Dinlenme çoğumuz için arkadaşlarımızla tatile gitmek, kitap okumak, dizi seyretmek, akıllı telefonlarımızda vakit geçirmek, e-postalarımızı kontrol etmek olabilir. Bir mola verip kafede oturan, kafa dağıtmak için yürüyüşe giden, deniz kenarında veya parklarda temiz hava alan pek çok kişinin elinde telefonları olduğunu gözlemliyorum. Bir süre öncesine kadar dinlenmeye karar verdiğim zamanlarda o an yaptığım yorucu işten daha hafif, daha az konsantrasyon gerektiren, dikkatimi dağıtacak başka bir işe odaklandığımın farkında değildim. Çoğumuz böyle değil miyiz? Dinlendiğimizi sandığımız birçok aktiviteyle aslında enerjimizi daha da tüketebiliyoruz. Ne yaptığımızın farkında bile olmadan bilgisayar başında ve telefonlarımızda geçirdiğimiz saatler gerçekten bizi dinlendiriyor mu?
Ne zaman gerçekten dinleniyoruz?
Çoğumuz gece yatakta gözümüzü kapatıp uykuya geçene kadar pek dinlenemiyoruz. Öyle değil mi? Aslında dinlenmek sadece gece uyuduğumuzda deneyimlemek zorunda olduğumuz bir hal değil. Bugünlerde pek çoğumuz uykuda bile dinlenemiyor ve sabah uyandığında daha yorgun kalkabiliyor. Neden? Çünkü bedenimizi kapattığımızda zihnimizi de kapatamıyoruz. Gerçek dinlenme hali bedenimiz kadar zihnimizi de dinlendirebilmek demektir.
Gerçek dinlenme hali
Zihniniz nereye giderse bedeniniz onu takip eder. Bu sebepten zihniniz çok yoğun bir düşünme halindeyse ve sürekli çalışıyorsa, bedeniniz isterse deniz kenarındaki en güzel tatil merkezinde olsun yine de o tatilden yorgun ve enerjisiz dönmeniz mümkün olabilir. Zihin ve bedenin arasında bizim algılayamadığımız bir bağlantı mevcuttur. Beden zihni takip ettiği gibi zihin de bedeni takip eder ve ona uyumlanır. Dolayısıyla nereden başladığınızın bir önemi yok. İsterseniz önce bedeninizi gevşetecek masaj, yoga veya nefes egzersizi gibi bir çalışma yapın, zihniniz ona uyumlansın ya da tam tersi zihninizi gevşetin, bedeniniz ona uyumlansın. Biz onları ayrı zannetsek de zihin ve beden bir bütündür ve ayrı ayrı ele alınamaz.
Hem zihni hem de bedeni aynı anda dinlendirecek 4 çeşit dinleme önerisi
- Gün içinde uygulayacağınız 15 dakikalık meditasyon pratikleri ve özellikle odaklanma meditasyonu zihninizi dinginleştireceği için bedeniniz de dinlenme fırsatı bulacaktır.
- Beden taraması meditasyonu da bedeni gevşetmek için en etkili pratiklerden biridir. Gün içinde otururken, sabah uyandığınızda veya gece yatarken bu pratiği kolayca uygulayabilirsiniz. Gevşeyen bedenin dinlenmesi zihnin de dinlenmesine destek olacaktır.
- En yoğun iş insanlarının bile, özellikle öğleden sonra, 20 dakikalık power nap dedikleri bir dinlenme molası verdiğini biliyor muydunuz? Makinayı tamamen off’a getirip tüm yoğunluktan uzaklaştığınız ve gerçekten uykuya geçebildiğiniz bir zaman dilimini kendinize sunabilirsiniz.
- Biri ile güvenli bir ortamda 15 dakika kadar sarılarak uzanabilir, oturabilir ya da vakit geçirebilirsiniz. Bu esnada size keyifli gelen bir konu hakkında sohbet edebilir veya sadece sessizce durabilirsiniz. Bu sözsüz sessizliğin içinde zihninizin çok sesli olmaması gerektiğini de unutmamalısınız.
- Kendinizi şımartmak için masaj, keyifli bir küvet banyosu, aromaterapi seansları veya bir çay ritüeli deneyimlemek için zaman ayırmak hayli dinlendirici olabilir.
Severek ve stres olmadan yaptığınız her tür aktivite; dans etmek, enstrüman çalmak, sanatla uğraşmak zihin ve beden uyumlamasına aşırı destek olduğu için sizin de gerçekten dinlenmenize imkan verecektir. Ve fark edeceksiniz ki aslında dinlenmek için hiçbir elektronik alete, hiçbir lüks mekana, özel bilgiye ihtiyacınız yok. Sadece mevcudiyetinize ve tek bir şeye odaklanmanız yeterli.
Ne yaptığınızdan bağımsız olarak nasıl yaptığınıza da dikkat ederseniz yukarıda saydığım her şey aşırı dinlendirici bir deneyime dönüşebilir. Çok yönlü olmanın bir marifet olduğu kodlaması ile yetiştiğimiz bir toplumda size söyleyeceğim bilgi şu an pek hoşunuza gitmeyebilir. Lakin tek bir şeye odaklanarak bir aktivite gerçekleştirdiğinizde daha az yorulacağınız için o yaptığınız eylem içinde kendinizi daha dinlenmiş hissetmeniz mümkün olacaktır. Öyleyse dinlenebilmenin başka bir yolu da tek bir şeye odaklanarak tüm mevcudiyetinizle onu deneyimlemek diyebiliriz. Çünkü zihnimiz pinpon topu gibi bir aktiviteden ötekine veya bir düşünceden ötekine sıçradığında o pinpon topu hızlı ve aşırı hareketini zihnimizin içinde gerçekleştirdiği için bizler düşüncesel de olsa o eylemleri aynı hızda gerçekleştirmiş gibi yoruluyoruz. Zihnin ve bedenin aynı şekilde hareket ettiğini, zihnimiz ne kadar dolu ve aktif ise bedenimizin de o kadar yorgun olacağını hep hatırlamalısınız. İstersek tüm gün bir koltukta uzanmış olalım, bedenimiz olduğu yerden zihnimize uyumlanır.
Gerçek dinlenme için zihin ve beden uyumlanmasını hatırlayın
Doğa, zihnimizle bedenimizi en hızlı şekilde uyumlamamıza destek olabilecek tek mekandır. Sevdiklerimizle ve severek yaptığımız her şeyde o anın içindeki mevcudiyetimizi korumayı sağlayacaktır. O anın içinde mevcut olan bir beden ve zihinse her zaman enerjik ve dengeli bir oluş haline sahip olacaktır.
Basit ve etkili bir pratik
Gün içinde kendinize dinlenme molaları açmak için çok pratik bir önerim olacak. Her bitirdiğiniz eylemden veya işten sonra bir iki dakika durun. Hemen telefonunuza, e-postalarınıza bakmayın. Üç kere farkındalıkla, derin nefes alıp verin. Bu sırada mümkün olduğu kadar bedeninize odaklanın ve bedeninizde kasılmış yerleri gevşetin. Tüm farkındalığınızla alıp verdiğiniz üç nefesin sonunda kendinize şunu sorun:
- “Şu an neye ihtiyacım var?”
- “Şu an nasılım?”
Gün içinde aktiviteler arasındaki her geçiş esnasında bu soruyu sorduğunuzda çok uzun bir uykudan daha çok fayda sağlayacağınız kısa molalar vermiş olduğunuzu fark etmeye başlayacaksınız.