Designed by Yanalya / Freepik

Günümüzün en büyük problemlerinden bir tanesi haline gelen dikkat dağınıklığı, gün boyunca sayısız uyarıcı tarafından odaklanma ve konsantrasyon halinin pek çok defa bölünmesi nedeniyle ortaya çıkıyor. Bu durumun farkında olsak da, kontrol altına almak konusunda epey zorlanıyoruz. Gelen telefonlar, mesajlar, mailler ve sosyal medya derken odaklanarak başladığımız iş defalarca bölünüyor ve biz her seferinde kendimizi bambaşka bir şey düşünürken buluyoruz. Bu verimsiz çalışma halini önlemek için ise uzmanlar meditasyon yapmayı öneriyor. Meditasyon ve konsantrasyon arasında olan bu güçlü ilişki için beyin jimnastiği demek yanlış olmaz.

Stresin ve anksiyetenin kontrol altına alınması, negatif duyguların ve düşüncelerin pozitif olanlarla değiştirilmesi, farkındalığın, anda kalmanın ve sakinliğin sağlanması gibi yapıcı etkileri ile bilinen meditasyon, konsantrasyon ve odaklanma konusunda da oldukça güçlü bir destek sunuyor. 

Meditasyon ve konsantrasyon birbirini nasıl destekliyor?

Meditasyon zihin üzerindeki hakimiyetimizi güçlendiren bir çeşit beyin egzersizidir. Yapılan araştırmalar, meditasyon ve konsantrasyon arasındaki olumlu ilişkiyi ve bunun sonucunda beyinde oluşan fiziksel değişimi ortaya koyuyor. 

Bir araştırma, meditasyon yardımıyla nefesimize odaklanmanın, gün içinde beynimizden geçen ortalama 50.000 – 80.000 arası düşüncenin içinde kaybolmamamızı ve odaklanma yeteceğimizi arttırmamızı sağladığını gösteriyor. Başka bir araştırma ise meditasyon yaparak odaklanmayı sağlayan prefrontal korteksimizin önemli bir parçası olan gri maddenin yoğunluğunu arttırabileceğimizi ortaya koyuyor. 

Zihnimizi eğiterek anda kalmayı ve konsantrasyonumuzu dağıtan düşünceleri gözardı etmeyi sağlayabiliriz. Bu süreçte meditasyon, düşüncelerimizin farkında olmamızı ve dağılma eğiliminde olan zihnimizi toparlayıp tekrar konsantre hale getirebilmemizi sağlıyor. 

Meditasyonla ilk deneyimlerini yaşamak isteyenler için küçük ipuçları

Günümüzün koşturmacalı hayat tarzına alışkın olan bizleri, “derin bir nefes alıp yavaşlamaya” davet eden meditasyon pratikleri bir çoğumuz için oldukça zor ve hatta zaman zaman imkansız olabiliyor. Nereden ve nasıl başlamak gerektiğini bilemediğimiz için, meditasyonu deneyimleme ve düşüncelerimizin serbest akışının dışına çıkarak huzurlu bir zihin yapısına geçme şansımızı kaçırıyoruz. 

İşte meditasyonu ve vadettiği içsel huzuru ilk kez deneyimlemek isteyen herkese, düşüncelerin serbest akışının dışına çıkabilmek için küçük ipuçları!

1. En uygun tekniği bulmak

Farklı yollarla aynı zihin yapısına ulaşmayı mümkün kılan meditasyon, herkesin içine girmek zorunda olduğu bir kalıbı dayatmak yerine farklı teknikler sunarak kişiyi kendine en uygun şeklide yavaşlamaya davet ediyor.

Meditasyon kelimesi bir çoğumuz tarafından “gözleri kapatıp bağdaş kurularak sessizce oturmak” olarak algılansa da yürüyerek yapılan meditasyon teknikleri ve daha niceleri de mevcut. Literatürde bulunan bu farklı teknikleri deneyerek kendimizi en rahat hissettiğimiz yöntemi bulmak, bu deneyimi en güzel şekilde yaşamak ve anlamak için oldukça önemli. 

İlginizi çekebilir: Meditasyon Yöntemleri

2.  Acele yok!

Uzmanlar meditasyona başlarken günde sadece 3 dakikamızı ayırmamızı ve zamanla bunu arttırarak başlangıç seviyesinde 10 dakikaya kadar çıkmamızı öneriyor. Meditasyonun hayatımızda bir rutin haline gelmesi, 10 gün içinde olumlu etkilerinin ortaya çıkmaya başlamasını sağlıyor.

Fakat günlük meditasyonlar hayat tarzımıza uygun değilse, küçük farkındalık egzersizlerini yürümek ve yemek yemek gibi günlük rutinlerimizin içine ekleyerek de benzer bir etki yaratabiliriz. 

3. Nefese odaklanmak

Odaklanmayı ve konsantrasyonu arttırmak için oldukça etkili bir yöntem olan nefes egzersizleri meditasyona başlamanın rahat yollarından bir tanesi. Nefes egzersizi metodlarından, 16 saniye tekniği veya kutu nefesi olarak bilinen yöntemin odaklanma üzerindeki olumlu etkileri bilimsel araştırmalarla da kanıtlanmış durumda. Bu egzersiz, 4 saniye burundan nefes almak, 4 saniye nefesi tutmak, 4 saniye nefes vermek ve 4 saniye nefesi dışarda tutmak şeklinde uygulanıyor. 

İlginizi çekebilir: 3 Nefes Egzersizi ile Stresinizi Azaltın

4. Sabah rutinin bir parçası

Sabah ilk iş olarak meditasyon yapmanın günün kalanındaki ruh halini olumlu yönde etkilediği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Sabah gözü açar açmaz yataktan daha çıkmadan meditasyon yapmaya başlamak, bu yeni aktivitenin sabah rutinimizde kendine bir yer edinmesine ve sürekli hale gelmesine yardımcı olur. Günlerimizi farkındalıkla geçirmek için farkındalıkla başlamak çok önemli.

İlginizi çekebilir: Başarılı İnsanların Sabah Rutinleri

5. Teknolojiden destek almak

Meditasyon yapmak için hiçbir şeye ihtiyacınız yok. Fakat bu sürecin daha en başındayken telefonlarımıza indirebileceğimiz uygulamalar ile ufak bir destek almak meditasyon alışkanlığı kazanmamızda ve teknikleri doğru anlamamızda bize yardımcı olabilir. Tıpkı kendimize uygun tekniği seçmek gibi kendimize uygun uygulamayı bularak da yeni rutinimizde kolaylık yaratabiliriz. Oldukça çeşitli olan uygulamaları denemek ve kullananlardan tavsiyeler almak yol gösterici olabilir.



Sıla Bakır

1993 yılında doğan Sıla, lisans eğitimini 2017 yılında Bilkent Üniversitesi İletişim Tasarım Bölümü’nde tamamladı. Lisansüstü eğitimine devam etmeye karar vererek Politecnico di Milano’da Stratejik Tasarım Master’ı yapmaya başladı. Sağlıklı ve dengeli hayat tarzı konusundaki merakı sonucunda bol bol araştırma yapmakta, karşısında çıkan yeni fikirleri denemekten ve bunları paylaşmaktan büyük keyif...



BLOOM SHOP