
21 Mart haftası wellness sektöründe yaşanan gelişmeleri, öne çıkan trendleri ve ilgi çeken haberleri sizler için derledik.
Bella Hadid Z kuşağının Secret’ı olarak adlandırılan “Manifest: 7 Steps To Living Your Best Life” isimli kitabı okurken görüntülenerek manifestation furyasının daha da popülerleşeceğine ışık yaktı.
Birçok kişi gibi Bella Hadid de son zamanların en popüler kitaplarından biri olan Manifest: 7 Steps To Living Your Best Life ‘ı okuyor. Tıpkı bir zamanların popüler Secret’ı gibi, bugünlerde Y kuşağı manifestation tekniği ile hayallerindeki hayatı oluşturmanın yollarını arıyor. Kitabın yazarı Roxie Nafousi, manifesting eyleminin yatmadan önce yirmi dakika hayal kurmaktan ibaret olmadığını, aynı zamanda hayatınızın olası en mükemmel halini deneyimlemenizi sağlayacak bir kılavuz olduğunu söylüyor.
Kaynak: Vogue

Sosyal medyadaki kötü haberlere bakmaktan kendinizi alamamak, diğer bir ismiyle doomscrolling, sağlığınızı tehdit ediyor olabilir.
Salgın, savaş ya da belirsizlik gibi toplumu negatif etkileyen dönemlerde bazılarımız kendini haberlere bakmaktan, neden aramaktan alıkoyamıyoruz. Sürekli olarak olumsuz haberlere bakmak olarak tanımlanan doomscrolling, kaygı seviyesini arttırıyor, depresif ve izole hissetmeye sebep oluyor. Dünyadan haberdar olmak kadar sınır çizebilmek ve kişisel sağlığı koruyabilmenin de oldukça önemli olduğunu unutmamakta fayda var.
Kaynak: The Happy Broadcast
Covid-19’u atlatanların yüzde 40’ı devam edem semptomlara ve Covid sonrası belirtilere maruz kalıyor.
“Long Covid” terimi akut bir covid enfeksiyonundan sonra devam eden veya gelişen belirti ve semptomları tanımlamak için yaygın olarak kullanılanılan bir terim. Michigan Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırmaya göre Covid-19’u atlatan hastaların yüzde 40’ı covid sonrası semptomlara maruz kalıyor. Bu oranın yüzde 49’unu kadınlar oluştururken, yüzde 37’sini erkeklerden oluşturuyor.
Kaynak: Parsley Health
Araştırmalara göre öfkelenmek kalp krizi riskini yüzde 230 arttırıyor.
Beslenmeden kaynaklı yüksek kolesterol ya da şeker gibi bedensel faktörler kadar duygusal deneyimler de kalp krizi riski ile ilişkilendiriliyor. Yapılan araştırmalara göre kronik öfke, kalp krizi riskini yüzde 230 arttırıyor. Öte yandan yoga, meditasyon ve sevdiklerinizle vakit geçirmek gibi sakinleştirici aktiviteler sinir sistemini ve kalp atış hızını dengeleyerek riski azaltıyor.
Kaynak: Dr. Robin Berzin