YAZAN: BAHAR BUZACIOĞLU

Karar verirken hepimiz farklı şekilde düşünüyor ve aksiyona geçiyoruz. Kimimiz iyice araştırıp artı eksileriyle değerlendiriyor kimimiz kararımızın sonucunda ortaya çıkabilecek korku, üzüntü, heyecan gibi duyguları göz önünde bulunduruyor. Kimimiz de kararı hislerimize bırakıp sezgilerine güveniyor. Bunun asıl sebebi hepimizde farklı zeka türlerinin baskın olması. 4 zeka tipi nedir ve en doğru kararı vermemiz için bu zeka tiplerini nasıl kullanmamız gerekiyor? Sizin için araştırdık.


Hangi zeka tipi sizi daha iyi tanımlıyor?

Hepimizde en az 4 tip zeka bulunuyor: Zihinsel, sezgisel, duygusal ve somatik. Bazı zeka tiplerini daha fazla bazılarını ise daha az geliştiriyoruz. Bu zeka tiplerinin özelliklerini, sizde hangisinin daha baskın olduğunu, hangilerininse geliştirmeye daha açık olduğunu anlamanız için kendinize sormanız gereken sorulara bakalım!

1. Zihinsel zeka tipi

Zihinsel zeka, olayların artılarını ve eksilerini tartmanıza, riski değerlendirmenize ve bilime bağlı kalmanıza yardımcı olabilir. Karar vermek için nesnel verilere güvenmek önemli olsa da zihinsel zekanın da sınırlamaları vardır.

  • İyi bir düşünür müyüm?
  • Benim için en rahatı olgusal bilgilere dayalı karar vermek mi?
  • Bilime güveniyor muyum?
  • Meraklı mıyım ve çevremdeki şeyleri zihinsel olarak işleme eğilimim var mı?
  • Mantığımla açıklayamayacağım olaylara şüpheyle mi yaklaşıyorum?
  • Gerçekler, propagandalar ve manipülasyonlar arasında ayrım yapabiliyor muyum?
  • Düşüncelerimde boğuluyor muyum?

2. Sezgisel zeka tipi

Sezgisel veya 6. hissi kuvvetli dediğimiz kişiler genellikle daha gelişmiş bir sezgisel zekaya sahip kişilerdir. Bu tip bir zeka; içgüdüler, önseziler ve gerçeği öngören rüyalar ile ortaya çıkabilir. Gelişmiş sezgisel zekaya sahip olanlar, “evet” ve “hayır” sorularıyla sezgisel olarak bir cevap alırlar ve bu cevapları nötr, yani duyguların manipülasyonundan bağımsız olarak tanımlarlar.

  • Bazen bazı bilgi veya cevaplar kendiliğinden zihnime geliyor mu?
  • Bir şeyleri düşünmek ile sezmek arasında ayrım yapabiliyor muyum?
  • Çevremdekilerden ne kadar sezgisel olduğuma dair yorumlar alıyor muyum?
  • Rasyonel olarak bilemeyeceğim şeyleri bilip bunların daha sonra doğrulandığı oldu mu?
  • Geleceği öngören rüyalar görüyor muyum?
  • Başkalarının görüp duyup hissedemediği boyutlara eriştiğim oldu mu?

3. Duygusal zeka tipi

“Yapacağınız en uzun yolculuk zihninizden kalbinize olandır.” derler. Duyguları egonun geçici hevesleri olarak değil de karmaşık dünyayı deneyimlemenizde bir rehber olarak algılarsanız, her duygunun bir hediye olduğunu anlarsınız. Duyguları olumlu veya olumsuz olarak etiketlemeden sadece onları hissetmeye odaklanırsanız, rahatsız edici gibi görünen duyguların bile bir sebebi olduğunu anlarsınız.

  • Kendi duygularımı ve başkalarının duygularını doğru biçimde okuyabiliyor muyum?
  • Kendi duygularımla başkalarının duyguları arasında sınır oluşturabiliyor muyum?
  • Duygularımı bastırmaktan ya da sonuna kadar yaşamaktan kaçınabiliyor muyum?
  • Duygularımı doğru yorumlayıp bana ne yapmam konusunda bir rehber olduğunu düşünüyor muyum?
  • Karşımdakilerin duygularını hem empati kurarak anlayıp hem de bu duygular beni ele geçirmeden devam edebiliyor muyum?
  • Hem kendi acımı hem başkalarının acısını önemseyip hafifletmek için motive hissediyor muyum?

4. Somatik zeka tipi

Somatik zekası gelişmiş olanlar beden odaklıdır ve bedenleri bir pusula görevi görerek onları yönlendirir. Bu kişiler genellikle içgüdülerine güvenme eğilimindedirler ve bedenlerini dinleyip onlara yol göstermesine izin verirler.

  • Fiziksel duyumlarımın farkında mıyım?
  • İçgüdülerimle uyum içinde miyim?
  • Kendimi bu dünyaya köklenmiş hissediyor muyum?
  • Bedenimin yolladığı küçük sinyalleri zamanla büyük sinyallere dönüşmeden fark edebiliyor muyum?
  • Bedenimi dinleyip, sorular sorup cevapları kendimden emin bir şekilde yorumlayabiliyor muyum?
  • Bedenimin fiziksel sınırlarını kendimi sakatlama noktasına getirmeden önce fark edebiliyor muyum?

Doğru karar vermek için zeka tiplerini nasıl kullanmalıyız?

Karar vermeye çalışırken zeka tipleriniz birbiriyle çakışabilir. Sezgisel zekanız başka bir şey söylerken zihinsel zekanız buna karşı çıkabilir. Bu durumda bütün bu zekaları bütünleştirmek için 4 farklı enstrümanı uyum içerisinde idare eden bir orkestra şefi yetiştirmeniz gerekir. Dengesiz bir ruh, parçalanma eğilimindedir ve bu noktada bir zeka diğerine üstün gelebilir. Böyle bir durumda karar verirken psikolojik olarak dengesiz hissedebilirsiniz. Ancak hiçbirini es geçmeden bütün zekalarımızdan bilgi toplayabildiğimizde sağlıklı kararlar verebiliriz. En akıllıca kararlar bütün zeka tiplerinden faydalanarak aldığımız kararlardır. Şimdi bir karar vermeniz gerektiğini düşünerek küçük bir deneme yapalım. Sezgileriniz size bir şey söylüyor mu diye kontrol edin. Bu sezgi ile ilgili bir duygunuzun olup olmadığını fark edin. Bu bedeninizi nasıl hissettiriyor? Peki ya zihniniz buna ne diyor?

Bütün zeka tiplerini bütünleştirmek ve karar verirken hepsinden yararlanmak konusunda kendinizi eğitmeniz biraz zaman alabilir. Meditasyon yaparak zaman içinde karar verirken hangi zeka tipinizin diğerine baskın geldiğini, hangi zeka tipini es geçtiğinizi daha net görebilirsiniz. Düşünme biçiminizin farkına vardığınızda hangi zeka tipinizin daha gelişmiş, hangisinin geliştirilmeye açık olduğunu daha çabuk fark edeceksiniz. O zamana kadar zor zamanlarda akıllıca karar vermek için bunları aklınızda bulundurun:

  • Her zaman yeni fikirlere açık olun ama mantığınızın sınırlarını zorlayacak kadar değil.
  • Hislerinize güvenin fakat bilimi ve mantıklı düşünmeyi de unutmayın.
  • Umutlu ve realistik olun.
  • Kalbinizi takip edin ama aklınızı da kullanın.
  • Düşünceleriniz gerçeği etkiler ama kontrol edemez.




BLOOM SHOP