YAZAN: SILA BAKIR

Nörogelişimsel bir bozukluk olan Otizm Spektrum Bozukluğu yaşayan çocuklarda erken teşhis, gelişimin desteklenmesi ve bireyin hayata kazandırılabilmesi açısından oldukça önemli bir yere sahiptir. Otizm Spektrum Bozukluğu’nun tedavi sürecinin en büyük destekçilerinden bir tanesi olan beslenme, öncelikle ailenin sorumluluklarından bir tanesidir. Otizm tedavisine yönelik beslenme hakkındaki sorularımızı Diyetisyen Vildan Çelik yanıtladı. İşte bilinmesi gerekenler!


2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü, Birleşmiş Milletler tarafından 2008 yılında Otizm Spektrum Bozukluğ konusunda farkındalık yaratmak ve bu konudaki sorunlara çözüm bulmak amacıyla belirlenmiştir.

Otizmi kısaca tanımlar mısınız?

Otizm spektrum bozukluğu, kişinin dil, sosyal ve iletişim becerilerini bozan gelişimsel bir hastalık tablosudur.

Otizm tedavileri nelerdir?

Otizm alanında kullanılan eğitim, terapi ve tedavi yöntemleri çok çeşitlidir ve her geçen gün bunlara yenileri eklenmektedir.

Otizm tedavisi; hekim kontrolündeki yönlendirmeler ve medikal süreç ile başlar ancak evde ebeveynin farkındalığıyla devam eder. Ebeveynler, Otizm tedavisine yönelik beslenme protokolünde aktif rol oynarlar. Biliyoruz ki; beslenme, Otizm destek tedavilerinden oldukça etkili ve önemli bir tanesidir.

Yapılan bilimsel çalışmalardan bir tanesinde, Otizmli bireylerden alınan bağırsak mikrobiyotasının nakledildiği farelerde Otizme benzer davranışsal belirtiler geliştiği gözlenmiştir; bu sebeple Otizmde mikrobiyotanın etiyolojik bir rol oynadığı çıkarımı yapılmıştır.

Özellikle fırsat aralığı olarak görülen 1-5 yaş aralığındaki eğitimlerin de çok kıymetli olduğu biliniyor. Bu sebeple, erken dönem teşhis için çocuğun gelişim sürecini iyi gözlemlemek çok önemli bir rol oynuyor.

Otizmin oluşma nedenleri arasında beslenme gösterilebilir mi, beslenme ile Otizm semptomları hafifletilebilir mi, geriletilebilir mi veya tamamen tedavi edilebilir mi?

Otizmli bireylerdeki yakınmalarının büyük oranda sızdıran bağırsak sendromu kaynaklı olduğu düşünülmektedir. Bağırsağın sızdırıyor olması, dışarıdan alınan tüm toksinlere karşı vücut açık olduğu anlamına geliyor. Bağırsaklardan yeniden bedene giren toksinler beyinde ve bağırsaklarda reseptörlere bağlanarak; davranış değişiklikleri, kabızlık, şişkinlik ve ishal, ağrı eşiğinin yükselmesi, göz teması kaybı, öğrenme becerisinde azalma ve hiper aktiviteye sebep olabiliyor. Yapılan çalışmalarda, glütensiz ve kazeinsiz diyetin Otizmli bireylerdeki bağırsak geçirgenliğini onardığı ve bu geçirgenliğe bağlı şikayetlerin şiddetini azalttığını göstermiştir.

Otizm sendromu ne gibi başka hastalıklarla beraber görülür?

Tipik bir otizm senaryosunda; annede bağırsak bakteri dengesinin bozulması durumu yaşanır. Bebek normal bir bağırsak mikrobiyotası geliştiremez; bağışıklık sistemi buna göre değişir ve uygulanan yanlış ve sık müdahaleler sonucu bebeğin bağırsak mikrobiyotası daha da bozulabilir. Bağırsak dengesizliği sonucunda da hasarlı/geçirgen bağırsak duvarı oluşabilir. Bu şekilde toksinler, mikroplar, metaller ve sindirilmemiş yiyecekler vücuda girer. Bu toksinler kan-beyin bariyerini geçebilir ve nörotoksik olarak etki gösterebilir.

Bu sebeple Otizmli bireylerde beraberinde şu rahatsızlıklar da görülebilir:

  • Karın ağrısı, şiddetli gaz sancıları
  • Ağrı hissinin azalması
  • Kabızlık, bazen ishal
  • Sindirilmemiş yiyecek parçaları, yağlı dışkılama
  • Gaz çıkarma, geğirme, pis koku
  • Ağız kokusu, ağızda pamukçuk
  • Keçi dışkısı gibi ya da kum kum dışkılama
  • Uyku bozukluğu, geceleri uyanma
  • DEHB ( dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu )
  • Allerjiler
  • Disleksi
  • Dispraksi
  • Öğrenme bozuklukları
  • Epilepsi
  • Otoimmüniteye yatkınlık & çabuk hastalanma sık görülür.

