YAZAN: BURCU ERBAŞ

Yaz mevsimini sıcak, güneşli, uzun günleri ve ılık geceleri için seviyoruz. Peki yaz mevsimi gerçekten ideal hava koşullarını sunabiliyor mu? Bu sorunun cevabı güncel hava kirliliği ve küresel ısınma etkileri düşünüldüğünde karamsarlaşıyor. Çünkü yazın artan hava kirliliği oranlarına bağlı olarak vücudumuzda biriken oksidatif stres de artıyor. Bu durumun temelinde ise kontrolsüz güneş maruziyeti ve yanlış yapay iklimlendirme seçimleri yatıyor. İyi olma halini her mevsim koruyabilmemiz için ihtiyacımız olan desteği Sağlık Bakanlığı onaylı LG UVNano özellikli klimalar ile astım ve alerji dostu sertifikalı LG PuriCare™ hava temizleme cihazı veriyor.


Hava kirliliği neden yaz mevsiminde daha yüksek görülüyor?

Hava kirliliği tüm yıl boyu yaşansa da atmosfer olaylarından direkt olarak etkilendiği için iklim ve hava koşulları altında değişim gösteriyor. Özellikle kış ve yaz arasında 180 derece değişen hava koşulları, hava kirliliği içerisinde de önemli farkların görülmesine neden oluyor. Artan sıcaklar, nem seviyesi ve dikleşen güneş ışınları, yaz mevsimi hava kirliliğinin merkezine ozon gazı, zararlı UV ışınları gibi fotokimyasalları koyuyor.

Havanın sirkülasyonunu sağlayan hava olayları; rüzgar, fırtına, yağmurun seyrekleşmesi, yaz boyu havanın atmosferde neredeyse hareketsiz şekilde asılı kalmasına, dikleşen güneş ışınları ile sürekli olarak “pişmesine” neden oluyor. Ozon gazındaki artış yaz dönemi hava kirliliğinin en ayırt edici özelliklerinden birisi olarak kabul ediliyor. Nefes alma problemleri ile ilişkilendirilen ozon gazı, kavurucu sıcaklar yaşayan, nem oranı düşük yerlerde daha yoğun görülüyor. Çünkü nem seviyesinin yüksek olması ozon gazının negatif etkilerini azaltabiliyor.

Bedende biriken oksidatif stres neden yaz mevsiminde artıyor?

Yaz dönemi hava kirliliğinde fotokimyasallar; ozon gazı ve zararlı UV ışınları en büyük risk faktörü. Dışarıda geçirilen sürenin uzaması ile bedenlerimiz bu zararlı bileşenlere daha çok maruz kalıyor. Cildin alt tabakaları ve solunum sistemine nüfus eden bu bileşenler de bedenin savunma mekanizması tarafından nötralize edilmeye çalışılıyor. Bu kimyasal reaksiyonların yan ürünü olarak da serbest radikal adı verilen hücreler ortaya çıkıyor.

Bedenlerimiz, normal düzeylerde kaldığı takdirde, bu zararlı hücreleri kendi başına, negatif yan etki yaşamadan yok edebiliyor. Fakat bir tek hava kirliliği değil birçok çevresel stres faktörüne maruz kaldığımız modern yaşamda serbest radikal seviyesi “başa çıkılabilir” seviyelerde kalmıyor. Bu da serbest radikal yüklenmesine yani oksidatif strese neden oluyor.

Hücresel boyuttan başlayarak birçok rahatsızlık; erken yaşlanma, enflamasyon artışı, bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olan oksidatif stres, bedenin sınırlarının zorlandığı yaz mevsiminde daha sık görülüyor.

İkinci durum ise yaz sıcaklarına karşı aldığımız bireysel aksiyonlar sonucu yaşanıyor. Klimalar, yaz mevsimi boyunca iç mekanların başrol oyuncusu. Yapay iklimlendirme sistemleri; doğru fan seçimi, sıcaklık takibi ve bakım süreçleri yapıldığı takdirde bedensel dengeyi sıcaklardan korumada çok başarılı. Uykuya geçişi kolaylaştırıyor, uyku kalitesi ve süresini arttırmaya yardımcı oluyor. Aynı zamanda yapılan araştırmalar sıcak yaz günlerinde düşen bilişsel performansın doğru yapay iklimlendirmenin sağlandığı soğuk ve ferah hava ile yükseltilebildiğini gösteriyor.

Bütünsel sağlığı riske sokan durum yapay iklimlendirmenin doğru şekilde karşılanamadığı zamanlarda başlıyor. İçerideki mevcut, kalitesi düşük havayı sirküle ettirerek temiz hava girişini engelleyen, nem dengesini bozan ve fan temizliğinin yapılmadığı klimalar solunum problemlerine sebep olabiliyor. Aynı zamanda mekanı paylaşan kişiler arası potansiyel virüs yayılımını hızlandırabiliyor.

