YAZAN: BURCU ERBAŞ
FOTOĞRAF: ATMOS

İnsan yapımı iklim krizinin en ölümcül etkilerinden birisini de okyanuslar yaşıyor. Her iki kutbundan eriyen buzullar deniz suyu seviyesinin yükselmesine, sıcaklığın değişmesine neden olurken endüstriyel balıkçılık teknikleri, petrol sondajları, silah denemeleri bütün okyanus ekosistemine ve canlı hayatına zarar veriyor. Yakında yapılan bir araştırmaya göre okyanuslara verdiğimiz feci hasara bir yenisi daha ekleniyor. Okyanus hafızası iklim krizi yüzünden yok oluyor. Peki okyanusların neden bir hafızası bulunuyor ve bu hafızanın bizim aksiyonlarımız yüzünden yok olması tüm canlıların ve gezegenin sağlığı için ne ifade ediyor? 8 Haziran Dünya Okyanus Günü’nde dünyanın yaşam gücünün iklim krizinden nasıl etkilendiğini yazdık!


Okyanus hafızası nedir?

Okyanuslar hava durumunun aksine oldukça düzenli örüntüler içerisinde hareket ediyor. Her gün değişebilen ve tahmin edilenin aksi çıkabilen hava durumuna karşı okyanuslar tutarlı durumunu koruyor ve her hafta sadece minör değişimler gösteriyor. Okyanusların bu tutarlılığına da “hafıza” deniyor. Peki bu süreklilik nereden kaynaklıyor?

Okyanusun en üst katmanının ne denli kalın olduğu hafızasını şekillendiriyor. Bilim insanlarınca yapılan bir benzetmeye göre nasıl daha kalın bir şilte daha iyi bir yastıklama sağlıyorsa daha kalın bir deniz seyiyesi tabakası da daha iyi bir tutarlılık yaratıyor çünkü okyanusun en üst tabakası okyanusların ısıl ataletinde yani ısıl eylemsizliğinde rol oynuyor.

Okyanus hafızası sayesinde döngüler nasıl korunuyor?

Okyanus hafızasının temel faydası sayesinde hava durumunun ötesinde daha büyük çaplı iklim tahminleri yapılmasından kaynaklanıyor. Hava durumu tahmincileri aylık hatta yıllık öngörülerini okyanusların tutarlı hareketleri arasında rastladıkları minör değişimler ve anomalilere bakarak yapıyor. Bu tahminler okyanus iklimlerini kapsadığı gibi karalardaki hava durumlarını da öngörebiliyor. Örneğin o sene herhangi bir sıcak hava dalgasının yaşanıp yaşanmayacağı veya ne kadar Muson yağmurunun yağacağı da okyanus hafızası sayesinde tahmin edilebiliyor.

Okyanus hafızası neden tehdit altında?

Peki okyanusun en üst tabakasında neden değişimler görülüyor? İklim krizinin sebep olduğu buzul erimesi deniz seyiyesini yükseltirken bu üst tabaka giderek inceliyor. İncelen katman da her geçen zamanda okyanusların hafızasının körelmesine neden oluyor. Şu anda geldiğimiz durumda bilim insanları okyanusların tam bir “amnezi” yani bir hafıza kaybı hastalığına yakalandığını belirtiyor. Eğer iklim krizi şu anki hızında ilerlemeye devam eder ve buzullar büyük oranda erirse 79 sene sonra okyanuslarda gezegenin oluştuğu andan beri korunan hafızadan eser kalmayacak.

Bunun sonuçları ne olur?

Okyanusların hafızasının körelmesi bilim insanlarının okyanusların geleceğini tahmin etmekte çok zorlanmaları anlamına geliyor. Geçtiğimiz yıllar içerisinde ani ve keskin değişimler kaydedilen okyanuslarda bilim insanları bu değişimleri ne öngörebilmiş ne de açıklayabilmiş. Peki bu ani değişimler nelere neden olabiliyor?

Çok hassas dengelerle korunan birçok deniz canlısı ekosistemi okyanuslardaki değişimler altında etkileniyor. Bilim insanları bu değişimlerin nasıl süreceğini veya ne ile sonuçlanacağını tahmin edemiyor ancak herkes durumun daha iyiye gitmeyeceği konusunda hemfikir. Tutarlı, düzenli bir yaşam döngüsü olan her su altı canlısının hayatı aniden ve tutarsızca değişen okyanus hareketleri yüzünden risk altında bekliyor.

Okyanus hafızasının kaybolması aynı zamanda hava durumunu ve yağışları da etkiliyor. Daha tutarsız, öngörülemeyen ve değişken bir okyanus daha ekstrem hava koşullarını; selleri, fırtınaları, tufanları, sert rüzgarları ve sıcak hava dalgalarını da beraberinde getirebiliyor. 2019 yılında Kuzey Yarım Küre’yi kavuran sıcak hava dalgasının okyanus hafızasının kaybolmasından kaynaklandığı düşünülüyor.

İklim krizi karşısında okyanuslarımızı nasıl koruyabiliriz?

  • Karbon salınımını azaltmak: Fosil yakıttan yenilenebilir enerjiye geçiş, enerji tasarrufu sağlayan araçlar, hava yolu ulaşımını minimize etmek.
  • Sürdürülebilir balıkçılık pratikleri sürdürmek: Tüketici olarak çevre dostu balıkçılık yapan sertifikalı üreticilerden deniz ürünleri almak, nesli tehlikede olan türleri tüketmemek, trol balıkçılığının yasaklanması.
  • Plastik tüketimini azaltmak: Tek kullanımlık plastik ürünleri sıfırlamak, diğer plastik atıkları yerel geri dönüşüm kuralları çerçevesinde doğru şekilde elden çıkarmak.
  • Su kullanımına dikkat etmek: Su tasarrufu sağlayan araçlar kullanmak, aşırı su kullanımı gerektiren hızlı moda gibi sektörleri desteklememek.
  • Sürdürülebilir seyahatler yapmak: Özellikle deniz altı yaşamını etkileyecek dalış, tekne turu gibi her tür turistik aktiviteyi büyük bir saygı ve dikkatle yürütmek.
  • Okyanusların korunması için çevre bilincini yaymak: Okyanusların korunması ve temizlenmesi için çalışmalar yürüten sivil toplum örgütlerini desteklemek, farkındalığı yaymalarına yardımcı olmak.



Burcu Erbaş

1997 yılında Antalya’da doğan Burcu, İstanbul Saint Joseph lisesinde eğitim gördü. 2020 yılında Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Erasmus programı ile bir sene boyunca eğitim aldığı Sciences Po Paris’te çevre politikaları, sürdürülebilirlik ve ekoloji üzerine dersler aldı. Öğrendiklerinden çok etkilenen Burcu yaşam tarzını çevreye duyarlı olacak şekilde...



BLOOM SHOP