YAZAN: RAQUEL HABİB
FOTOĞRAF: LESSE

Ritüeller toplumların geleneklerine ve değerlerine uygun gerçekleştirilen, belli aralıklarla tekrarlanan eylemler dizileridir. Cenaze törenleri, doğum kutlamaları, tarımda hasat zamanları, bolluk bereket ritüelleri, hava durumları için ritüeller, kötülüklerden korunmak için veya inanç sistemlerine bağlı ritüeller olarak daha birçok farklı alanlarda uygulandığı görülür. 

  • Ritüeller sembolik davranışlar serisidir.
  • Mantık içermek zorunda değildir.
  • Yapılan eylemle arzu edilen sonuç arasında direkt bağlantı olmayabilir.
  • Çoğu zaman kutsal kabul edilirler. 

Gündelik hayatlarımızda bazen farkında olmadan bazense değerlerimize göre bilinçli seçimlerle ritüelleri uygularız. Örneğin; Hristiyan değerlerine göre bebeklerin ruhsal olarak yeniden doğuşunun sembolü olan vaftiz, şaman değerlerine göre doğaya teşekkür etmek, doğadan yardım istemek için törenlerde dualar, şarkılar okunması, ateş yakılması, doğanın elementlerinden, hayvanlardan destek alınması vardır. Uzak doğu kültürlerinde mantralar, meditasyon çalışmaları ve birçok farklı toplumlarda kendi yaşamlarına ve değerlerine uyan ritüeller uygulanır. 

Ritüellerin faydaları 

  • Kaygı ve stres yönetiminde
  • Kayıp ve yas zamanlarında 
  • Aidiyet ve özgüven hissinin artmasında
  • Performans arttırmada

etkin bir rol oynadığı deneylerle gözlemlenmiştir. 

Son zamanlarda psikologlar araştırmalarında ritüellerin insanların düşünceleri, duyguları ve davranışları üzerinde nedensel bir etkisi olabileceğini gösteren ilgi çekici yeni sonuçları ortaya çıkardılar. Sevdiklerini kaybedenlerden kumarda maddi varlıklarını kaybedenlere kadar herkes için ritüellerin kederi hafiflettiği bulunmuştur. Ayrıca stres altında çalışırken veya kaygı yaratacak herhangi bir duruma girmeden önce ya da girdikten sonra ritüellerin insanların kendine ve hayata olan güvenini arttırdığı araştırmalarla raporlanmıştır. Dahası ritüellerin işe yaradığına inanmadığını iddia eden insanlara bile ritüellerin fayda sağladığı gözlemlenmiştir. 

Spor psikologları, performans öncesi ritüellerin sporculara daha yüksek performans ve kaygılarında azalma gibi faydalar sağladığını öne sürüyorlar. Basketbol süper starı Michael Jordan, her maçta Chicago Bulls şortunun altına North Carolina şortunu giydiğini, 20 Grand Slam tekler şampiyonluğu kazanan Rafael Nadal’ın, her maçtan önce kullandığı neredeyse 19 adet ritüeli olduğu biliyor muydunuz?

Başka bir deneydeyse, sahneye çıkıp topluluk önünde şarkı söylemesi istenen kişilerin kaygı düzeylerini belirlemek için katılımcıların kalp atış hızı ölçülmüştür. Harvard Business School’da müzakere, organizasyonlar ve pazarlar birimi başkanı Francesca Gino, “Ritüeli tamamlayan katılımcılar, ritüeli gerçekleştirmemiş katılımcılara göre daha iyi şarkı söyledi, önemli ölçüde daha düşük kalp atışlarına sahipti ve daha az endişeli hissettiklerini bildirdiler.” diyor. 

Doğa karşısında korunma amaçlı ritüeller 

Antropolog Bronislaw Malinowski, insanların sonucun önemli ve belirsiz olduğu ve kontrollerinin ötesinde olduğu durumlarla karşılaştıklarında, ritüellere yönelme olasılığının daha yüksek olduğunu öne sürer. Malinowski, 20. yüzyılın başlarında Papua Yeni Gine’deki Trobriand Adaları’nı ziyaret ettiğinde, balıkçıların denize açılmadan önce yapacakları ayrıntılı hazırlıkları not etti: “Kanolarını dikkatlice siyah, kırmızı ve beyaz boyalarla boyadılar, bunu yaparken de büyüler söylediler. Gemiye tahta sopalarla vurdular, pruvaları kırmızı aşı boyası ile boyadılar ve mürettebat üyeleri kollarını mermilerle süsledi. Ancak balıkçılar yakındaki sakin göle çıktıklarında bu ritüelleri kullanmadılar.”

