“Yeterince iyi değilim, yeterince başarılı değilim, yeterince iddialı değilim.”
Kurduğumuz hayaller ve hayatta yapmak istediklerimiz konusunda fark etmeden de olsa kendimize yönelttiğimiz yargılayıcı yorumlarla sizce de omuzlarımıza gereğinden fazla yük bindirmiyor muyuz?
Zaman zaman kendimize karşı azalan inancımız, artan kaygı ve anksiyetemiz, hayallerimize ulaşmak için nereden başlayacağımızı bilememe halimiz ile enerjimizi kaybedebiliyor ve tükenmişlik hissiyle karşı karşıya kalabiliyoruz.
Hayatı boyunca çok disiplinli, ne istediğini bilen planlı insanlar bu kararlılığı nasıl başarıyor? Hayat amacını keşfeden veya keşfetmeye yaklaşan insanların sırrı nedir, gelin birlikte keşfedelim!
Kişisel ve çevresel destek
Gerçekten “evet” demek ile zorunlu kalarak “evet” demek arasında fark vardır. Bazen iyi ve yardımsever olabilmek için istemediğimiz halde çevremizde gelişen durum ve koşullar altında “evet” demek zorunda kalabiliriz. Bu noktada, başkaları için iyi bir şey yaparken kendimize karşı negatif bir etki yaratmış oluruz.
Öncelik olarak hayatımızda kendi düşünce ve isteklerimize kulak verirsek kendi içimizde bir kişisel destek anlayışı geliştirmiş oluruz. Hayaller ve hedeflere ulaşma yolunda herkesten ve her şeyden önce kişinin kendine olan desteği önemlidir.
Kişisel bilinç, istek, öz sevgi, hedefler ve farkındalıklar; planlı ve amaca yönelik bir hayat tarzını ortaya koymaktadır. Her insanın hayatta bir misyonu vardır ve bunun bilincinde olarak hareket etmek, bu misyona değer yükleyen bir davranış biçimidir.
Kişisel desteğin haricinde etrafınızda biriktireceğiniz insanlar, bulunacağınız ortamlar, alışkanlıklarınız, yapmayı tercih ettiğiniz aktiviteler, seçtiğiniz işler, yaşadığınız şehir ve bunun gibi pek çok faktör size bilinçli olarak ya da olmayarak çevresel destek sunarlar.
Bu destek pozitif olabileceği gibi negatif ve sizi kötü etkileyen bir destek de olabilir. Bu noktada desteğin amacına ve işlevine bakarak gerektiği noktada kendisine ihtiyaç olmadığını fark ederek uzaklaşmak gerekebilir.
Hayallerinize giden yol nasıl aydınlanır?
- Zamanınızı planlayın.
- Kendinize düşünmek için, kimsenin bölmeyeceği, sessizlik içerisinde bir zaman imkanı sunun.
- Sağlıklı, temiz ve kaliteli beslenin.
- Düzenli uyuyun.
- Duygularınızı fark edin, düzenleyin, problemleri geri plana atmak yerine çözüm yoluna giderek yok etmeyi deneyin.
- Temas kurun.
- Etrafınızda size yol gösterecek, mantıklı seçenekler sunacak, hedef ve hayallerinizi destekleyecek arkadaşlar biriktirin.
- Hedef ve hayallerinizi gerçekleştirmek için her gün bu amaçlar için neler yapıp yapmadığınızı kendinize sorun.
- Mavi ekran ışığından olabildiğince uzak kalarak doğada daha çok vakit geçirin.
Omuzlarınızdaki yükten kurtulun!
- Başkalarının istek ve ihtiyaçlarınızı düşünmekten vazgeçin.
- Daha az zorunlu “evet” kullanın.
- Kendi isteklerinizi duyamayacak kadar başka işlerle meşgul olmamaya özen gösterin.
- Karşılaştırma yapmaktan vazgeçin.
- İçinizden geçene, hislerinize, kalbinizin söylediklerine kulak verin.
- Yenilgilerden, tersliklerden, olumsuzluklardan korkmayın.
- Karşısındakileri küçümseyen veya onlara şüpheyle yaklaşan insanlardan uzaklaşın.
Disiplin ve kararlılık; sizi amacınızdan alıkoyan durumların ortadan kaldırılması, hedef ve isteklerle bağ geliştirme, bu bağdan da keyif almayla gelir.
