Her uzmanın sağlığa zararlarında hemfikir olduğu fakat çoğumuzun yaşantısında eğlenceli bir kaçamak olan alkol tüketimi, küçük değişikliklerle daha zararsız hale getirilebilir. Binlerce senedir farklı kültürlerde kendini gösteren alkolün keyif vermesi ve bedeni rahatlatması yaygın tüketiminin en büyük nedenlerinin başında geliyor. Dolayısıyla pandemi, kısıtlamalar ve karantina ile karşı karşıya kaldığımız şu günlerde alkol tüketiminde ciddi bir artış görülüyor. Siz de keyifli bir şekilde içki içiyor ve bu kaçamağınızı biraz daha sağlıklı kılmak istiyorsanız, sağlıklı alkol tüketmek mümkün mü sorusuna cevap aradığımız yazımızı okumaya devam edin.
Alkol tüketiminin vücudumuza etkileri
Besinlerin işlenmesinin aksine alkol, vücudumuz tarafından daha bağırsaklarımıza bile varmadan çok hızlı bir şekilde emilir ve hemen kanımıza karışır. Kanımız karaciğere ulaştığında, içtiğimiz alkol de dahil, tüm toksinler vücuttan atılabilsin diye karaciğerimiz gerekli enzimleri üretmeye başlar. Karaciğerin alkolü işlerken ürettiği en temel enzim glutatyondur. Vücudumuzdaki en güçlü antioksidanlardan biri olan bu enzim vücudun alkolü uzaklaştırmasını sağlar.
Vücudun toksinlerden arınması sürecinin her daim iyi çalışması karaciğer sağlığı ile ilgilidir. Fazla miktarda ve sıklıkla tüketilen alkol, karaciğeri fazlasıyla yorar ve işlevini yitirmesine sebep olur. Genetik yapımızın şekillendirdiği bu süreci, glutatyon seviyelerimizi yüksek tutarak ve su alımımıza dikkat ederek güçlendirebiliriz.
İlginizi çekebilir: 1 Yıl Alkolü Bırakmanın Vücudumuz Üzerindeki Etkileri
Alkol tüketmeden önce neler yemeliyiz?
Vücudumuzun alkol emilimini yavaşlatan adımlardan birisi de tok olmaktır. Dolu bir mide alkolün daha yavaş ve az etki etmesini sağlar. Besin değerleri yüksek, protein, karbonhidrat ve yağın üçünün de bulunduğu yiyecekler yemek içki içerken daha iyi hissetmemizi sağlar. Aşağıda içki içmeden önce yenebilecek en ideal besinleri sıraladık.
- Potasyum açısından zengin muz, mercimek, patates gibi yiyecekler alkolle azalan potasyum seviyelerini yükseltir ve uzun süre tok tutar.
- B12 seviyesi yüksek somon balığı alkolle düşen B12 seviyelerini yükseltir, aynı zamanda yüksek protein ve yağ oranı ile alkol emilimini oldukça yavaşlatır.
- Protein ve karbonhidrat içeren yoğurt kan şekerini yükseltmeden uzun süre tok tutar, enerji verir ve alkol emilimini zorlaştırır.
- Bol miktar su içmek alkolün diüretik yani idrar söktürücü özelliğini dengeleyerek vücudun susuz kalmasını ve metabolik aksiyonların yavaşlamasını engeller. Su miktarı fazla olan karpuz, kavun gibi meyveler ve marul, salatalık gibi sebzeler yemek, su içmenin yanı sıra alkol tüketimi sonucu yaşanan su kaybını minimize ederler.
- Glutatyonun optimal seviyelerde kalmasını sağlayan sülfür içerikli brüksel lahanası, brokoli, kabak, karnabahar, sarımsak, soğan gibi sebzeleri her gün bolca tüketmek içki içeceğimiz zaman vücudumuzun daha hazır ve sağlıklı olmasını sağlar.
- Kemik suyu glutatyon oluşumuna yardımcı yapı maddelerini, yüksek miktarda antioksidan ve mineral içerir. Alkol tüketimi ile kaybolan yapı taşlarının geri kazanılması ve sindirim sisteminin desteklenmesi kemik suyu içilerek sağlanabilir.
İlginizi çekebilir: Glutatyon Nedir? Glutatyonun Vücudumuza 4 Faydası
Alkol tükettiğimiz sırada nelere dikkat etmeliyiz?
Doğru alkol seçimi yapmak yan etkilerin daha az hissedilmesinde büyük rol oynar. Bol miktarda antioksidan ve probiyotik içeren şarap, ek kimyasal ve boya içermeyen transparan alkoller görece daha sağlıklı içki kategorisine girerler.
Kokteyl içileceği zaman şurup ve hazır karışım gibi şeker ilavelerinden kaçınmak, kan şekerini dengede tutacaktır. Aynı şekilde ilave tuz kullanmamak vücudun daha çok susuz kalmasını engelleyecektir. Klasikleşmiş kokteylleri soda, kambucha gibi elektrolit veya fermente içeceklerle yapmak, taze yeşillik, baharat ve meyve eklemek, bol buz ve su ile tüketmek en ideal içki içme yollarından birisi olacaktır.
İlginizi çekebilir: Alkol ve Kilo Artışı Arasındaki İlişki