Malinowski, adalılar tarafından gerçekleştirilen “sihirli” ritüellerin, Pasifik Okyanusu’nun öngörülemez gücüyle başa çıkmalarına yardımcı olmak için bir yanıt olduğu sonucuna vardı. Daha sonra antropologlar, Teksas’ın körfez kıyılarında derin deniz balıkçılığı yapanlar ve Birleşik Krallık’taki Doğu Anglia’daki balıkçı kaptanları gibi dünyanın diğer bölgelerindeki balıkçıların da belirsizlikle başa çıkmalarına yardımcı olmak için batıl inançlara ve ritüellere eğilimli olduklarını belirttiler.

Kaygı yönetiminde ritüeller

Xygalatas, ritüellerin insanların yaşamlarında önemli bir rol oynadığını, kaygıyla başa çıkmalarına yardımcı olduğunu ve dayanıklılık mekanizmalarını güçlendirici etkisi olduğunu RITUALS adlı kitabında araştırmalarla gösterir.


Burada çalıştığını düşündüğümüz mekanizma, ritüelin beyne bir yapı, düzenlilik ve öngörülebilirlik duygusu sağlayarak kaygıyı azaltmaya yardımcı olmasıdır.

Xygalatas

Xygalatas, araştırmalarında beynin pasif bir bilgisayar değil, aktif bir tahmin makinesi olduğunu, bilgileri kaydedip hayatta kalmamıza yardımcı olacak tahminler yaptığını öne sürdüğünü açıklar.


Hepimizin beklentileri ve varsayımları vardır. Beynimiz kör noktaları ve eksik bilgileri doldurmaya, bir cümledeki bir sonraki kelimeyi tahmin etmeye ve dünyadaki her şey hakkında aktif tahminler yapmaya ayarlanmıştır.

Xygalatas

Bu sebepten beynimize “güvendeyiz” hissiyatını verecek olan ritüellere yani bildik ve tekrar eden eylemlere ihtiyaç duyar ki rahatlayabilsin ve tetikte olmaktan geri çekilebilsin. 

Ritüellerin bilimsel gücünü kullanmak

İyi uygulanmış ritüeller tekrarlayıcı ve öngörülebilirdir. Araştırmacılar, beyinlerimize arzu ettiğimiz kontrol ve yapılandırma hissini verdiğimizde ortaya çıkan duyguların stresi hafifletmeye yardımcı olduğuna inanıyorlar. Ritüellerin bu stres azaltıcı etkisi, kronik kaygıyla başa çıkmanın iyi bir yolu olabilir ve ritüeller doğal bir kaygı giderici olarak etki edebilir. Örneğin, dini duaya dayalı davranışların çoğunun yoğun bir şekilde törensel olması ve tekrarlar içermesi tesadüf değildir. Belki de bu yüzden en eski insanların ritüelleri tüm dini inanç biçimlerinden önce gelmiştir. 

Son on yılda yapılan araştırmalarda, kaygı, stres, korku, şüphe, üzüntü, keder gibi duygularla baş ederken ritüellerin etkili olduğu gözlemlenmiştir. Kaygı bozukluğu yaşayan ve gittiği yerlere alışmakta zorlanan daha obsesif kompulsif insanların bulundukları ortamda güvende ve rahat hissetmeleri için hemen bir rutin oluşturmaları psikologlar tarafından önerilir. Her sabah aynı yoldan yürümek, evdeki görevleri tamamlarken aynı sırayı izlemek gibi tekrar eden hareketler serisi beyinin bilinmezden bilinene kolay geçiş yapmasına, bu vesileyle güvende hissetmesine ve bize “her şey yolunda” mesajını vermesine olanak sağlar.

Bilinmez bir durum veya tehdit karşısında duygusal beyin devreye girdiğinden ve ritüel uygulamalar belirsiz bir geleceğe biraz öngörülebilirlik getirmeye yardımcı olduğundan bilim insanlarına göre, ritüeller beyinlerimizi “belirsizlik ve kaygıya karşı ritüel tamponlar” olarak sabitlik ve öngörülebilirlik konusunda ikna ederler. Zorlu olaylar, yüksek performans beklentileri ve baskılı görevler öncesinde veya sonrasında ritüellerini gerçekleştiren gruplarla gerçekleştirmeyenler arasında kaygı düzeylerinde ve performanslarında belirgin derecede farklılıklar ölçümlenmiştir. 

Kayıplar ve ritüeller

Özellikle bir kayıp yaşadıktan sonra hissettiğimiz korku durumunda gerçekten beynimiz kontrolü kaybettiğini zanneder. Ritüeller kontrolü yeniden kazanmak için bir tür düzen yarattığından kişinin hayatının kontrolünü kaybettiği travmaları sonucu uygulandığında sabitlik, öngörülebilirlik ve hayata güveni sağlarlar. Örneğin, keder anlarında ritüeller kontrol duygularını artırarak keder ve kayıp hissini hafifletir. Bir deneyde, iki gruptan aynı eylem serisi uygulanması talep edilmiş. İnsanların yarısına eylemlerin “ritüel” olduğu, diğer yarısına eylemlerin “rastgele davranışlar” olduğu söylenmiştir. İnsanlar eylemin ritüel olduğuna inandığında daha fazla kontrol ve daha az keder yaşamıştır. 

