YAZAN: BURCU ERBAŞ
In partnerhip with Wings

Aylar hatta yıllar önceden planlanan, hayali ile yanıp tutuşulan, çokça ihtiyaç duyulan o tatil başladığı anda birçoğumuz ne yapıyoruz? Dünyanın en güzel manzarasının karşısında dururken, masmavi denizin yanı başında şezlongta uzanırken telefonumuza bakıyoruz. Bunun sebebi ister fotoğraf çekmek ister çektiğimiz fotoğrafları sosyal medyamıza yüklemek olsun, tatillerimizi telefon lensinden izlemeye çokça alışkınız. Hatta birçoğumuz -bunu kendisine bile itiraf edemese de- hayatın dijital iz düşümünü gerçeğinden daha çok seviyor veya arzuluyor. Peki telefonlarımıza olan bu düşkünlüğümüz tüm klişeler bir yana, gerçekten de tatillerimizi mahvedebiliyor mu? Bu sorunun cevabı niyetimize göre değişiyor. Eğer sizi de tatilde sürekli telefona bakmak rahatsız ediyorsa, telefon kullanımınızı sınırlandırmanın 6 gerçekçi yolunu sıraladık!


Neden telefonlar tatilimizi mahvedebiliyor?

Seyahatlerde telefona bakmak yolumuzu bulmaktan en iyi restoranlar ve kalacak yerler hakkında yorumlar okumaya, anılarımızı fotoğraflandırmaktan anında sevdiklerimizle paylaşmaya kadar bizlere çok fazla sayıda kolaylık ve avantaj sağlıyor. Problem telefonumuza ne zaman, nerede ve ne kadar süre baktığımızın herhangi bir sınırı olmadığında başlıyor. Karşımızda belki de hayatımızda bir daha göremeyeceğimiz özel bir manzara veya bir anıt dururken telefonumuza bakıyorsak evet, telefonumuz tatilimizi mahvedebiliyor. Eğer şehri keşfetmek, yeni lokal tatlar denemek yerine TikTok üzerinden ünlü olmuş restoranların, kafelerin önünde saatlerce kuyruğa giriyorsak evet, telefonumuz tatilimizi mahvedebiliyor! Eğer bizler telefonların sağladığı fayda ile telefonların tatilimizi gölgelemesi arasındaki farkı çizemiyorsak seyahatlerimizden aldığımız keyif ve deneyim de aynı ölçüde düşüyor.

Tatilde telefona bakmayı sınırlamanın yolları

Peki söylemesi kolay yapması zor olan bu davranışı nasıl edinebilir yani seyahat sırasında elimizdeki o telefonu nasıl düşürebiliriz? İlk olarak bu arzumuza gerçekçi olarak yaklaşmamız gerekiyor. Hiç birimiz -çok ekstrem koşullar olmadığı sürece- telefonlarımızı kullanmayı tamamen kesemeyiz. Hepimiz her zaman telefonlarımızdan fotoğraf çekmek isteyecek, sosyal medyamıza bakacak, mesajlaşacak, konuşacak, yolumuzu veya en iyi restoranı bulmak için interneti kullanacağız. Nitekim önemli olan telefonlarımızın bize getirdiği pozitif faydaları değil deneyimimizden çaldığı ve ruh halimizi aşağıya çektiği durumları limitlemek. Neyse ki gündelik kullanım alışkanlıklarımızı kırmanın ve seyahatlerde telefon kullanımımızı kontrol altına almanın bazı yolları bulunuyor.

1. Telefonunuzu ne için kullandığınızın farkında olun

Tatilde telefonunuzu neden elinize alıyorsunuz? Deneyiminize yardımcı olması için mi yoksa gerçek hayattan kopup dijital dünyanıza geri dönmek için mi? Neden telefonunuza bakmak istediğinizi bilmek kullanımınızı daha kolay takip edip sınırlandırmanızı da sağlayacaktır. Eğer tatilde amacınızın dışında bir şekilde telefonunuza baktığınızı fark edebilirseniz kendinizi durdurabilirsiniz!

2. Telefona bakarken bedeninizde yaşanan fizyolojik etkileri bilin

Yürütülen bir araştırmaya göre seyahat esnasında fotoğraf çekmek genel anlamda daha pozitif bir deneyim geçirmemizi sağlarken detaylara daha fazla odaklandığımız için tatilimizi daha iyi şekilde hatırlamamıza da yardımcı oluyor. Öte yandan çektiğimiz fotoğrafları sosyal medyaya koymak veya sosyal medya için çekmek bu pozitif etkileri negatife dönüştürüyor. Bu sefer zihin, tatili daha iyi deneyimlemek ve hatırlamaktansa başkalarının tatilimizi nasıl algılayacağına odaklanmaya başlıyor. Bu da aslında tatilimize dair detayları, deneyimleri, tatları, kokuları, müzikleri ve güzel hisleri kaçırmamıza neden oluyor.

