Çocukluğun erken yıllarındaki bitmek bilmeyen yaz tatillerinin artık eskisi kadar uzun olmadığını hissediyorsanız yalnız değilsiniz! Yaşımız ilerledikçe zaman algımızın değiştiği ve zaman kavramının göreceli olduğu birer gerçek. Peki ama neden? İşte zaman algısı nedir ve nasıl değişir sorularının ilgi çekici yanıtları!

Zaman hızlanıyor olabilir mi?

Zamanın, yaş ilerledikçe hızlandığı hakkında pek çok teori olsa da en çok kabul göreni, hayatımızın erken yıllarında yaptığımız pek çok şeyin ilk defa yapılıyor olması. İlk defa tatile gitmemiz, yazlıktaki ilk yılımız, ilk arkadaşlarımız, okuldaki ilk günümüz, ilk öpücüğümüz…

Yaşadığımız her ilk deneyimde, olayı veya durumu algılayabilmek için bütün ilgimizi o ana getiririz. Daha sonraları hatırlamak için pek çok detay yakalamaya çalışırız. Zaman içinde, biz o olaya veya duruma aşina hale geldikçe, hali hazırda zihnimizde var olan kalıpları kullanmayı tercih ederiz ve o ana daha az ilgi gösteririz.

Zaman konusunu çalışan Nöropsikoloji Uzmanı David Eagelman’a göre zaman “lastiğimsi” bir şey. İçinde bulunduğumuz duruma ve ne zamandır o durumun içinde var olduğumuza göre değişiklik gösterebiliyor. Biz içinde bulunduğumuz anda daha fazla var oldukça deneyimimiz daha uzun sürüyor.

Yani içinde bulunduğumuz ana ilgimizi verirsek daha fazla şey fark etmeye başlarız ve zaman bizim için yavaşlar. Fakat ilgi çekici bir konuşmanın içindeysek veya bir film izliyorsak dikkatimiz anda değildir ve zaman hızlanır.

Başarılı tenisçi John McEnroe, bu fenomeni şu sözlerle açıklıyor; “Her şey yavaşlar, top olduğundan büyük görünür ve daha fazla zamanınız olduğunu hissedersiniz.”

Zaman algısı nasıl çalışır?

Zaman algımızı oluşturan 3 başlıca unsur şunlardır:

  • İlgi: Şimdiki zamandaki şimdi algımız
  • Hafıza: Şimdiki zamandaki geçmiş algımız
  • Beklenti: Şimdiki zamandaki gelecek algımız

Anın içinde genellikle, 3 veya 4 şeye odaklanabiliriz. Bunlardan topladığımız bilgiler sayesinde içinde bulunduğumuz an hakkında bir algı oluştururuz. Zaten, içinde bulunduğumuz an hakkında hali hazırda pek çok bilgimiz ve beklentimiz vardır. Andaki odağımız, geçmiş veriler ve beklentiler doğrultusunda da beynimiz, hipotezler yaratır.

İlgi, limitli bir kapasiteye sahip olduğu için her şeye odaklanmak ve algılamak imkansızdır. Dolayısıyla hangi uyarıcıya odaklanacağı beyin tarafından seçilir. Bu tercih ise geçmişten gelen bilgiler doğrultusunda yapılır. Gerekli, gereksiz, önemli ve benzeri sınıflandırmaları ilk bakışta yapan beyin, sadece önemli noktalara odaklanır ve kalan her şeyi tahmin eder. İlginin kapasitesi ise kişiden kişiye değişiklik gösterir ve geliştirilebilir.

Zaman algısı neden farklı algılanır?

Saat zamanının aksine, hissedilen zaman sabit değildir. Başta ilgi olmak üzere, yukarıdaki 3 unsur tarafından manipüle edilir.

Yenilikler, ilkler ve günlük rutini bölen her türlü deneyim zaman algımızı yavaşlatır. Fakat bu farklılıklar sıradanlaştığı zaman beyin için ilgi çekici olan detaylar ortadan kalkar ve şu ana karşı olan ilgimiz azalır. Yani belirli bir deneyim veya durum hakkında ne kadar çok anımız varsa, zaman bizim için o kadar hızlı geçer.

Duygusal ve fiziksel duyuların aşırı uyarılması da zamanı yavaşlatan bir başka etmendir. Bir duygu veya his ne kadar kuvvetli hissediliyorsa zaman o kadar yavaş algılanır. Buna örnek olarak beklerken canınızın sıkılması, sizi zorlayan yoga pozları ve duygusal travmalar verilebilir.

Zamanı yavaşlatmak

Çok eğlendiğimiz anlarda zamanın nasıl geçtiğini anlamayız. Fakat, tamamen ilgi ve odakla alakalı olan zaman algısını yavaşlatmak için birtakım teknikler mevcut. İşte onlardan bazıları:

  • Yeni ve heyecan verici aktiviteler yapmak.
  • Yeni hobiler ve kişisel hedefler belirlemek.
  • Yeni restoranlar ve tarifler denemek.
  • Koşu parkurunuzu değiştirmek.
  • Günlük rutininizi sık sık yenilemek.
  • Günlük tutmak (hatırlamak için güne daha fazla ilgi verirsiniz).
  • Multitasking yapmaktan kaçınmak, her an sadece tek bir işle meşgul olmak.
  • Mindfulness pratiklerini hayatınızın bir parçası haline getirmek.

İlginizi çekebilir: Size Zaman Kavramını Sorgulatacak 6 Film Önerisi



Sıla Bakır

1993 yılında doğan Sıla, lisans eğitimini 2017 yılında Bilkent Üniversitesi İletişim Tasarım Bölümü’nde tamamladı. Lisansüstü eğitimine devam etmeye karar vererek Politecnico di Milano’da Stratejik Tasarım Master’ı yapmaya başladı. Sağlıklı ve dengeli hayat tarzı konusundaki merakı sonucunda bol bol araştırma yapmakta, karşısında çıkan yeni fikirleri denemekten ve bunları paylaşmaktan büyük keyif...



BLOOM SHOP