroid sentezleyemeyen tiroid bezi giderek şişer ve bu durum başka sağlık problemlerini de beraberinde getirir.

İyot eksikliğinin belirtileri nelerdir? Vücutta nasıl anlaşılır?

İyot eksikliğinin en belirgin semptomları düşük tiroid hormonu seviyeleri ile ilişkilidir. Yetişkinlerde iyot eksikliği kendini aşağıdaki iki ana semptom ile gösterir.

  • Boğazda yer alan tiroid bezlerinin şişerek büyümesi, diğer ismi ile guatr hastalığı.
  • Tiroid hormonu düşüklüğü yani hipotiroide bağlı yaşanan aşağıdaki tüm semptomlar.

Hipotiroid belirtileri nelerdir? Vücutta nasıl kendini gösterir?

  • Ani kilo artışı.
  • Kronik yorgunluk.
  • Kasların zayıflaması, eklem ağrıları.
  • Soğuğa karşı artan hassasiyet.
  • Kabızlık.
  • Saçların incelmesi, dökülmenin ve kuruluğun artması.
  • Cilt kuruluğu.
  • Yüzde şişkinlik.
  • Kalp ritminin yavaşlaması.
  • Kolesterol seviyelerinde artış.
  • Menstrüasyon kanamalarının normalden çok daha yoğun yaşanması.
  • Beyin sisi.
  • Kötüleyen hafıza.
  • Depresyona meyil.

Hamilelerde görülen iyot eksikliğininse çok daha ciddi sonuçları olabilir. Doğan bebeğin fiziksel ve zihinsel gelişiminde yaşanacak aksamalar, bozukluklar zihinsel beceri farklılıklarına, yetersizliklere, hastalıklara neden olabilir.

Bebek ve çocuklardaki iyot eksikliği ise yetişkinlerden farklı olarak aşağıdaki semptomlarla kendini gösterebilir:

  • Öğrenme güçlüğü.
  • Büyüme güçlüğü.
  • Geç diş oluşumu.
  • Kas gelişiminde zayıflık.
  • Ergenliğe geçişin gecikmesi.
  • Aşırı uyku hali.
  • Yüz şişkinliği.
  • Dilin normalin üstünde büyümesi.
  • Sık sık solunum yolu tıkanıklığı yaşanması.
  • Kronik kabızlık.

İyot eksikliği hangi hastalıklara yol açar?

İyot eksikliği eğer tedavi edilmezse hipotiroid durumunun kronikleşip ağırlaşmasına sebep olur. Bu da aşağıdaki hastalıkları beraberinde getirebilir:

  • Kalp hastalıkları.
  • Yükselen kalp krizi riski.
  • Bilişsel fonksiyonların bozulması.
  • Çevresel sinir sisteminin hasar görmesi; periferik nöropati ile el ve ayaklarda uyuşma, ağrı, güçsüzlük.
  • Depresyon.
  • Menstrüasyon döngüsünün bozulması.
  • Kadınlarda gebe kalamama.
  • Gebelik sürecinde komplikasyonlar, gebelik kaybı.

İyot eksikliği neden kaynaklanır? Risk faktörleri nelerdir?

Normal şartlar altında, sağlıklı, gerçek gıdalardan oluşan ve iyotlu sofra tuzu kullanılan bir beslenme düzeninde iyot seviyeleri açısından herhangi bir problem yaşanmamalıdır. İyot eksikliğinin en temel nedeni iyot açısından zengin gıdaları yeterince tüketmemek, tüketememektir. İyot, iyot eklenmiş sofra tuzu hariç, görece daha yüksek fiyatlara sahip gıdaların; balığın, deniz ürünlerinin, kırmızı etin içerisinde bulunduğu için gelir zorlukluğu yaşayan kişiler günlük iyot ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanabilir. Spektrumun öteki ucunda ise yanlış iyi yaşam trendlerine kapılarak gündelik yaşamlarından sofra tuzunu çıkararak tuz ihtiyaçlarını “özel” tuzlar ile karşılayan, sadece organik ekmek yiyen kişilerde de iyot eksikliğine rastlanabilir.

İyot eksikliği çoğu insanın başına gelebilse de en büyük risk grubunda olanlar gebe ve/veya emziren kişilerdir. Bu süreçlerde bedenin iyot ihtiyacı diğer zamanlara oranla çok yükselir. Bu yükselen ihtiyacı beslenme ve/veya uzman kontrolünde alınacak takviyeler ile mutlaka karşılamak gerekir.

İyot eksikliği nasıl teşhis edilir? Hangi testler yapılır?

Sağlık uzmanları tarafından uygulanacak idrar testi veya kan testi ile TSH hormonu seviyelerine bakılması iyot seviyelerini anlamak için yeterlidir. Eğer bu testler ile elde edilen değerler normalin çok dışında ise tiroid bezine daha yakından bakmak için bir ultrason yapılabilir. İyot eksikliği tanısı alınması durumunda danışan, tedavi için metabolizma ve hormonlar üzerine uzmanlaşan endokrinoloji bölümüne yönlendirilir.

İyot eksikliği nasıl giderilir? Beslenme ve takviye önerileri

İyot eksikliği genellikle iyot açısından zengin gıdalar, iyot ile güçlendirilmiş tuz ve/veya iyot takviyeleri ile tedavi edilir. Hipotiroid durumunda ise tedavi planına tiroid bezinin daha iyi çalışmasına yardımcı olacak ilaçlar da eklenebilir.

İyot birçok gıdanın içerisinde bol miktarda bulunur. En iyi kaynakları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • İyotlu sofra tuzu.
  • Balık.
  • Deniz ürünleri.
  • Deniz yosunu.
  • Yumurta.
  • Süt ve süt ürünleri.
  • Kırmızı et.

İyot takviyeleri ise sadece doktor yönlendirmesi ile kullanılmalıdır. İyotun bedende daha iyi emilebilmesi için bu takviyeler genellikle potasyum elementini de içerir. İyodu gereğinden fazla almamak için günlük takviye dozunu, yani 150 µg’yu aşmamak gerekir. Fazla iyot tüketimi de tiroid bezlerini fazla çalışmaya sevk edeceği için bedende otoiümün tepkilerin uyanmasına ve tiroid bozukluklarına neden olabilir. Nitekim en uygun dozu sağlık uzmanı kişi bazında verecektir.

İyot eksikliğinin iyileşmesi orta şiddette seyreden durumlarda 6 ayı bulabilir. Erken yaşanması durumunda ise herhangi bir kalıcı hasar veya yan etki olmadan tamamen iyileşmek mümkündür.

*Bu içerik yalnızca genel bilgilendirme amaçlıdır. Tanı, tedavi ve tıbbi öneri yerine geçmez. Herhangi bir sağlık sorununuz varsa mutlaka bir sağlık profesyoneline danışınız.



Burcu Erbaş

Burcu Erbaş, 2024 yılında Domus Academy Milano'da Visual Brand Design alanında yüksek lisansını, 2020 yılında ise Galatasaray Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi lisansını tamamladı. Live to Bloom'da dört yıldır içerik ve proje yöneticisi olarak görev yapan Burcu platformun görsel iletişiminde de aktif olarak rol alıyor. İyi yaşam alanında yazdığı içeriklerinde özellikle bütünsel...



BLOOM SHOP