Zihnen ve bedenen iyi olmak için yaptığımız aktiviteleri düşününce aklımıza ilk olarak, brokoli gibi süper besinleri tüketmek, meditasyon ya da düzenli egzersiz yapmak geliyor, değil mi? Fakat yapılan son araştırmalar, güçlü duygular hissedebilmemize yani direk olarak duygularımızla bağlantı kurabilmemize olanak sağlayan aktivitelerin, genel sağlık durumumuza daha önemli etkiler sağladığını ortaya çıkardı. Birçok açıdan daha iyi hissetmemizi sağlayan bu güçlü duygulardan biri de; hayranlık duygusu!

Bu duyguyu somutlaştırmak isterseniz, uçsuz bucaksız ağaçlarla çevrili bir ormanı görmek, gece parlak yıldızlarla dolu gökyüzüne bakmak, Michelangelo’nun kusursuz heykellerin olduğu bir galeride gezinmek ya da olimpiyatlarda yeni bir dünya rekoruna tanıklık etmek!

Albert Einstein, bilimin ve sanatın kaynağının “hayranlık” olduğunu söylemiştir. Ona göre doğadan ya da herhangi bir olgudan ilham almak için ona hayranlık duymak gerekir. Hayranlık bazen bilinmezlik, saygı, merak bazen de korku duygularıyla karışık olarak varlığını gösteriyor. Gördüğümüz bir güzellik, bir başyapıt, yeni bir buluş ya da bir güç karşısında duyduğumuz hayranlık, ilham kaynağına dönüşüp bazen de “neden olmasın” sorusunun ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bu da bizi daha iyi işler yapmamız için motive ediyor.

Keltner ve Haidt’e göre korkuyla karışık hayranlık iki özelliğe sahip: Genişliği algılama ve bilişsel konumlandırma! Uyarıcı kendimizden daha büyük olduğu için onun genişliğini, yayıldığı ya da etki ettiği alanı anlamaya çalışırız. Diğer taraftan aklımız uyarıcıyı kolayca özümseyemediğinden içgüdüsel olarak onun hakkında daha fazla bilgi toplayarak zihnimizde onu doğru yere konumlandırmaya çalışırız.

Arizona Devlet Üniversitesi Sosyal Psikoloji Profesörü Michelle Shiota, yöneticisi olduğu SPLAT (Shiota Psychophysiology Laboratory) adlı laboratuvarda insanın pozitif duygularını, doğasını ve bunun yaşama olan etkilerini incelemek üzere uzun yıllardır araştırmalar yapmaktadır. Burada uygulanan bütünleşik fizyolojik, davranışsal, bilişsel ve evrimsel yaklaşımlar sayesinde Shiota ve ekibi, hayranlık ve benzeri duygulara yönelik önemli bulgulara ulaştılar.

Yapılan bu araştırmaların sonucuna göre hayranlık duygusunun 10 yararı bulunmakta, işte yararları!

  1. Çoğu zaman dünyayı mevcut bilgilerimizle algılarız. Hayranlık duygusu sayesinde, kısa yol olarak kullandığımız bu bilgiler yerine bilişsel becerilerimizde değişiklikler meydana gelir ve mevcut bilgiye ve varsayıma olan bağlılığımız azalır. Örneğin, sevgilinizin romantik bir akşam yemeği sürprizi hazırlaması sizin için mutluluk ve hayranlık duyguları uyandırarak çevreye ilişkin yeni bilgileri kodlamanıza yardımcı olur.
  2. Bedeni ve zihni yatıştıran ve rahatlatan fizyolojik değişiklikleri kolaylaştırır.
  3. Merak duygusu uyandırır. Neden, nasıl sorularını daha sık sormaya başlar hale geliriz. Böylece, bilgi alma kabiliyetimizi ve keşfetme arzumuz da artırır.
  4. İnsanları bir araya getirerek bir deneyimin daha da büyümesini sağlar ve daha büyük bir resmin parçası olduğumuzu hatırlatır.
  5. Farkındalığımızı artırır. Meditasyonda olduğu gibi, bu akıl durumu bizi yeni bilgilere daha açık hale getirir ve daha olumlu duygulara sahip olmamıza imkan tanır.
  6. Daha iyi bir ben olmamızı sağlar. Korku ve hayranlık duyguları karşısında benlik çözülür. Korkunun ve heyecanın uyandırdığı hisler adaletli karar alma, cömertlik ve prososyal yardım davranışı gibi unsurları tetikler.
  7. Fiziksel sağlığa olumlu etki eder. İnterlökin, vücutta stres, kalp hastalıkları ve depresyonun bulunduğuna dair bir belirtidir. Toronto Üniversitesi’nde Profesör Jennifer Stellar’ın yaptığı bir araştırmada, hayranlık gibi olumlu duygular besleyen kişilerde interlökin maddesinin daha düşük değerlerde seyrettiği ortaya koyuldu.
  8. Yaratıcılığı artırır. Hayranlık sayesinde hem esnekliği hem de farklı perspektifleri keşfedebiliriz. Bu kabiliyetler ise yaratıcılıkta doğrudan ilişkilidir.
  9. Hayranlık duyulan şeylere her zaman erişemeyiz. Doğal olaylar ise her zaman korkuyla karışık bir hayranlık ve merak duygusu uyandırır. Tüm bunlar yeni şeyler yaratmak ve keşfetmek için ilhamımızı güçlendirir.
  10. Mutluluk sağlar. Fiziksel, psikolojik ve manevi açıdan kendimizi daha iyi hissederiz.

Kısaca ifade etmek gerekirse herhangi bir şeye hayranlık duymak, merak, yaratıcılık, esneklik, umut, dikkat gibi unsurların çoğalmasına yardımcı olur. Yararları, meditasyonun ve Uzak Doğu öğretilerinin sağladığı yararlara çok benzer. Dünya toplumu, cihazlara, elektronik aygıtlara giderek daha fazla bağlanıyor ve doğadan giderek uzaklaşıyor. Oysa uygar toplumlar olma özelliğimizi koruyarak yeryüzünde var olan etkileyici birçok unsuru keşfedebiliriz. Dünyayı daha farklı ve güzel bir yer olarak görebilmek için daha sık şaşırmak ve hayranlık duymak gerek.

Konu ile ilgili “daha fazla” bilgiye aşağıdaki yazılardan da ulaşabilirsiniz:

Kaynak: Psychology Today, Guided Mind





BLOOM SHOP