Sağlıklı yiyeceklerin içerisindeki vitamin ve mineraller bedenimizi, zihnimize ve ruh sağlığımızı korumaya katkı sağlıyorlar. Doktor William Li New York Times’ın en çok satan kitapları arasında yerini alan “Eat to Beat Disease” adlı kitabında, vücudun kendini korumak için beş savunma sistemi olduğunu ve bu sistemlerin de hastalıktan koruyan besinler sayesinde desteklenebildiğini anlatıyor. Her bir sistem sağlığımızı korumak için farklı bir işleve sahiptir. Li’ye göre sağlıklı besinlerle bu sistemleri beslediğinizde kanser riski gibi ciddi hastalıklardan bile korunmak mümkün hale geliyor. Dr. William Li’nin önerileriyle bağışıklık sistemimizi güçlendiren mucize besinleri listeledik!
İnsan vücudunun beş savunma sistemi
Yaşa ve çevresel faktörlere bağlı olarak pek çok hastalık türüyle karşı karşıya kalabiliyoruz. Bu yüzden vücudumuzu hastalıklardan korumaya yardımcı olan doğal savunma sistemlerini ve aralarındaki ilişkiyi doğru anlamak önemli.
1. Anjiyojenez
Kan damarlarının sağlığını ve gelişimini esas alan sistemdir. İnsan vücudunda 60,000 mil uzunluğunda kan damarı bulunur. Bu damarlar oksijeni ve besinlerden aldığımız öğeleri hücrelere taşır. Sağlıklı bir kan dolaşımı, vücudu hastalıklardan koruma adına önemli olup dolaşım sistemi sağlıklı yiyeceklerle desteklenebilmektedir.
2. Hücre yenileme
Kök hücrelerle ilişkili sistemdir. Deniz yıldızı veya semender gibi hayvanlar kendi kendilerine hücrelerini yenileyebilirken insan vücudunun hücre yenilemesi için sağlıklı besinlere ihtiyacı vardır. Bilim, insan vücudunda hücre yenilenmesinin kök hücrelerin desteklenmesiyle sağlanabildiğini desteklemektedir.
3. Mikrobiyom
Yediğimiz yiyecekler sadece hücrelerimizi beslemekle kalmaz, vücutta bakteri oluşumuna da neden olurlar. İnsan vücudunda yaklaşık olarak 39 trilyon bakteri bulunmakta olup bu bakteriler sağlıklı ekosistemin bir parçası halindedir.
Mikrobiyom; bağışıklık sistemini destekleyen, yaraların iyileşmesine katkıda bulunan ve hormon dengesine etki eden bir sistemdir. Mikrobiyom zarar gördüğünde sadece sindirim sistemi değil, bağışıklık sistemi de negatif yönden etkilenir. Ayrıca bazı kanser çeşitlerinin sindirim sistemi problemleriyle ilişkili olduğu bilinmektedir.
İlginizi çekebilir: Bağırsak Sağlığınızı Destekleyen 3 Günlük Detoks
4. Dna
Dna, genetik parmak izi görevinin dışında bizi çevresel faktörlerin zararlı etkilerinden korumaya yardımcı olan doğal bir savunma sistemidir. Sigaradan ultraviyole ışınlarına kadar pek çok çevresel etkenden vücudu korumaya ve varolan hasarı düzeltmeye katkı sağlar. Sağlıklı besin tercihleri, DNA’nın görevini daha iyi yapabilmesi adına önemlidir.
5. Bağışıklık
Enfeksiyonlardan ve hastalıklardan korunmamıza destek sağlayan bağışıklık sistemi, yeterince güçlü olduğunda kanseri engelleyebilen, birçok fizyolojik ve psikolojik rahatsızlıkla savaşan etkili bir sistemdir.
Savunma sistemlerinin hastalıklarla ilişkisi
Tüm bu sistemler birbirleriyle bağlantı halinde çalışır. Örneğin, sağlıklı kan damarı gelişimi sağlıklı dolaşım sistemine ve bu sistem de hücre yenileme işlemine etki eder. Mikrobiyom, süreci hızlandırır ve bağışıklık sistemiyle dolaşım sistemi birbiriyle bağlantıya geçerek bizleri hastalıklardan korumak için çalışmaya başlar.
İnsan vücudunda 30 trilyon hücre bulunur ve aralarından birkaç tanesi zarar görüp kanser hücresine döndüğünde vücudun doğal savunma sistemleri devreye girerek hastalığın aktivite olmasını engeller. Anjiyojenez, hastalıklı kan damarlarının büyümesini ve hastalığı ilerletmesini engeller. Bağışıklık sistemi de tehlikeleri etkisiz hale getirmek için çalışır.
İlginizi çekebilir: Kanser Farkındalığı: Bilinçli Kanser Yaklaşımı Nedir?
