Yediklerimizin daha da önem kazandığı ve besinlerin içeriklerine daha çok dikkat ettiğimiz şu günlerde birlikte bir sebze testi yapmaya ne dersiniz?
Her sebzenin rengi, pişirilme şekli, yetiştirilişi farklı. Bazı sebzeler de var ki kimileri tarafından hiç sevilmez ve hatta tüketilmez. Sebzeler her beslenme şeklinin ortak paydası olarak kabul ediliyor. Her ne kadar Türk mutfağı “zeytinyağlı” yemekleriyle henüz ön planda olmasa da Türk mutfağının büyük bir kısmını sebze yemekleri kaplıyor. Biz de sizler için bahar sebzelerinden bir derleme yaptık.
Küçük bir hatırlatma: Sebzeleri incelerken en sevdiğiniz sebzeyi değil, kişiliğinize en uygun gördüğünüz sebzeyi düşünmelisiniz.
İlginizi çekebilir: Meyve Testi: Bir Kış Meyvesi Olsan Hangisi Olurdun?
Enginar
Enginar bahar aylarının vazgeçilmez sebzesi. Akdeniz ülkeleri tarafından sıklıkla tüketilen enginar, çoğunlukla zeytinyağlı olarak yeniliyor ve çiğ olarak da salatalarda yer alıyor. Enginar mor çiçeği olan otsu bir sebze ve yetiştiriciliği diğer sebzelere göre daha kolay. Papatyagiller ailesinden olan enginarın yenilen kısmı etli bir yapıya sahip, çiçek kısmının yaprakları ise oval şeklinde, kalın ve parçalı. Gövdesi ince, uzun ve sapsız. Çiçek açtıkça artık yemek olarak tüketilemez hale geliyor.
Eğer kendine enginar diyorsan:
Yaratıcı birisin demektir. Enginar sebzesinin aslında bir çiçek olduğunu düşünürsek estetiğe ve el işlerine yatkınlıkla bağdaşabilir. Aynı zamanda bir çiçeğin yenilebilir bir kısmının da olması senin en temel özelliklerinden biri olan yaratıcılığının göstergesi. Çiçek kısmının kalın ve parça parça olması senin aileye ve beraberliğe verdiğin öneme işaret ediyor. Enginarın etli ve yenilebilir kısmı yumuşak, dolayısıyla sen de yumuşak ve dingin bir yapıya sahipsin. Enginarın çoğunlukla tek bir çeşit, zeytinyağlı olarak tüketilmesi senin değişken bir yapıya sahip olmadığını gösteriyor. Örneğin, enginardan çeşitli soslarda yapılıyor ama bunun için yaratıcılık ve biraz efor lazım. Senin de değişim için hazır olduğun anı beklemen lazım denebilir.
Kuşkonmaz
Kuşkonmaz dik gövdeli, ince, uzun ve yeşil renkte bir sebze. Bir diğer belirgin özellik olarak kuşkonmazın tırtıklı bir yapısı var, fakat tırtıklar ayıklanmıyor. Bu demek ki tırtıklar dikenli değil ve yenilebilir. Her türlü yemeğin içine girebiliyor ve farklı çeşitlerde pişirilebiliyor. Çorbalarda, salatalarda kuşkonmaz bir bütünün parçası haline gelebilirken kendi başına da tercih edilebilir ya da kırmızı et, somon gibi yemeklerin garnitürü olarak da hazırlanabilir. Kuşkonmaz alındığı gün tüketilmeyecekse saplarından biraz kesilmesi gerekir. Bozulmaya başladığı zaman ise tırtıklı kısmı kırılma noktasına kadar geliyor ve şekli değişiyor.
Eğer kendine kuşkonmaz diyorsan:
Uyumlu ve adaptasyon gücü kuvvetli birisin demektir. Her türlü kültüre, yaşam tarzına, sosyal çevreye uyum sağlayabiliyorsun. Dünyanın hangi noktasına gidersen git sen orada da kendini gösterip duruma adapte olabilirsin. Sıcakkanlı ve enerjik bir insansın fakat seni hiç tanımayan biri ilk gördüğünde tırtıklarından dolayı soğuk biri olarak görebilir. Ama sana dokunduğu anda veya tanımaya başladığı anda o tırtıkların diken olmadığını anlayacaklardır. Ayrıca senin iç dünyan dışına yansımış, tıpkı kuşkonmazın bozulmaya başladığında şekil değiştirmesi gibi. Yüz ifaden seni mutluysan da mutsuzsan da ele veriyor.
