YAZAN: BURCU ERBAŞ
In partnership with WINGS

Hepimizin içinde bizi durdurmaya çalışan, harekete geçmemizi, risk almamızı, düşüncelerimizi rahatlıkla söyleyebilmemizi, bir işi ilk yapan olmamızı engellemeye çalışan bir ses var. Bu ses, kazandığımız başarıları ya da hayatımızdaki güzellikleri hak etmediğimize, olduğumuz halimizle yeterli olmadığımıza ikna etmeye çalışıyor. Potansiyelimizi gösterebileceğimiz ve mutlu olduğumuz anlarda ise sesi yükseliyor. Sonucunda da bizi istemediğimiz kararlar vermeye, bize iyi gelmeyen aksiyonlara geçmeye bir nevi kendi kendimizi sabote etmeye sürükleyebiliyor. Öz sabotaj olarak adlandırılan bu fenomen, hem profesyonel hem de özel hayatta bizi en iyi versiyonumuzu yaşamaktan, hedeflerimize ulaşmaktan, sağlıklı ve mutlu ilişkiler kurmaktan alıkoyabilir. Neyse ki kendi kendimize yarattığımız bu sorunu çözmenin yani öz sabotajı durdurmanın etkili yolları var!


Öz sabotaj nedir?

Öz sabotaj kelimenin tam anlamıyla kişinin kendini geride tutması, engellemesi, kendi yoluna taş koymasıdır. Psikoloji literatüründe kişinin gündelik hayatını ve uzun dönem planlarını bozacak davranışlara girmesi olarak geçer. Sağlıklı beslenmeyi veya egzersiz rutinini bırakmak kadar basit bir davranış da öz sabotaj sayılabilirken başarılı bir işi veya mutlu bir ilişkiyi terk etmek, toksik alışkanlıkları sürdürmek gibi ciddi sonuçlar doğurabilen aksiyonlar da kendini sabote etmeye girer.

Neden kendimizi sabote ediyoruz?

Öz sabotajı ilginç bir davranış modeli haline getiren ise bu aksiyonları bazen bilinçli bazense tamamen bilinçsizce yapıyor olmamızdır. Bir başka deyişle, öz sabotaj hem bilincimizin hem de bilinçaltımızın bir oyunudur. Öz sabotajın altında yatan ana motivasyon kendine bilerek zarar vermekten öte, kendini korumaktır! Bilinçaltının yegane amacı bizi başımıza gelebilecek her tür kötü deneyimden korumak olduğundan bunu sağlayabilmek için her yolu mübah görür. Buna kötülükleri önlemek için güzel şansları kaçırmak, başkalarının neden olabileceği kötü hisleri kendi kendine yaşatmak da girebilir.

Öz sabotaja örnek olabilecek davranışlar:

  • Karşılaşılan her pürüz, problem, kriz karşısında yarı yolda bırakıp gitmek.
  • Her tür kaynağa ve bilgi birikimine sahip olunsa da yapılması gereken işlere bir türlü başlayamamak, geciktirmek, ertelemek.
  • İlişkilerde bilerek ve isteyerek tartışma ve kavga çıkarmak.
  • Sürekli olarak istek ve ihtiyaçları karşılamayan, mutsuzluk veren, toksik ilişkiler içine girmek veya böyle bir ilişkiyi sürdürmek.
  • İstek ve ihtiyaçları rahatlıkla başkaları ile paylaşamamak.
  • Kronik olarak öz güven zedeleyici, negatif cümleleri kendine doğrultmak, öz eleştirinin dozunu yükseltmek.
  • Bütünsel sağlığı ihmal etmek, zararlı alışkanlıkları sürdürmek.

Öz sabotajı durdurmanın yolları

Öz sabotajı durdurmanın ilk adımı farkındalıktan geçer. Bu oldukça zorlayıcı olabilir çünkü kendimizi sabote ettiğimizi anlamak ve kabul etmek için zihnimizin hiç girmek istemediği alanlara dokunmamız gerekebilir. Özellikle bilinçaltının tetiklediği sabote edici davranışları tespit edebilmek için bolca iç gözlem yapmak, kendimize karşı olabildiğince açık ve dürüst bir tutum sergilemek gereklidir.

Öz sabotaj düzenlerini fark ederek kök inançları yeniden tanımlama

Ne zaman kendinizi sabote ettiğiniz bir davranışınız hayatınıza yayılmış bir temaya dönüşürse o zaman bilincinizden değil, bilinçaltınızdan aksiyona geçiyorsunuz demektir. Sürekli olarak size iyi gelmeyen kişiler ile romantik ilişkiler kurmak, sağlıklı alışkanlıkları bir türlü sürdürememek, kronik erteleme döngülerine girmek farkında bile olmadığınız, bilinçaltınızda yatan kök bir inancınızdan kaynaklanıyor olabilir. Bu gibi kalıplaşmış davranışlarınızı ilk önce fark etmek daha sonra da sorunun kökenine inmeniz gerekir: “Bu davranışı bana yaptıran ana motivasyonum ne, nasıl oluştu, bu kök inancımı hangi duygular besliyor, arkasındaki negatif duyguları nasıl bırakabilir; yerlerine nasıl yeni ve öz değerimi yükselten inançlar ekleyebilirim?”