Genlerin hastalık üzerindeki etkileri
Yapılan araştırmalar, genlerin kanser üzerindeki etkisinin yüzde 5 ile yüzde 10 arasında değiştiğini göstermektedir(*). Kalan yüzde 90-95’lik oran çevresel faktörlerle ilişkili olup bu oranın yüzde 30’u da beslenmeyle bağlantılıdır. Genler, kanser üzerinde önemli bir etkiye sahiptir ancak tercih ettiğimiz hayat standardının hastalıklar üzerindeki payı çok daha büyüktür.
Alzheimer hastalığına örnek verilecek olursa, genetik kodların rol oynadığı bu hastalıkta genellikle tetikleyici mutasyona uğramış genler oluyor. Ancak hiçbir gen bozulmasının bulunmadığı durumlarda, hastanın yaşam standartlarına ve yaşadığı çevrenin etkilerine bakılıyor. Bu nedenle, bağışıklık sistemini güçlendirmek Alzheimer da dahil olmak üzere birçok ciddi hastalıkta büyük önem taşıyor.
İlginizi çekebilir: Nöropsikolog Açıklıyor: Alzheimer Riskinden Korunma Yolları
Kanser çeşitli sebeplerle hayatımıza dahil olabilir ve farklı nedenlere bağlı olarak sadece iki hafta içerisinde bile boyutunun 16,000 katı daha fazla büyüyebilir. Sağlıklı savunma sistemleri sayesinde ise bu oranlar mikroskopik düzeyde kalarak insan sağlığını tehdit etmeyecek düzeyde seyreder.
Dr. William Li’ye göre, sağlıklı yaşam tercihleri, kaliteli bir beslenme ve bazı spesifik besinlerle, beş savunma sistemini ve sistemlerin birbiriyle bağını korumak mümkün.
Hastalıkları önlemeye yardımcı besinler
1. Yeşil çay
Yeşil çay, barındırdığı EGCG isimli bir kimyasal sayesinde kandaki kanseri besleyen etkenleri ortadan kaldırmaya yardımcı oluyor. Anjiyojenez sistemini ve kan dolaşımını destekleyerek kanser riskini azaltmaya katkı sağlıyor. Yapılan araştırmalar, günde üç bardak yeşil çay içmenin yüzde 44 oranında özel olarak kolon kanseri riskini azalttığını ortaya koymakta (**).
2. Bitter çikolata
Bol miktarda flavonol içeren bitter çikolata, içerdiği bu bileşik sayesinde kök hücrelerinin harekete geçmesini sağlayarak hücre yenilenmesi işlemine yardımcı oluyor. Yapılan bir klinik araştırmasında kalp rahatsızlığı olan hastalar incelenmiş, 30 gün boyunca her gün sıcak bitter çikolata içen hastaların kök hücrelerinde iki kat artış olduğu saptanmıştır(***). Aynı zamanda sıcak çikolatanın kan akışına destek sağladığı, sağlıklı kan akışının da organların doğru çalışmasına yardımcı olduğu belirlenmiştir.
3. Ekşi mayalı ekmek
Çoğu insanın karbonhidrat almak istememesinden dolayı ekmek tüketiminden kaçındığını belirten Li, ekşi mayalı ekmeğin bir istisna olabileceğini söylüyor. Hastalıktan koruyan besinler arasında, mikrobiyom sağlığı için önemli olan ekşi mayalı ekmek, içerdiği “Lactobacillus reuteri” adlı bakteri sayesinde, sindirim sistemini ve bağışıklık sistemini destekleyerek tümor oluşumunu engelliyor. Aynı zamanda yaraların daha hızlı iyileşmesine katkı sağlıyor. Yapılan araştırmalar ekşi mayalı ekmekte bulunan bakteri miktarının vücudumuzun faydalı bakteri ihtiyacını karşılamak için yeterli miktarda olduğunu ortaya koyuyor.
4. Kivi
DNA hasarı üzerinde iyileştirici etkilerde bulunan kivi, içerdiği vitaminlerle gerçek bir sağlık kaynağı. Klinik araştırmaları her gün bir kivi tüketmenin zarara uğramış DNA’nın nötrlenmesi üzerinde yüzde 60 oranda etkili olduğunu ortaya koyuyor. Her gün üç adet kivi yenildiğinde ise DNA’nın kendi kendini onarma aktivitesinin yüzde 66 oranında arttığı gözlemleniyor.
İlginizi çekebilir: C Vitamini İçeren Besinler
5. Mantar
Bioaktif bir kimyasal olan beta glukan, mikrobiyoma katkıda bulunarak sindirim sistemine fayda sağlıyor. Hastalıktan koruyan besinler arasında yerini alan mantar, hücre duvarlarında beta glukan taşır. Çoğu insan mantar saplarını yemeğe dahil etmeyi tercih etmese de sindirime destek sağlayan bete glukanlar esas olarak mantar sapında bol miktarda bulunuyor. Mantar sapını yemeklerinizde kullanmak istemiyorsanız çorba, smoothie gibi sıvı seçeneklerde değerlendirmeyi düşünebilirsiniz.
Kaynak: Goop
(*) https://ascopubs.org/doi/10.1200/JCO.2005.10.042
(**) https://www.mdpi.com/2072-6643/9/6/572
(***) https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20620742