Semizotu
Semizotu otsu bir yapıya sahip, gövdesi toprak üzerinde yatık durumda bulunur. Küçük ve etli yaprakları var ve zaten yenilen kısmı da bu küçük yapraklar ve körpe saplar. Tadı ise hafif ekşi ve mayhoş. İster çiğ olarak salata şeklinde tüketilebilir ister sotelenebilir veya yemeği yapılabilir. Ülkemizde en çok tercih edilen şekli ise yoğurtlu hali. Çok klasikleşmiş bir meze olan yoğurtlu semizotu yaz sofralarının vazgeçilmezi. Bununla birlikte krema yapımında da kullanılıyor.
Eğer kendine semizotu diyorsan:
Çalışkan ve çözüm odaklı birisin demektir. Hep “Daha çok kendimi nasıl geliştirebilirim?” düşüncesine odaklısın ve motivasyonun yüksek. “Çiğ salata halim sevilmezse üstüme yoğurt koysunlar öyle yesinler.” şeklinde çözüm odaklı düşünüyorsun. Krema yapımında kullanılıyor olman da “Kendimi nasıl geliştirebilirim” yapına başka bir örnek. Yoğurtlu semizotu yemeğinden yola çıkarsak bu, sadece iki malzemeyle bile ne kadar akılda kaldığını ve dikkatleri üzerine topladığını gösteriyor.
Brokoli
Brokoli lahanagil ailesinden bir sebze türü. Brokolinin sebze olarak tüketilen kısmı yeşil, renkli olgunlaşmamış çiçek tomurcukları. Buna taç adı veriliyor ve kıvırcık bir görünüme sahip. Çoğu brokolinin tacı büyük, fakat daha küçük taçlı olan türler de var. Bu türde taç küçük olmakla beraber sapından yan başlar da çıkarak tacı sıklaşmış olanlar da var. Brokoli çiğ olarak tüketilebilir, haşlanabilir ya da fırınlanabilir, üzerine peynir gibi eriyebilme özelliğine sahip malzemelerde kullanılabilir. Aynı familyada yer alan karnabahara karakteristik özellikleri çok benzeyen brokoli, tıpkı karnabaharın çok yönlü kullanılması gibi yaratıcı tariflerin içine girmeye başladı. Örneğin brokoliyi pilav gibi tüketmek ya da ekmek yapımında kullanmak mümkün. Kimileri tarafından brokoli kısa boylu ağaçlara da benzetilir.
Eğer kendine brokoli diyorsan:
Değişikliği seven ve duygusal birisin demektir. Brokolinin taç kısmı kesilmediği sürece dağılmıyor ve dik bir görünüme sahip Ama aslında her an dağılabilir. Bu da senin duygusal bir insan olduğunu gösteriyor. Brokolinin pişirilişi zahmetli ya da komplike değil, fakat ufak bir dokunuşla çok lezzetli bir hale gelip sıkıcılıktan çıkabilir. Tıpkı fırında üstünde peynir eritmek gibi ya da brokoliden pilav ya da ekmek yapmak gibi. Bu özellik senin değişimi sevmen ile bağdaşıyor. Değişik şehirler, mekanlar, hobiler, yemekler senin ilgini çekiyor ve seni her anlamda besliyor.
Marul
Marulun yaklaşık 200 tane çeşidi var ve sadece yaprakları yenen nadir sebze türlerinden biri. Yaprakları parça parça olup, uzun ve geniştir. Bu yüzden yapraklar üst üste gelerek daireselleşir ve hacmi büyür. Beyaza çalan yeşil renkli olan bu yapraklar çiğ olarak tüketilir. Marulun kıtır kıtır yapısı ve keskin olmayan tada ve kokuya sahip olması çoğu insan sevilerek tüketilmesini sağlar. Bazı yeşillikler kokusu ve tadı keskin diye sevilmezken marul bu konuda diğer yeşil yapraklı sebzelere benzemez.
Eğer kendine marul diyorsan:
Enerjik ve hareketli birisin demektir. Kalabalık şehirleri, canlılığı seviyorsun. Sen aslında geniş ve uzun bir yapraksın ama her yanın yapraklarla kaplı tıpkı İstanbul, Londra, New York gibi. Spor yapmayı, açık havada yürüyüş yapmayı oldukça seviyorsun. İçin içine sığmadığı için enerjini spor yaparak atıyorsun ve farklı spor dallarını denemek istiyorsun. Hızlı konuşan ve atak birisin. Marulun çok farklı çeşitleri olduğu gibi sen de değişime açıksın. Marul yapraklı çoğu salatanın bazını oluşturur ve üstüne her türlü bitkisel protein, hayvansal protein ya da sebze eklenebilir. Senin de iş ve hayat görüşün hep çoğalmak, üretmek ve başlangıç noktasından uzaklaşmak üzerine.
İlginizi çekebilir: Röportaj: Revna Çakır ile Sağlıklı Beslenme ve Yaşam
