Bugün, çok değil bundan 30-40 yıl önce anneannelerimizin yün iplerle battaniye ördüğü, fazla kumaşlardan yama işi (patchwork) tekniğiyle nevresimler yaptığı, kaliteli kumaşlardan uzun yıllar giyebilecekleri kışlık paltolar diktiği, terzide diktirdikleri iki adet pantolon ve iki adet gömlekle bütün bir yılı geçirdikleri, artan bayat ekmeklerle papara yemeği, bir önceki günden kalan pilavla yayla çorbası yaptığı sade yaşamın ayak izlerini kaybettik.

Evlerden çok daha az ambalaj, poşet ve atığın çıktığı yıllar toplumsal belleğimizde hiç var olmamış gibi, o sade yaşam biçimine yeniden uyum sağlayabilmek artık özel bir dikkat gerektiriyor.

Durmaksızın evimizi, buzdolabımızı ve gardrobumuzu “yeni” bir şeylerle doldurmaya o kadar alıştık ki neyin “ihtiyaç” neyin “fazla” olduğu konusunda ayrım yapamaz bir hale geldik. İhtiyacımızdan fazlasını tüketmeye bağımlı hale geldiğimiz bu düzen içerisinde, hem gezegenin bütünlüğünü hem de kendi ruhsal dengemizi bozuyoruz. 

İşte bu noktada, kişisel sağlığımızı ve iyi yaşamı, içinde yaşadığımız gezegenin iyiliğinden ayrı tutamayacağımızı fark etmeliyiz.

Bu nedenle devletlerin, sivil toplum örgütlerinin ve uluslararası kuruluşların sürdürülebilir yaşam projelerine verdiği destek kadar, bireysel çabalarımızın da önemli bir yere sahip olduğunu hatırlamalıyız. 

Bireysel olarak göstereceğimiz çabaya, günlük yaşantımızın en yüksek tüketim payına sahip alanlarından biri olan mutfağımızdan başlayarak, son dönemde epeyce popüler hale gelen sıfır atık akımını benimseyebiliriz.

Karbon salınımının yüzde 8’ini gıda atıklarının oluşturduğu, yıllık yaklaşık 1,3 milyar ton gıdanın israf edildiği bir dünyada, alacağımız bireysel önlemlerle bu sorunun çözümüne katkıda bulunabiliriz.

Neler yapabiliriz?

Bayat ekmekler

  • Bayat ekmek dilimlerini fırında 10 dakika kadar kuruttuktan sonra, dilimlerin üzerine sarımsak ve ardından bir fırça yardımıyla zeytinyağı sürün. Ekmeği büyük bir bıçakla ufak parçalara bölün. Çorba ve salatalara müthiş lezzet katacak sarımsaklı krutonlarınız hazır!
  • Bayat ekmekleri elinizle parçaladıktan sonra üzerine, süt ve yumurta ilave ederek bir hamur elde edin. Çok az kaya tuzu, taze öğütülmüş karabiber ve kekik ile lezzet katacağınız bu hamurun üzerine domates sosu sürdükten sonra, peynir, biber ve zeytin ekleyip fırına verin. Pizzanız hazır!
  • Bir önceki tarifte eklediğiniz süt biraz fazla geldiyse üzülmeyin. Biraz daha sıvı kıvamda elde edeceğiniz karışımınıza biraz bal ekleyerek nefis pancake’ler hazırlayabilirsiniz.
  • Bayat ekmekleri parçaladıktan sonra yoğurt, zeytinyağı, tahin, bir tutam tuz ve sevdiğiniz çekirdeklerden çok yoğun kıvamda bir hamur elde edip bu hamuru bir merdane ile açın. 150 derece fırında 20-25 dakika pişirin. Ekmek krakerleriniz hazır!
  • Ekmekleri küp küp doğrayıp fırında kurutun. Fırından çıkardığınız ekmeklerin üzerine ekleyeceğiniz kıymalı ve domatesli bir sosla papara yemeği yapın.

Yeşillikler ve saplar

  • İçerisine salatalık, elma ve limon da ilave ederek katı meyve sıkacağınız veya slow juicer’ınızda yeşilliklerinizi sebze suyuna çevirin.
  • Yeşillikleri haşladıktan sonra süzüp, bir tavada zeytinyağı, soğan ve sarımsaklarınızı kavurduktan sonra haşlanmış otlarınızı da ekleyerek tekrar pişirin. Oda sıcaklığına eriştikten sonra buzlukta muhafaza edin. Daha sonra dilediğiniz zaman buzluktan indirip, üzerine yumurta kırarak kahvaltılarınızda tüketebilirsiniz.
  • Dolapta azar azar kalmış olan farklı yeşilliklerin karışımından otlu mücverler yapabilirsiniz.
  • Yeşilliklerin yapraklarını kurutarak kendi baharatlarınızı yapabilirsiniz. Örneğin, kerevizin yapraklarını kurutup hiçbir yerde bulamayacağınız bu şifalı kereviz yaprağı baharatını çorba ve omletlerinizde kullanabilirsiniz.
  • Kök sebzelerin saplarını asla çöpe atmayın. Örneğin kereviz saplarını küçük küçük doğradıktan sonra terbiyeli bir kereviz sapı çorbası yapabilirsiniz.
  • Ispanak köklerini iyice yıkadıktan sonra tuzlu suda haşlayın. Süzdüğünüz haşlanmış ıspanak kökleri üzerine zeytinyağı, limon ve sarımsak karışımından oluşan sosu ekledikten sonra zeytinyağlı sarımsak kökü mezeniz hazır!
  • Doğradığınız biberlerin saplarını, hazırlayacağınız ev yapımı turşulara lezzet katması için ekleyebilirsiniz.

