Siz de bir “diyetzede” misiniz? Onlarca farklı diyet seçeneği arasında hala “nasıl kilo verilir” sorusuna bir cevap mı arıyorsunuz?

Tamamen sağlıklı beslenip egzersizi hiç aksatmadığınız halde inatçı kilomuzda sabit şekilde takılıp kalabiliyoruz. Diyet yaparken birçoğumuz tartının -100 gram dahi oynamadığını görmüşüzdür. Hatta bazı zamanlar, tüm çabalarımıza rağmen kilo aldığımızı bile fark etmişizdir. Beklemediğiniz bir anda kilo duraksaması veya artışı ile karşılaşmak inanılmaz derecede sinir bozucu ve anlaması zor bir durum gibi gelse de aslında oldukça normaldir.

Aynı döngüyü tekrar tekrar yaşamaktan bıktıysanız ve “Nasıl kilo verilir?” sorusunu her gün kendinize sormaya devam ediyorsanız tartınızı hareketlendirmek için vereceğim 6 tüyoyu uygulayabilirsiniz.

1. Eski alışkanlıklarınızı unutun

Kilo vermeye karar verdiğimiz an, neredeyse dünyaya hükmettiğimizi zannedecek kadar azimli hissederiz. Ancak genellikle süreç ilerledikçe motivasyonumuz düşer. Başlarda “Bir kereden ne olur ki” derken, ilerleyen zamanlarda kendimizi her gece tatlı yerken bulabiliriz. Alışkanlıklarınızı gözlemleyin; belki de aldığınız kalori oranı artmıştır ve bu artış kilo vermenizi engelliyordur.

2. Egzersiz düzeninizi değiştirin

Üzülerek söylüyorum ki hep aynı tip ve aynı sürede egzersiz yapmak bir süre sonra kilo vermek için yetersiz kalabiliyor. Vücudunuzu sürekli canlı tutmak istiyorsanız interval hareketlerini (nabzı yükseltip-düşürme) veya kardiyo sonrası esneme hareketlerini programınıza eklemeniz gerekir. Metabolizmanızı ateşlemek için dönüşümlü olarak bir gün nabzı yükselten kardiyo egzersizi, bir gün de yoga veya pilates gibi esneme egzersizi yapabilirsiniz.

3. 250 kaloriye veda edin

Yılan hikayesine dönen kilo savaşları konusunda size bir sır vermemi isterseniz; duraksamadan kilo verebilmek için günlük olarak aldığınız net kaloriyi aşamalı şekilde azaltmanız gerekmektedir. Yani ya daha az kalori almalısınız ya da daha fazla kalori yakmalısınız. Tabi bu aşamada hem beslenme hem de egzersiz konusunda diyetisyeninizden destek almanız, sağlığınız ve doğru ilerlemeniz için oldukça önemlidir.

4. Yemeği evde yiyin

Dışarıda yemek seçerken menüde kalori değerlerini de görmeyi ister miydiniz? İsteseniz bile bu pek gerçekçi olamayabiliyor çünkü porsiyon büyüklükleri değişken ve yazılan kaloriler genelde yaklaşık değerlerden oluşuyor. Kendi yemeğinizi pişirmek her zaman net kalori hesabı için daha doğrudur. Yemeğin içine koyacağınız malzeme elinizde olduğundan kalorisi de tamamen size bağlıdır. Yapılan çalışmalar, aynı yemeği evde yerine restoranda yemek arasında yüzde 25 daha fazla kalori farkı olduğunu göstermektedir.

5. Susuz kalmayın

Yediğimiz, içtiğimiz şeyler vücutta tek başına etki gösteremezler. Şekersiz çay/kahve, bitki çayları içmek sıvı ihtiyacınızı karşılamak için yeterli değildir; ama susuzluğun önüne geçer. Gün içinde su içmeyi unutuyorsanız telefonunuzun veya bilgisayarınızın duvar kâğıdına kocaman bir bardak su resmi koymaya ne dersiniz?

6. Beklentinizi sorgulayın

Aynı kiloya takılı kalmak bazen de bedeninizin “imdat” çığlığıdır. Çünkü vücudun doğru çalışabilmesi için yağa da ihtiyacı vardır. Herkes aynı kiloda olmak zorunda değil. Hayatınız boyunca en az ve en çok olduğunuz kiloları hatırlayın. Hangi kiloda uzun süre kaldığınızı; hangi kiloda gerçekten iyi hissettiğinizi düşünün. Hedeflediğiniz kilonun gerçekçiliğini sorgulayın ve sağlıklı olanın haftada 0.5- 1 kg kaybetmek olduğunu aklınızdan çıkarmayın.

İlginizi çekebilir!



Dr. Dyt. Gamze Şanlı Ak

2007 yılında Başkent Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü'nden mezun oldu. 2012 yılında Haliç Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümünde yüksek lisans eğitimini tamamlayarak "Uzman Diyetisyen" ünvanını aldı. 2016 yılında Başkent Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik bölümünde doktora programını tamamlayarak "Doktor Diyetisyen (PhD)" unvanını aldı. 2017 yılında Yrd. Doç. Dr....



BLOOM SHOP