Ritüeller doğrusal mantıkla işlemez

Yastayken saç uzatmak Yahudi erkekler için tercih edilen bir ritüelken Hindularda tüylerin alınmasını teşvik edilir. Ritüelle istenen sonuç arasında doğrudan bir nedensel bağlantı olmamasına rağmen ritüellerin belirli bir sonuç üretme niyetiyle yapılması bu sonucun gerçekleşmesi için yeterli görünmektedir. Zorlu ilişkilerin bitimlerinde uygulanan bir ritüel olan o kişi hakkındaki düşüncelerin ve anıların yazılıp yakılması eyleminin kişilerin rahatlamasına yol açtığı bireysel çalışmalarda gözlemlenmiştir. Bir şeyi veya birini kaybettiğimizde uyguladığımız ritüeller duygularımızla yüzleşmemize, duygularımızı hissetmemize, onları yaşamamıza yardımcı olur ve sonunda tamamlanmamızı sağlarlar.  

Ritüellerin toplumsal faydaları

Ritüellerin faydaları toplumsal olarak da görülmektedir. Ritüel davranışları toplu olarak uyguladığımızda sosyal bağlarımızı güçlendiririz. İngiltere’deki Coventry Üniversitesi’nden psikolog, yazar Valerie van Mulukom: “Sosyal ağlara sahip olmak sıklıkla refahla bağlantılıdır ve ritüellerin sık sık grup toplantılarıyla bu tür ağları kolaylaştırmakta özellikle iyi olduğu düşünülmektedir” diyor. Grup ritüelleri gerçekleştiren üyelerin benzer düşüncelere sahip olduğunu ve bunun bir güven atmosferini yarattığını, ortak değerleri paylaşmanın yarattığı aidiyet hislerininse kişilerin kendilerine güvenlerini ve yaşam amaçlarını güçlendirdiği gözlemlenmiştir. 

Ritüellerin dezavantajları

Bazı araştırmalar ritüellerin gruplar arası önyargıyı teşvik edebileceğini ima eder. Örneğin, çocuklara sicim ve boncuk torbaları veren bir araştırmada, toplu ritüellere katılan çocukların materyallerini ritüellere katılmayan çocuklara göstermektense katılanlara yani kendi grubundakilere göstermeyi seçtikleri gözlemleniştir. Benzer ritüelleri uygulayan kişilerin olabildiğince kapsayıcı olmak konusunda farkındalık geliştirmeleri önemlidir. 

Dünya kaotik bir yerdir, olaylarsa her zaman kontrolümüz dışında gerçekleşir. Ancak ritüellerle kontrolü yeniden elimize alabiliyorsak stres ve kaygıyla başa çıkmak için bu güçlü aracımızı esenliğimiz için kullanmayı seçebiliriz.

Ritüel uygulamalarda 5 önemli ipucu: 

Güne bir ritüelle başlayın. Ritüeller, yeni bir başlangıç ​​olarak hizmet ettikleri için özellikle sabahları uygulandığında daha çok etki göstermektedirler. Ritüeller özellikle işinde yüksek performans göstermesi gereken kişileri sadece görevlerinde başarılara değil, başarılarını günün geri kalanına taşımalarını destekler.  

Günü bir ritüelle sonlandırın. Günün olaylarına geri bakmanıza ve işlerin nasıl gittiğini değerlendirmenize olanak tanıyan, yansıtıcı tipte bir uygulama; bir şükran egzersizi buna bir örnektir.

Ritüeliniz size has olsun ve onu kişisel olarak anlamlı hale getirin. Her şeyi bir ritüele dönüştürebilirsiniz. Deneyin.! Siz, ve beyniniz, yaptığınız için mutlu olacaksınız. Kim bilir, bir sonraki Micheal Jordan siz olabilirsiniz.

Küçük, kısa ve pratik bir ritüelle başlayın. 

Ritüelinizi bir gün aksatırsanız dert etmeyin, ertesi gün uygulamaya devam edin. 



Raquel Habib

Üniversite eğitimini İsviçre’de tamamladıktan sonra kendine doğru çıktığı farkındalık yolculuğunda bir çok farklı disiplinlerde yurt içi ve yurt dışı eğitimlere katılmıştır.Bütüncül bir yaklaşımla, 2015 yılından bu yana Gestalt/Jung ve Mindfulness-Temelli Koçluk seansları, Şiddetsiz İletişim odaklı eğitimler, yönlendirmeli meditasyon, atölye çalışmaları ve etkinlikler düzenlemektedir. Bireylerin, hayatın her alanında arzuladığı gerçek değişimi...



BLOOM SHOP