Maya, yoga jargonunda sıkça geçen bir kelime. İllüzyon; sanrı, yanılgı anlamına geliyor. Sri Sri Ravi Shankar İngilizce’deki “measure” (ölçü) kelimesinin “maya” Sanskrit kökünden geldiğini söylüyor. Maya, ölçülebilir olanı ifade ediyor. Yani mayayı “dünya üzerinde ölçülebilen her şey” olarak anlayabiliriz.

Maya geçici olan, değişen, bir sonu olan her şey: Fiziksel alem.

Sri Sri Ravi Shankar öğretilerinde 3 çeşit mayadan bahsediyor.

İlki “Moh Maya”; yani bağımlılıklarımız.

Ailemize, sevdiklerimize, maddeye, paraya olan bağımlılığımız. Geçici olan şeylere bu derece bağımlı olmak ve onlara sıkı sıkıya tutunmak zihinsel bir yanılgı.

Swami Vivekananda ise Maya’yı şöyle açıklıyor:

“Bütün dünya ölüme doğru gidiyor; her şey ölüyor. Tüm ilerlememizin, kibrimizin, reformlarımızın, lükslerimizin, zenginliğimizin, bilgimizin, sadece bir tek sonu var: Ölüm. Kesin olan tek şey bu. Şehirler kuruluyor ve yıkılıyor, imparatorluklar yükseliyor ve düşüyor, gezegenler parçalara ayrılıyor ve diğer gezegenlerin atmosferleri tarafından havaya uçurulmak üzere toz haline geliyorlar.

Bu, başlangıcı olmayan bir zamandan beri böyle devam ediyor. Her şeyin sonu ölüm. Ölüm, hayatın sonu, güzelliğin, zenginliğin, iktidarın, erdemin dahi sonu. Azizler de ölüyor, dilenciler de ölüyor. Hepsi ölüme gidiyorlar ama yine de muazzam bir şekilde yaşama tutunma arzusu devam ediyor. Her nasılsa, nedenini bilmiyoruz, ama hayata tutunuruz, pes etmiyoruz. İşte bu Maya.”

İkinci maya “Maha Maya”, yani genel anlamda cehalet.

İnsanın kendi ruhaniyetine olan yabancılığı. Tasavvufta kendini ve hayatı sorgulamaya başlamamış  kişiye “beşer” adı veriliyor. Sabah kalkıyor, işine gücüne gidiyor, eğleniyor, geziyor, alışkanlıkları üzere hareket ediyor,  fakat kendinden, varoluşundan ve içindeki potansiyelden habersiz. Robot gibi yaşayan kişi, Maha Maya’nın etkisi altında.

Üçüncüsü ise “Yoga Maya”, yoga pratikleriyle birlikte oluşan bir çeşidi.

Yoga pratikleri sonucu bazı duyuların açılmasıyla hissettiği her şeye inanma yanılgısı. Fiziksel alemde, orijinalinden uzaklaşmış bir hayat algısının içindeyiz. Algımız bir nebze ayarsız da diyebiliriz. Yoga, bu çarpık algıyı orjinale döndürme pratiklerini sunan bilim dalı.

Mayadan, yani sanrıdan kurtulup, esas olana, hakiki olana olan yolculuk. Yoga öğretisinde bunun için çeşitli meditasyonlardan, nefes, arınma ve konsantrasyon tekniklerine, öz bilgisinden çeşitli ritüellere kadar pek  çok yol sunuluyor.

İlginizi çekebilir!

Kaynakça: 

https://www.artofliving.org/wisdom/theme/The-3-Types-of-Maya



Arzu Özev

1983 yılında İstanbul’da doğan Arzu, Saint Joseph Lisesi’ni bitirdikten sonra University of Massachusetts Amherst’te psikoloji okuduğu yıllarda, Sudarshan Kriya nefes tekniği ve yoga öğretisiyle tanıştı. Hindistan başta olmak üzere, Yeni Zelanda, Güney Afrika, ABD ve Almanya’da kişisel gelişim ve yoga konusunda birçok eğitim alarak, sertifikalı eğitmen oldu. Dünya çapında 150...



BLOOM SHOP