Güz yağmurları başlamışken evinde sıcak içecekleriyle film keyfi yapmak isteyenler için sonbahar ruhuna yakışan 7 nostaljik film önerisi listeledik!
1. Rushmore (Wes Anderson, 1998)
“Rushmore”, Max Fischer’in okul hayatını konu alan, çocuksu ruhu ekrana taşımayı başarmış renkli bir Amerikan yapımı. Başrollerini Jason Schwartzman, Bill Murray ve Olivia Williams’ın paylaştığı filmde keyifli karelere, eğlenceli müziklere ve okula dönüş konseptine şahit olabilirsiniz. Max Fischer karakteri için Anderson’ın gençliği yakıştırması yapıldığı için film otobiyografik bir film olma özelliği taşıyarak liseli gencin gelişim aşamalarına dikkat çekiyor.
2. Legends of The Fall (Edward Zwick, 1994)
Anthony Hopkins, Brad Pitt, Aidan Quinn gibi sevilen isimlerin başrolde yer aldığı “Legends of The Fall” (İhtiras Rüzgarları), Montana’da bir çiftlikte anneleri olmadan büyüyen üç erkek çocuğunun ve babalarının hikayesini konu alıyor. Birinci Dünya Savaşı atmosferinde hayat bulan film, “En İyi Sinematografi” dalında Oscar ödülüne layık görüldü. Dram türündeki filmde sonbaharın hüznünü hissederken birbirinden güzel kırsal manzaralarla da karşılaşabileceksiniz.
3. Autumn Sonata (Ingmar Bergman, 1978)
Ünlü piyanist Charlotte’ın kızı Eva’yla kopuk ilişkisini gözler önüne seren “Autumn Sonata” (Güz Sonatı), Ingmar Bergman’ın insan ilişkilerine dikkat çeken yönetmenlik tarzına örnek gösterilecek güzel filmlerden bir tanesi. Eşinin ölümünden sonra kendi kabuğuna çekilen Charlotte, kızları Eva ve Helena’yı uzun bir süre görmeyi reddeder ve kariyerine odaklanır. Eva’nın evinde buluştukları gece anne kız arasındaki büyüyen gerginlik birçok sorunun cevabı olacaktır.
4. Practical Magic (Griffin Dunne, 1998)
Sandra Bullock ve Nicole Kidman’ın, Cadılar Bayramı ruhunu sevenler için bol bol büyü kitabı karıştırdığı “Practical Magic”, iki oyuncunun da güzelliğiyle dikkat çekiyor. Film bazı hataları ve hafif bulunan Holywood senaryosuyla eleştirilere maruz kalsa da eğlenceli vakit geçirmek isteyenler keyifli bir cadı hikayesi. Cadılar Bayramı yaklaşırken uçan objeler, kendi kendine sönen mumlar ve bol bol sihir izlemek istiyorsanız Owens kardeşlerin maceralarına tanık olabilirsiniz.
5. Dead Poets Society (Peter Weir, 1989)
En sevilen kült filmlerden biri olan Dead Poets Society (Ölü Ozanlar Derneği), sonbaharın gelişiyle okula dönüş konseptini, üst düzey oyunculuklar ve keyifli bir senaryoyla öne çıkaran en başarılı filmler arasında yerini alıyor. Robin Williams’ın canlandırdığı John Keating, muhafazakar ve baskıcı okul yönetimine kafa tutan, öğrencilerinin hayatını değiştiren, kendi kariyeri pahasına özgürlüğe, eğitime, sanata, edebiyata ve sevgiye olan inancını herkese aşılamaya çalışan bir idol karakter. Öğretmenleriyle birlikte aydınlanan öğrencilerin macerası, 4 dalda Oscar’a aday gösterilip zamanında çok ses getiren bir film olarak listemizde beğeniyle yerini alıyor.
6. When Harry Met Sally (Rob Reiner, 1989)
İzleyiciyi Central Park’taki sonbahar yürüyüşlerine davet eden “When Harry Met Sally”, birbirini yıllardır tanıyan iki arkadaşın kadın ve erkek ilişkilerini ele aldığı romantik bir komedi. Film listelerinde adından bahsettiren ve “En İyi Senaryo” dalında Oscar’a aday gösterilmiş keyifli yapımın başrollerini Billy Crystal ve Meg Ryan’ın paylaşıyor.
7. The Lake House (Alejandro Agresti, 2006)
Televizyonda sık sık karşımıza çıkan, Keanu Reeves ve Sandra Bullock’un başrollerine çok yakıştığı “The Lake House”; fantastik senaryosunu romantizm ve dramla birleştiriyor. Aşk filmlerden hoşlananlar, sonbahara çok yakışan muhteşem göl evi manzaralarını izlerken geçmişten geleceğe uzanan bir hikayeye şahit olabilirler.
İlginizi çekebilir: Yeni Yıl Ruhunu En İyi Şekilde Hissettirecek 10 Film
Kaynak: IMDb