Tetikleyicilerin farkına varma

Hangi anlarda kendinizi sabote ediyorsunuz? Sizi rotanızdan, amaçlarınızdan tam olarak ne çıkarıyor? Belki canınız sıkılıyor, korkuyorsunuz, her şeyin “fazla” yolunda olduğunu düşünüyor ya da kendinizden şüphe duyuyorsunuz. Her ne ise tetikleyicilerin farkına varmak, içinizde doğacak öz sabotaj dürtüsünü oluşmadan fark etmenizi hatta önleyebilmenizi sağlar. Bunun için günlük tutma metodundan faydalanabilirsiniz.

Mükemmeliyetçilikten uzaklaşma

Her işi mükemmel yapmaya çalışmanın arkasında başarısız olmaktan, hata yapmaktan, üzülmekten korkmak da vardır. Kötü deneyimler yaşamak istememek çok normal ve insani bir dürtü olsa da sadece başarısızlıkla ilişkilendirilen duyguları yaşamamak için hayatı durdurmak, güzel deneyimlerin de önünde durur. Bu gibi kök korkular nedeniyle öz sabotaj yapmamak için başarısızlıklarla ve hatalarla barışmak daha da önemlisi, öz değeri yapılan işlerle ölçmemeyi öğrenmek gerekir.

Ne istediğini keşfetme

Öz sabotaj bazen bir kaçış yolu olarak da kullanılabilir. Yalnızlığı ilişkide olmaya tercih eden birisi, içinde bulunduğu ilişki ne kadar sağlıklı ve güzel olsa da birlikteliğini sabote etmeye çalışabilir. Aynı şekilde işini sevmeyen birisi potansiyelinin çok altında performans göstererek ona ayrılık konuşması yapılmasını bekleyebilir. Tam da bu nedenle hayattan gerçekten neler istediğimizi keşfetmemiz ve onları onurlandıracak bir yaşam sürmeye gayet etmemiz gerekir.

Gerçekten kendine güvenmek!

Kendine çok yüksek standartlar koymak, negatif bir iç ses ile konuşmak, başkalarının yanında kendini acımasızca eleştirmek zayıf bir öz değeri daha da düşürebilir. Kişinin kendini yeterli, başarılı, iyi hissetmemesine, hayattaki güzellikleri ve başarıları hak etmediğine inanmasına neden olabilir. Bu da öz sabotajın belki de en yaygın formlarından birine; layık görülmediği için kendini baltalamaya neden olur. Gerçekten kendine güvenen yani öz değerini dış dünya ve somut veriler üzerinden değil kendi içinden alan kişiler, hiçbir isteklerinin akıl dışı veya imkansız olmadığını, başlarına gelen her iyiliği ve daha fazlasını hak ettiklerini bilirler.

Uzman desteği alma

Kimi zaman öz sabotaj kalıplarını kendi kendine fark etmek, arkasındaki kök inançlara inebilmek ve yeniden tanımlayabilmek mümkün olmaz. Bir problem olduğu fark edilse bile sürekli olarak gözden kaçırılan kalıplaşmış bir davranış, kök inanç veya tetikleyici olabilir. Bu gibi durumlarda en doğrusu bir psikolog veya psikiyatrist ile konuşmaktır. Uzmanlık alanlarından birisi de kişilerin kendilerinin bile farkında olmadıkları detayları, bilinçaltlarının yansımalarını, davranış kalıplarını fark etmek olan terapistler aynı zamanda altta yatan kök inançların da değiştirilmesinde rehberlik yapabilirler.


Yenilenen Wings ile hayatınıza değer katmaya, alışveriş keyfini ayrıcalıklara dönüştürmeye hazır mısınız? Siz de Wings’in ayrıcalıklı dünyasına katılmak ve size özel programlarını incelemek için link üzerinden başvurunuzu yapabilirsiniz! 



Burcu Erbaş

1997 yılında Antalya’da doğan Burcu, İstanbul Saint Joseph lisesinde eğitim gördü. 2020 yılında Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Erasmus programı ile bir sene boyunca eğitim aldığı Sciences Po Paris’te çevre politikaları, sürdürülebilirlik ve ekoloji üzerine dersler aldı. Öğrendiklerinden çok etkilenen Burcu yaşam tarzını çevreye duyarlı olacak şekilde...



BLOOM SHOP