Wellness sektöründe yaşanan gelişmeleri, öne çıkan trendleri ve ilgi çeken haberleri sizler için derledik.
Dünya gündeminde yerini alan maymun çiçeği virüsü nedir, sağlığı nasıl etkiler?
Çiçek hastalığı ile aynı aileden gelen maymun çiçeği virüsü çoğunlukla Afrika’da görülüyor. Bulaşma hızı ve riski oldukça düşük olan bu hastalık gribe benzer semptomlar gösteriyor, yaklaşık olarak 2-4 hafta sürüyor ve kendiliğinden kayboluyor. Covid-19 salgını sonrasında gündeme gelen bu virüs kaygılanmaya sebep olsa da uzmanlar, maymun çiçeği virüsünün yayılma riskinin düşük olduğunu ve yeni bir hastalık olmadığı için, önlemek ve tedavi etmek için daha fazla araca sahip olunduğunu söylüyor.
Kaynak: Vox
Regl döneminizi aktif geçirmek zorunda değilsiniz, kendinize yalnızca dinlenmek için zaman ayırabilirsiniz.
Menstrual ürünlerin çıkması ve reklam sektöründe yerini alması 1920’li yıllarda başladı. O günden bu güne birçok gelişme yaşanmış olsa da günümüz reklamları hala çok da gerçekçi olmayan standartlara vurgu yapıyor. Birçok reklamda “regl döneminde de aktif olmak” teması ön plana çıkartılırken regl döneminin sancılı tarafları yok sayılıyor ve bu durum kadınlar üzerindeki baskının artmasına sebep oluyor. Kadınların %20’sinin regl dönemlerinde şiddetli ağrı deneyimlediği biliniyor, reklamların aktif olma vurgusu bu semptomların küçümsenmesine ve yok sayılmasına sebep oluyor. Oysa çoğu zaman, regl dönemi semptomları yavaşlamaya ve dinlenmeye zaman ayırmayı gerektirebiliyor.
Kaynak: Impact
Araştırmaya göre %20 daha az et tüketmek, ormansızlaşma ve buna bağlı karbon salınımı riskini yarıya indiriyor.
Ormansızlaşmaya sebep olan en temel ürünlerden biri sığır eti olarak biliniyor. Tarım arazilerinin neredeyse %80’i mera olarak veya hayvan gıdası yetiştirmek için kullanılıyor. Sığır eti için meraların genişletilmesi, yıllık tropikal ormansızlaşmanın %41’ine sebep oluyor. Yapılan bir araştırma, sığır eti tüketiminin sadece beşte bir oranında azaltılması gelecekteki ormansızlaşmanın hızını önemli ölçüde yavaşlatabileceğini söylüyor. Sığır eti tüketiminin %20’sinin mikro protein ile değiştirilmesinin, 2050 yılına kadar ormansızlaşma riskini yarıya indirilebileceğini gösteriyor.
Kaynak: The Happy Broadcast
Yalnızca kafein değil, geç saatlerde alkol tüketmek de uyku kalitesini düşürüyor.
Rahat uyuyabilmek için yatmadan önce kafein tüketimini sınırlamak gerektiğine hepimiz aşinayız. Öte yandan, geç saatlerde alkol tüketimi de kafein ile benzer etkiye sebep oluyor. Tıpkı kafein gibi, geç saatlerde alkol tüketimi de gece boyunca uyanma riskinizi arttırır ve uyku kalitenizi düşürür. Uyku kalitesini artırmaya yardımcı olmak için, alkol tüketiminin yatmadan en az 3 saat önce sonlandırılması ve bir veya iki kadeh ile sınırlandırılması öneriliyor. Benzer şekilde, yatmadan hemen önce yemek yemek de uyku sorunlarına neden olabilir. Bu durum, vücudunuzun kaslarınızı gevşetmeye harcaması gereken enerjiyi tükettiğiniz besinleri sindirmeye harcamasına ve uyku kalitenizin düşmesine sebep olur.
Kaynak: Dr. Mark Hyman