Kabuklar

  • Kabak ve patlıcan gibi sebzelerin yemeklerini yaptığınızda eğer kabukları soyarsanız, bu kabukları turşu yapımında renk ve aroma vermesi için kullanabilirsiniz.
  • Soyduğunuz kabak kabuklarını çöpe atmak yerine iki parmak kalınlığında kesip, zeytinyağında soteleyin. Sarımsak, limon ve dereotundan oluşan sosunu, kabaklar piştikten sonra üzerine ilave edin. Sefarad mutfağının meşhur yemeği Kaşkarikas hazır!
  • Narenciye kabuklarından ev temizliğinde kullanmak üzere sirke hazırlayabilirsiniz.

Limon

  • Yarım limonu dolaba kaldıracağınız zaman mutlaka küçük düz bir kaseye az miktarda su koyup, limonun yönü aşağı bakacak şekilde kaseye yerleştirerek muhaza edin. Bu sayede limonunuz, düşündüğünüzden çok daha uzun süre taze ve sulu kalacak.
  • Limonları dilimledikten sonra işlenmemiş doğal kaya tuzuna iki tarafını bulayın. Steril bir cam kavanoza üst üste tuzlu limon dilimlerini dizin. Ekstra 1-2 limonun suyunu üzerine ekleyin. Kavanozun kapağını kapatarak 3 gün oda sıcaklığında, her gün kavanozu ters yüz ederek bekletin. Gün içinde kavanozun ağzını açıp gaz çıkışı yapabilirsiniz. Fermente ettiğiniz tuzlu limonlarınızı buzdolabına aldıktan sonra uzun süre muhafaza edebilirsiniz. Salatalarda, balık yemeklerinde, patlıcanlı mezelerinize dilimleyerek, humusa ekleyerek, maden suyunuzun içine atarak veya tek başına tüketebilirsiniz.
  • Tüketebileceğinizden daha fazla limonunuz varsa bunları küçük küçük doğrayarak buzluğa atın. Daha sonra smoothie ve sebze sularınıza ekleyin.
  • Sıkıp kullandığınız limonun kabuğunu mutfaktaki sabunluğunuzun üzerine koyun. Bulaşık yıkadıkça tırnaklarınızı bu kabukla ovun ve böylece tırnaklarınızın güçlü kalmasını sağlayın. Limon, tırnakların yumuşamamasını sağlayan ve onları güçlendiren çok etkili bir doğal ilaçtır.
  • Limon kabuklarını çöpe atmak yerine bulaşık makinanıza koyarak bulaşıklar yıkandıktan sonra makinanızın ve bulaşıkların ferah ve doğal kokmasını sağlayın.

Artan sebzeler

  • Bir önceki günden kalan haşlanmış ya da fırınlanmış sebzelere yumurta, yeşillik, un ve dilediğiniz baharatları ekleyerek mücver/ sebze köftesi hazırlayabilirsiniz.

Bunların dışında…

  • Evde hazırlayacağınız yemeklerin haftalık planını ve bu plan doğrultusunda alışveriş listenizi hazırlayın.
  • Şekilsiz görünen sebze-meyvelerinizi değerlendirmeyi ihmal etmeyin.
  • Buzdolabınızın uygun mevsimsel ayarlarında olduğundan emin olun. Bu gıdalarınızı daha uzun süre saklamanıza yardımcı olacaktır.
  • Sebze ve meyveleri satın aldığınız poşetler içinde değil, cam kaselerde ve kuru halde saklayın.
  • Paketli gıdaları satın almayın.
  • Alışverişe giderken file/ bez çantalarınızla gidin. Alışverişlerdeki poşet kullanımını sınırlandırın.
  • Plastik su şişesi yerine, evden çıkarken yanınızda cam/ metal su şişenizi almayı ihmal etmeyin.
  • Kapsül kahvelerin yerine, çekirdek kahve tüketin. Böylece doğayı yüzlerce kahve kapsülü atığından kurtarın.
  • Piknik hazırlığı yaparken tek kullanımlık kürdan, plastik çatal-bıçakların yerine bu ürünlerin bambu ve metallerini tercih edin.
  • Yaratıcı olun! Gıda artıklarını çöpe atmadan önce birkaç saniye bekleyin ve o atığın dönüştürülebileceği yeni bir tarif olabilir mi acaba diye düşünün.

Hiçbir değişim bir gecede olmaz. Burada yazılanların hepsini birden yapamayacak olabilirsiniz. Fakat yazılanları buraya kadar okuduysanız, değişim çoktan başladı demektir! Ve umuyorum ki devamı gelecektir…

Sıfır atık farkındalığında gezegeniniz için attığınız bu ufak adım için teşekkürler!

İlginizi çekebilir!




Burcu Babayiğit

1988 yılında doğan Burcu, Koç Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldu. 2011 yılında, ODTÜ Uluslararası İlişkiler bölümünde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladı. Bölümün yüksek lisans programından mezun oldu. 2019 yılında doktora sürecindeyken, ODTÜ’deki görevinden istifa ederek Zeynep Aksoy ve David Cornwell ile Temel Yoga Uzmanlık Programını tamamladı ve yoga eğitmenliğine...



BLOOM SHOP