Telefonların bir diğer etkisi de dopamin hormonunun salgısı üzerinde oluyor. Telefona bakmak alışkanlık geliştirmede de çok etkili olan, beynin ödül merkezini uyaran dopamin salgısını tetikliyor. Aksine telefona bakmamaksa stres hormonumuz olan kortizol salgısını tetikliyor. Bu nedenle telefona bakma isteğimiz çoğu zaman gerçek bir ihtiyaçtansa keyfi sebeplerden oluyor.

3. Girmek istemediğiniz uygulamaları silin

Telefonlarımız ve uygulamalar doğaları gereği bizi içinde tutmak için tasarlanıyor. İçeriklerin sonu gelmeyen fazlalığı bir yana onu alış biçimimiz -sonsuza kadar kaydırabilmek- zaten bize limitsiz bir sosyal medya kullanım şansı sunuyor. Bunu, en azından seyahatlerimiz sırasında, engellemenin en etkili yolu da içinden çıkamadığınız o uygulamaları tamamen silmek oluyor. Her boş anınızda oynadığınız bir oyun var mı? Sürekli olarak kontrol ettiğiniz bir sosyal medya platformu var mı? Flört uygulamalarınızı tatil boyunca silmeye ne dersiniz? Sizce seyahatte alışveriş uygulamalarınıza bakmak daha güzel bir tatil geçirmenize yardımcı olabilir mi? Tatilinizi gündelik yaşamınızı dolduran uygulamalar kaybolsa nasıl geçerdi sorusunu keşfetmek için değerlendirin!

4. Bildirimlerinizi kapatın

Kaç kere telefonunuzu önemli bir mesaja cevap vermek için açıp kendinizi 45 dakikalık bir sosyal medya seansında buldunuz? Aynı bağımlılıklar için denildiği gibi telefonu da bir kere ele alınca bırakması çok daha zor oluyor. Telefonu ele almamanın en etkili yolu da bizi ona çeken uyaranları yani bildirimleri kapatmaktan geçiyor. Bakarsınız telefonunuza bildirim gelmemesi o kadar hoşunuza gider ki eve döndüğünüzde de bu tercihinizi tutmaya devam edersiniz!

5. E-postalarınıza hiçbir koşulda bakmayın veya kendinize sınır koyun

Birçoğumuz için tatiller çokça ihtiyaç duyduğumuz dinlenme zamanlarını da oluşturuyor. En az çalışmak kadar önemli bu zamanda telefonumuza bakmak -hele e-postalarımıza bakmak- dikkatimizi başka yere çektiği gibi zihnimizin sakinleşme şansını da yok ediyor. Bu durumu engellemenin en ideal yolları da tatil boyunca hiçbir şekilde e-posta kutusunu kontrol etmemek, “out of office” otomatik e-postasını kurmak hatta mail uygulamasını silmek oluyor.

Nitekim bazen gerçekten de e-postalarımıza bakmamız gereken iş/eğitim durumları içerisinde olabiliyoruz. Bu durumda da e-postaları önemlerine göre önceliklendirmek -örneğin e-postaları bayraklayabilir veya bildirimlerini açabilirsiniz- ve sadece en önemlilere cevap vermek öneriliyor.

6. Sosyal medya kullanımına alternatifler bulun

Sadece 15 dakika sosyal medya kullanmak sıkıntı hissini ve diğer negatif duyguları arttırabiliyor. Bizi eğlendirdiğini düşündüğümüz sosyal medya uygulamalarımız aslında uzun vadede aldığımız keyfi düşürüyor. Bunun sebebi de sosyal medyanın bizden minimum da bir odaklanma seviyesi ve neredeyse sıfır çaba gerektirmesi oluyor. Bir şeye de ne kadar az odaklanır, ne kadar az çaba ve ilgi gösterirsek o şeyden sıkılma ihtimalimiz de o denli yüksek oluyor.

Peki sosyal medyaya bakmak yerine tatilde -özellikle daha sakin ve dinlenme üzerine kurulu olan bir tatilde- ne yapabiliriz? Gerçekten de tavla, iskambil kartları gibi oyunlar oynayabilir, voleybol, futbol, sörf gibi sporlar yapabilir, bulunduğumuz ortamı keşfe çıkabilir, yürüyüş yapabilir, örgü örebilir, resim yapabilir, günlük tutabilir, analog kamera ile fotoğraf çekebilir, arkadaşlarımızla sohbet edebiliriz! Telefonunuzu kapattığınız anda aslında ne kadar çok seçeneğin önünüzde dizili olduğunu siz de göreceksiniz.


Yenilenen Wings ile hayatınıza değer katmaya, alışveriş keyfini ayrıcalıklara dönüştürmeye hazır mısınız? Siz de Wings’in ayrıcalıklı dünyasına katılmak ve size özel programlarını incelemek için link üzerinden başvurunuzu yapabilirsiniz! 



Burcu Erbaş

1997 yılında Antalya’da doğan Burcu, İstanbul Saint Joseph lisesinde eğitim gördü. 2020 yılında Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Erasmus programı ile bir sene boyunca eğitim aldığı Sciences Po Paris’te çevre politikaları, sürdürülebilirlik ve ekoloji üzerine dersler aldı. Öğrendiklerinden çok etkilenen Burcu yaşam tarzını çevreye duyarlı olacak şekilde...



BLOOM SHOP