Hava kirliliği ve oksidatif stres karşısında ne yapabiliriz?

İç mekan hava kalitesini destekleyin

Modern yaşamda vaktimizin çoğu her mevsim içeride; evlerde, ofislerde geçiyor. Yazın birçok kişiyi sinsice rahatsız eden hatta sağlık problemlerine sebep olan yapay iklimlendirme kaynaklı iç mekan hava kirliliği ise doğru klimayı seçerek ve iyi bir hava temizleyici edinerek engellenebilir.

Hava temizleyen bir iklimlendirme cihazı edinmek

LG UVNano özellikli; LG UV Sirius ve LG UV Artcool klimalar yüksek performanslı yapay iklimlendirme cihazları olmalarının yanı sıra çok aşamalı filtre sistemleri sayesinde havanın daha sağlıklı olmasını sağlıyor. Sağlık Bakanlığı tarafından onaylanmış UVNano teknolojisi ile klima fanlarında biriken bakteri, küf, zararlı partikül ve kötü kokuları %99,99 oranında sterilize ederek havayı her daim doğru ısıda, temiz ve hijyenik tutuyor. 4 aşamalı filtre sisteminin sterilizasyon süreci şu şekilde ilerliyor: Fandaki bakteri ve küfler otomatik temizleme özelliği ile yakalanıyor, klimaya giren hava ve klima fanı UVNano teknolojisi ile temizleniyor, zararlı partiküller ve kötü kokular ile iyonizer özellik ile gideriliyor. Sonucunda içerideki iklimlendirilmiş hava %99.99 oranında steril hale geliyor.

LG ThinQ uygulaması ile uzaktan kontrol edilebilir olması kullanım kolaylığı sağlıyor. Klasik komprasörlere sahip klimalara oranla enerji tüketimini %70 azaltan 10 yıl garantili Dual Inverter Komprasörlü LG UVNano özellikli klimalar sürdürülebilir bir yatırım parçasına dönüşüyor.

HEPA filtreli bir hava temizleyici edinmek

Yapay iklimlendirmenin tercih edilmediği durumlarda veya mevcut klimaların negatif etkilerini azaltmak için en iyi çözüm hava temizleyicisinden geçiyor. LG Puricare Hava Temizleme Cihazı çoklu filtrasyon sistemi; en ince zararlı partikülleri bile yakalayabilen HEPA filtresi ve virüs ve bakterileri hedef alan Plazmaster + İyonlaştırıcı filtresi sayesinde ortamdaki zararlı partikül, gaz ve kötü kokuların %99,97’sini temizliyor. Filtrelenen temiz ve kaliteli hava ise Clean Booster özelliği ile 7,5 metre uzaklığa, eşit derece gönderiliyor. 100 metre kareye varan geniş etki alanı ile LG Puricare tek başına tüm bir ev veya ofisin temiz hava ihtiyacını karşılayabiliyor.

Dış mekan risk faktörlerini azaltın

Yazın yaşanan hava kirliliğinin en tehlikeli unsuru havadaki partiküllerden çok güneş oluyor. Bu nedenle en az iç mekandaki önlemler kadar dışarıda geçirilen vaktin de bu risk faktörü ışığında gözden geçirilmesi gerekiyor.

Güneşin zararlı ışınlarından korunun

Yazın dışarıya çıkarken herkesin mutlaka yüksek korumalı, geniş spektrumlu bir güneş kremini tüm vücuduna bolca uygulaması gerekiyor. Konu fotokimyasal kaynaklı hava kirliliğine gelince koruma kremleri yeterli gelmeyebiliyor. Bu nedenle mümkünse, güneş ışınlarının en dik olduğu öğle zamanlarında dışarıya çıkmamak öneriliyor.

Antioksidan ağırlıklı beslenin

Yaz aylarında artan oksidatif stres çevresel önlemler ile azaltılabildiği gibi içeriden; mikro-besin açısından zengin bir beslenme ile de dengelenebiliyor. Ana amacı bedendeki serbest radikalleri nötralize etmek olan antioksidanlar birçok besinin; taze meyve ve sebzelerin içerisinde doğal olarak bulunuyor. Bununla beraber bazı antioksidanlar bedenin fotohasar sonucu yaşadığı oksidatif stresi azaltmakta daha başarılı oluyor. Araştırmalara göre astaksantin UV ışını kaynaklı serbest radikal oluşumunu diğer antioksidanlara oranla bin kat daha başarılı şekilde engelliyor.



Burcu Erbaş

1997 yılında Antalya’da doğan Burcu, İstanbul Saint Joseph lisesinde eğitim gördü. 2020 yılında Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Erasmus programı ile bir sene boyunca eğitim aldığı Sciences Po Paris’te çevre politikaları, sürdürülebilirlik ve ekoloji üzerine dersler aldı. Öğrendiklerinden çok etkilenen Burcu yaşam tarzını çevreye duyarlı olacak şekilde...



BLOOM SHOP