Birçoğumuz bedensel, fiziksel ve zihinsel olarak iyi hissetmek, sağlıklı olmak, uzun bir yaşam sürmek için uğraşıyor, yaşamımızda gerekli değişiklikleri yapıyoruz. Peki ya ruh sağlığımızın ne durumda olduğunu hiç durup düşünüyor, onu beslemek için bir aksiyona geçiyor muyuz? Dünyaca ünlü Oscar ödüllü oyuncu Matthew McConaughey‘nin “fikir liderliğini” yaptığı The Art of Livin’ felsefesi de bu soru ile başlıyor. Bu yaşam tarzında anda kalarak, basit şeylerdeki mutluluğu bularak, bilinçsizce değil tutku ve amaçla hareket ederek, bizi geride tutan korkularımızın üstesinden gelerek hayat tam anlamıyla dolu dolu yaşanıyor. Geçtiğimiz günlerde internet üzerinden, canlı gerçekleşen The Art of Livin’ seminerinde yaşamı boyunca biriktirdiği ders ve öğretileri paylaşan Matthew McConaughey’nin daha tatmin edici bir hayat sürmek için sunduğu önerileri sizin için derledik!
Matthew McConaughey’nin iyi yaşam felsefesi nasıl başladı?
Hepimizin başarılı bir oyuncu olarak tanıdığı Matthew McConaughey, 2020 yılında “hayatımın albümü, kaydı ve hikayesi” dediği Greenlights isimli kitabını yayımladı. 50. yaşında kaleme almaya başladığı bu kitap hayatı boyunca yaşadığı başarılar kadar başarısızlıkları, keyifler kadar kayıpları da ele alıyor ve odağına nasıl daha iyi kalpli, adil, şefkatli biri olabilirim sorusunu alıyor. Oyuncu nasıl daha az stresli bir yaşam sürebildiğinin, duygusal dayanıklılığını nasıl arttırdığının ipuçlarını verirken yıllara yayılan düşüncelerini de ana bir çatının altında buluşturuyor: Yaşamdan daha büyük bir tatmin almamızı sağlayacak bir bakış açısı, bir yaşam sanatı. Hayatın zorluklarıyla nasıl ve ne zaman başa çıkabileceğimizin, hayatın kaçınılamaz sonuçlarıyla nasıl barışabileceğimizin bir yolu. Evrenin tüm gücümüzle ilerlememiz için bize gönderdiği “yeşil ışıklar” yani “greenlights”. Haftalarca en çok satanlar listesinden düşmeyen bu kitabı ile McConaughey kişisel gelişim dünyasında yeni ama kalıcı bir yer edindiğini kanıtlıyor.
The Art of Livin’ nedir?
Greenlights kitabında da yer verdiği bu yaşam biçimi -şimdiki ismi ile The Art of Livin’- McConaughey’nin iyi yaşam felsefesinin temelini oluşturuyor. Geçtiğimiz günlerde ilk defa gerçekleştirdiği ve kendisi gibi birçok başarılı ismin de konuşmalarına yer verilen The Art of Livin’ canlı yayın etkinliği toplam 4 saat sürmüş olmasına rağmen 2 milyon izlendi. Sadece ABD’den değil Güney Kore’den, Avusturya’dan ve daha nice ülkeden dünya çapında bir katılım toplayan The Art of Livin’ “self-help” yani kişisel yardım sektöründe rekor kıran bir pozisyon kazandı. Bu olağanüstü başarının kaynağını, McConaughey’nin dünyaca ünlü bir aktör olmasının yanı sıra seminer sırasına anlattığı öğretileri de oluşturuyor. Ona göre hepimizin yaşamdan tatmin olabilmek için ilk önce kendimize ve başkalarına karşı eleştirel yaklaşmayı bırakmamız, zihnimizle kalbimiz arasındaki uçurumu kapatmamız ve daha iyi bir yaşam istediğimizi kendimize itiraf edebilmemiz gerekiyor. “Daha iyi bir partner olmak istiyorum, daha zengin olmak istiyorum, daha başarılı bir işim olsun istiyorum.” gibi.
Kendi enerjisine sadık kalarak, kendi “frekansını bularak” yaşayan insanların hayatını tanımlayan The Art of Living’e göre hayat doğru titreşimi yayan insanlara akarak geliyor. Bu kişiler doğru insanları, fırsatları, deneyimleri kendilerine çekebiliyor çünkü doğru enerjiyi, kendilerine özgü o frekansı evrene yayabiliyor.
The Art of Livin’ felsefesine göre nasıl yaşamalıyız?
Peki McConaughey’e göre daha iyi bir yaşama erişmek için tam olarak neler yapmamız gerekiyor? Öncelikle duygusal dayanıklılığımızı geliştirmemiz, “düşsek de kalkabileceğimiz ve koşmaya devam edebileceğimiz” bir ruh haline erişmemiz gerekiyor. Peki sürekli aynı hataları yapıyor ve aynı yerlerde düşmeye devam ediyorsak? McConaughey’de aynı yerlerden geçtiğinden bahsediyor ve bunun sebebinin hiç durup nedenini sorgulamadığımız ve kökenine inmediğimiz için olduğunu ekliyor. Ne denli korksak da, çekinsek de, zorlansak da problemlerimizle yüzleşmemiz gerektiğini çünkü “geri çekildiğimiz ne varsa onun bize doğru ilerlediğini”, korkuların üzerine gidilmediği zaman büyüdüğünü vurguluyor.
“Hayatın bizi sürekli olarak reddettiğini, ittiğini, kabul etmediğini düşünüyorsak tüm bu “kırmızı işaretler” aslında bizi olmamız gereken yola iten “yeşil ışıklar” olabilir.”
Matthew McConaughey
Bir diğer önerisi ise hangi konuda iyiysek -bize ne kadar önemsiz gelirse gelsin- onu el üstünde tutmak ve ve onun için şükretmek. Düzenli olarak iyi yaptığımız her ne varsa onun bizim kişisel yeteneğimiz olduğunu söyleyen McConaughey, gerçek başarının kötü olduğumuz alanı iyileştirdiğimizde değil zaten iyi olduğumuz bir yetimizi mükemmel yapmaya başladığımızda kazanıldığını söylüyor.
Tatmin edici yaşamın diğer bir unsuru ise güven olarak belirleniyor. Giderek daha da fazla güvensizlik üzerine kurulu bir toplumda yaşadığımızı; haberlere, insanlara, komşularımıza, partnerimize hiçbir zaman tam anlamıyla güvenmediğimizi vurgulan McConaughey bu durumu içler acısı buluyor. Bireysel ve kolektif olarak gelişmemizin tek yolunun birbirimize güvenmemiz olduğunu söylerken herkesi kendine, çevresindekilere, olan bitene sadece yüzde 5 daha fazla güvenmeye davet ediyor ve inanılmaz sonuçlar göreceğimizi garanti ediyor.
The Art Livin’ seminerinin son dakikalarında ise kişisel gelişim dünyasının “süperstar”larından sayılan, Matthew McConaughey’nin de eğitmeni Dean Graziosi’nin fiyatı olduça yüksek bir eğitimi pazarlanıyor. Tüm bu konuşmaların üzerine McConaughey’nin yaklaşık 10 dakika süren reklam filmini oynattırıp herkesi -sadece o güne özel bir fiyatla- 4 bin dolar yerine 400 dolara eğitimi almaya çağırması, 4 saatlik seminerin sadece bir pazarlama fikri olup olmadığını sorgulatıyor.
