YAZAN: BURCU ERBAŞ
In partnership with Wings

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 2050 yılına kadar 60 yaş ve üzeri dünya nüfusu iki katına çıkarak 2,1 milyar insana erişecek. Yani çok yakın bir zamanda dünyanın büyük bir kısmını ileri yaş olarak sınıflandırabileceğimiz insanlar oluşturacak. Tarihteki belki de en fazla yaşlı nüfusun olacağı bu döneme geçerken herkes sağlığına ve gençliğine tutunmanın yollarını aramaya çalışıyor. Özellikle iyi yaşam dünyasında büyük ses getiren longevity yani uzun ömürlülük çalışmaları da odağına kronolojik yaş alımına karşı bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak daha genç ve sağlıklı hissetmenin yollarını alıyor. Bu konu üzerine birçok araştırma yapan sağlık uzmanları, ortaya koydukları sonuçlarla sağlıklı ve uzun bir ömrün karmaşık, zorlu veya pahalı tedavilerle değil, basit, etkili ve sürdürülebilir yaşam tarzı değişimleri ile elde edilebileceğini gösteriyor. Sizin için longevity nedir sorusunu dünyaca ünlü sağlık uzmanlarının etkili uzun yaşam tavsiyeleri ile cevapladık!


Longevity nedir?

Longevity, Türkçe’ye uzun ömürlü olmak olarak çevriliyor ancak bu çeviri tek başına yeterli gelmiyor. Longevity uzun bir ömür sürmekten çok sağlıklı yaşam süresini uzatmak anlamına geliyor. “Yaşam süresi” kadar “sağlık süresi” de longevity konusunun odak noktasını oluşturuyor. İleri yaşlarda bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak bütünsel iyi hissetmenin yolu da şu andan itibaren geleceğimize yatırım yapmakla elde ediliyor. Gündelik yaşamlarımızı ve şu anki sağlığımızı optimize etmek gelecekte daha sağlıklı ve uzun bir yaşam sürmemize yardımcı oluyor.

Neden yaşlanıyoruz?

Peki neden kronolojik olarak zaman ilerledikçe bedenlerimiz yaşlanıyor? Neden çeşitli hastalıklara yakalanma riski ileri yaşlarda yükseliyor, enerji seviyeleri düşüyor, dış görüşlerimiz dramatik olarak değişiyor? Bilim insanlarının hala biyolojinin bir numaralı gizemi olarak adlandırdığı yaş alma süreci şu anda 2 ana teori grubu ile açıklanıyor: Zaman içinde biriken hasar ve genetik programlamamız. İlk teoriye göre bedenlerimiz kümülatif olarak geçen yıllar ile atık madde biriktiriyor. Bu hasar da onarım ve yenilenme süreçlerini yavaşlatıyor, hücreleri işlevsizleştiriyor. Kısacası bedenlerimiz “eskiyor.” İkinci teoriye göre ise her canlı türünün sahip olduğu ve genetik kodumuzda yazılı bir “içsel moleküler saat” zamanı geldiği anda devreye giriyor ve yaş alma süreci ile aslında kendi kendimizin bir nevi doğal sonunu getiriyoruz.

Uzmanların en etkili longevity tavsiyeleri

Peki gelecekte daha güzel günler geçirmek için bugün neler yapmaya, nelere dikkat etmeye başlamamız gerekiyor? Sizin için bu alanda yürüttükleri birçok araştırma ile kendi başlarına “longevity expert” yani uzun yaşam uzmanı olmuş sağlık uzmanlarının en iyi tavsiyelerini derledik!

Dr. Frank Lipman: “Şeker alımınızı limitleyin.”

İleri yaş ile ilişkilendirilen ve sağlıklı yaşam ömrünü ciddi ölçüde azaltabilen diyabet, kanser, Alzheimer ve kalp hastalıkları araştırmalara göre yüksek şeker içeren beslenme modelleri ile ilişkilendiriliyor. Bu nedenle 40 yıllık klinik deneyime sahip Fonksiyonel ve Bütünsel Tıp’ın öncülerinden Dr. Lipman’a göre bedenimizi kronik yüksek enflamasyondan düşük enflamasyona geçirerek tüm bu hastalıkların oluşma riskini düşürmenin en etkili yolu, şeker tüketimimizi minimize etmekten geçiyor.

Seema Bonney: “Yaşlanma sürecini yavaşlatabilen tek unsur uykudur.”