Otizme tedavisinde beslenme nasıl tanımlanabilir? Hangi besinleri kapsar, hangilerini kısıtlar ve hangilerinden uzak durur?

Öncelikle Otizmde beslenme protokolünün uygularken yiyeceklerin evde hazırlanmış olması; daha sağlıklı ve doğru içerikte hazırlanmasına katkı sağlayacağı için diyet başarısını arttırmaktadır.

Çok sayıda araştırma, Otizmli çocuklarda beyin kan akımında azalma, sinir sistemi iltihabı, bağışıklık yetersizliği, oksidatif stres, nörotransmitter bozukluğu, toksin temizleme sorunları ve bağırsak florası bozukluklarının varlığını göstermektedir. Bu durum da Otizmli kişilerin kendi bağırsak floralarından zehirlendiğini düşündürmektedir.

Otizmli bireyin beslenmesinden bağırsak mikrobiyotasına zarar verdiği bilinen gluten ve kazein içeren yiyecekler tamamen çıkartılması önerilir. Bununla birlikte önerilen onarıcı yiyeceklere Otizmli bireyin beslenmesinde sıklıkla yer verilir.

Otizm tedavisine yönelik beslenme protokolü Otizmin her aşamasında uygulamaya geçilebilir. Kişiden kişiye değişmekle birlikte en az ortalama 6 ay ila 1 sene boyunca diyetin devam ettirilmesi önerilir.

Önerilen Yiyecekler

  • Serbest gezen & doğal beslenen et/tavuk/hindi/balık eti
  • Et/kemik/tavuk/balık suları ve bunlardan yapılmış çorbalar
  • Sakatatlar
  • Sebze suları
  • Yumurta
  • Tüm sebzeler (mısır hariç)
  • Tüm meyveler
  • Kuruyemişler ve çekirdekler
  • Fermente edilmiş sebzeler; turşu, turşu suyu ve sirke
  • Tüm hayvansal yağlar; tereyağı ve sadeyağ(ghee)
  • Doğal Hindistan cevizi yağı
  • Soğuk sıkım sızma zeytinyağı
  • Avokado

Önerilmeyen Yiyecekler

  • Buğday unlu bütün gıdalar 
  • Arpa
  • Çavdar
  • Bulgur
  • İrmik
  • Yulaf ve yulaf unu/ ezmesi
  • Ekmek
  • Simit
  • Hamur işleri
  • Yarma ve tarhana
  • Unlu çorbalar
  • Unlu soslar
  • Unlu mamullerin tamamı
  • Makarna
  • Şehriye
  • Nişasta
  • Diyet bisküvi
  • Beyaz, esmer Seker ve Hindistan cevizi şekeri
  • Şekerli yiyecekler (diyet yiyecekler dahil)
  • Endüstriyel tüm içecekler (diyet içecekler dahil)
  • Sakız

Kazein İçerenler;

  • Süt (hayvansal sütler)
  • Süt tozu
  • Yoğurt
  • Peynir
  • Peynir altı suyu
  • Tereyağı
  • Ekşi krema

Otizm tedavisine yönelik diyetler hangileridir?

Otizmli bireylerde öncelikli olan glütensiz ve kazeinsiz diyete ek olarak; bağırsak onarıcı etkisini bildiğimiz GAPS diyeti uygulanabilir. GAPS diyeti glütensiz ve kazeinsiz diyete göre daha elimine edilmiş; ağır metal ve toksin atılımına yardımcı bir diyet modelidir. Özellikle yaptırılabiliyorsa bir süre GAPS diyetinde kalmak ve sonrasında diyeti esnetmek etkili bir yaklaşım olacaktır. 

Otizme uygun beslenme ve diğer tedavi yöntemleriyle birlikte vitamin takviyeleri de önerilir mi? Öneriliyorsa bunlar hangileridir?

Kişisel eksiklikler ve yakınmaya yönelik farklılıklar haricinde, literatürde bulunan çalışmalarda;

Glütensiz ve kazeinsiz diyetten bağımsız besin takviyesi kullanımının Otizmli çocukların davranışlarında doğrudan veya dolaylı olarak olumlu değişimleri sağladığı belirtilmiştir. Önerilen vitaminler şu şekildedir:

  • Omega 3
  • Probiyotik
  • Magnezyum ve B6 vitamini
  • B vitaminleri

Hekimi kontrolünde bütün bunlara ek olarak; D vitamini, çinko, iyot ve  toksin atıcı özelliğini bildiğimiz Epsom tuzu banyoları da oldukça önemlidir.



Sıla Bakır

1993 yılında doğan Sıla, lisans eğitimini 2017 yılında Bilkent Üniversitesi İletişim Tasarım Bölümü’nde tamamladı. Lisansüstü eğitimine devam etmeye karar vererek Politecnico di Milano’da Stratejik Tasarım Master’ı yapmaya başladı. Sağlıklı ve dengeli hayat tarzı konusundaki merakı sonucunda bol bol araştırma yapmakta, karşısında çıkan yeni fikirleri denemekten ve bunları paylaşmaktan büyük keyif...



BLOOM SHOP