Uyku sırasında beynimiz tüm anormal proteinleri temizliyor, bedenimizin kendini onarması ve iyileştirmesi için gerekli tüm hormonlar salgılanıyor, bağışıklık sistemimiz kendini “koru ve kolla” moduna alıyor. Philadelphia Anti-Aging & Longevity Center’ın kurucusu, bütünsel sağlık uzmanı Seema Bonney’e göre bizim için dışarıdan pasif bir hal gibi görünen uyku, aslında bedenimiz için oldukça önemli, hayati ve aktif bir süreci işaret ediyor. Düzenli ve kaliteli uyku uyumak kilo ve kan şekeri kontrolüne, kalp sağlığına ve bilişsel fonksiyonların güçlenmesine yardımcı oluyor. Bu nedenle herkesin genel anlamda her gün 7-9 saat boyunca uyuması uzun ve sağlıklı bir ömür için büyük önem taşıyor. Araştırmalar aynı zamanda düzenli olarak benzer saatlerde uyuyup uyanan ve benzer süreler uykuda kalan kişilerin daha yüksek bir longevity oranına sahip olduğunu da gösteriyor.

Dan Buettner: “6 temel gıdayı dolabınızda her zaman bulundurun.”

Mavi Bölge uzmanı araştırmacı yazar Dan Buettner’a göre uzun ve sağlıklı yaşamlar süren insanlar ne beslenmelerinde kendilerini sıkıyor ne de ne yedikleri konusunda takıntılı davranıyor. Doğal olarak acıktıkları zaman yiyen ve yedikleri zaman gerçek gıdalar tüketen bu kişiler özellikle şu 6 temel besini sıklıkla tüketiyor: kuru yemiş, sebze, tofu, balık ve süt alternatifleri. İçerisinde bolca antioksidan, potasyum, demir, fosfor, çinko bulunduran bu gıdalar besin değeri açısından yüksek bir beslenme sunabiliyor.

Aynı kişilerin buzluklarında da 5 temel gıdayı bulundurup taze gıdalarla beraber yemek yaptıklarını söyleyen Buettner bu gıdaları şöyle sıralıyor: Donmuş meyve ve sebzeler, kuru yemişler, ekmek ve tam tahıllar!

Robb Wolf: “Kas kütlenizi koruyun.”

30’lu yaşlarımızdan itibaren hepimiz yavaş yavaş kas kütlemizi kaybetmeye başlıyoruz. Her 10 senede bir toplam kas kütlemizin %3 ila 8’ini kaybedebiliyoruz. Araştırmalara göre %20 ila 80 arasında kas kütlemizin yaklaşık %40’ını yitirebiliyoruz! Bunu önlemenin tek yolu ise kuvvet antrenmanı yapmaktan geçiyor. Düzenli fiziksel aktivitenin de kas sağlığının korunmasında yardımcı olduğunu söyleyen New York Times Çok Satanlar’a oturan uzun yaşam kitapları ile başarılı yazar ve kimyager Wolf yine de spor rutinine birkaç squat, lunge, itme-çekme hareketleri eklemeyi öneriyor. Bunun yanı sıra her gün yeterince protein aldığımıza dikkat etmemiz gerektiğini de belirtiyor.

Jim Kwik: “Amacınızı emeklilikte dahi koruyun.”

Neden hayatta kalmak istediğimizi bilmek en az nasıl hayatta kalacağımızı bilmek kadar önem taşıyor. İleri yaşlar için emeklilik uzun ve sağlıklı bir yaşamın en büyük düşmanı olabiliyor. Ani şekilde bilişsel fonksiyon kullanımının ve sosyal yaşamda aktif rollerin azalmasına yol açabilen emeklilik dönemi eğer başka bir amaç ile doldurulmazsa kişilerde bilişsel gerilemeye yol açabiliyor. Bu nedenle dünyaca ünlü hafıza koçu, yazar ve podcaster Jim Kwik emekli olunacaksa mutlaka bu süre zarfında yeni dersler alınması, bir hobiye başlanması ya da sosyal kulübe üye olunması gerektiğinin altını çiziyor.

Kelly & Juliet Starrett: “Her gün 8.000 adım atın.”

Her gün yalnızca 8.000 adım atan kişiler araştırmalara göre genel ölüm risklerini %50 oranında azaltabiliyor! Düzenli olarak yürümek dünyaca ünlü fizik tedavi ve hareketlilik uzmanları Kelly ve Juliet Starrett’e göre bedava ve birçok kişi tarafından ulaşılabilir olmasının yanı sıra her gün 1 saat fitness’a gidip günün kalanında yatmaktan daha büyük fayda getirebiliyor.


Yenilenen Wings ile hayatınıza değer katmaya, alışveriş keyfini ayrıcalıklara dönüştürmeye hazır mısınız? Siz de Wings’in ayrıcalıklı dünyasına katılmak ve size özel programlarını incelemek için link üzerinden başvurunuzu yapabilirsiniz!



Burcu Erbaş

1997 yılında Antalya’da doğan Burcu, İstanbul Saint Joseph lisesinde eğitim gördü. 2020 yılında Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Erasmus programı ile bir sene boyunca eğitim aldığı Sciences Po Paris’te çevre politikaları, sürdürülebilirlik ve ekoloji üzerine dersler aldı. Öğrendiklerinden çok etkilenen Burcu yaşam tarzını çevreye duyarlı olacak şekilde...



BLOOM SHOP