Aramızda hala “ruh eşini” arayan kaldı mı? Cevabınız “evet” ise siz tam bir romantiksiniz! Çünkü birçok insan bunun gerçek bir durum olmadığını düşünerek “mükemmel” bir aşkın asla olamayacağına kanaat getirip, süregelen ilişkisini yürütmek için çabalamakta.

Nobel ödüllü psikolog Daniel Kahneman, insanların kaybetmek duygusundan nasıl kaçındığını araştırdı. Ders verdiği sınıflarda, öğrencilerinin tepkisini ölçmek için sorular sormayı seven biri olarak sınıflarından birinde şu soruyu sordu: “Şimdi bir zar atacağım ve eğer yazı gelirse 10 dolar kaybedeceksiniz, tura da ise kazanacaksınız. Peki bu kumarı oynamak için ne kadar kazanmak istersiniz?” Kaçınılmaz cevap, en az 20 dolar kazanmak oldu. Çünkü bizler, kazançlarımızı maksimize edebileceğimiz kumarı oynamayı kabul ederiz.

Bu durumu en iyi açıklayan kavram ise “batık maliyet etkisi”dir.

İnsanlar zamanında yaptıkları seçimlerin, en iyi olmadığını bilmelerine rağmen onlardan vazgeçme konusunda isteksiz davranmakta. Mutsuz olan ilişkilerde neden takılı kaldığımızı araştıran çalışmalar da bu durumu “batık maliyet etkisi” ne dayandırmakta. Biraz daha açmak gerekirse insanlar; birbirini tanımak için harcanan zaman, bir ev kurmak için yapılan harcama ve ilişkilerini devam ettirmek için gösterilen çabayı bir kalemde silip atmak yerine “idare ederek” ilişkilerini sürdürmeyi tercih ediyorlar.

Current Psychology dergisi, insanların mutsuz olduğu halde ilişkiyi sürdürme konusunu mercek altına alan bir araştırmayı sayfalarına taşıdı. Psikolog Sara Rego ve çalışma arkadaşları, Portekiz’de bulunan Minho Üniversitesi’nde bir çalışma ortaya koydular. Katılımcılara,  zaman (bir yıl süreli bir evlilik) , emek (ilişkinin güçlenmesi için harcanan çaba), maddiyat (birlikte sahip olunan mal varlığı) ve kontrol (herhangi bir değişkenin olmadığı) gibi değişkenlerin var olduğu aşksız, cinselliğin bitmiş ve hatta düşmanca bir evliliği sürdürüp sürdüremeyeceklerini sordular.

Veriler toplandığında, kontrol ve zaman grubunda yer alanların yüzde 25’i, emek ve maddiyat grubunda yer alan kişilerin ise yüzde 35’i ilişkiyi sürdürebileceklerini söyledi. Sonuçlara bakıldığında, insanlar mutsuz olsalar dahi, para, zaman ve emek harcadıkları yatırımlarından kolay bir şekilde vazgeçemiyorlar. Kısaca düzeni bozmak yerine mutsuz bir ilişkide kalmayı tercih ediyorlar.

Elbette en iyi karar bu olmasa da bu tercihi yapanların sayısının azımsanmayacak kadar fazla olduğu da dikkat çeken bir diğer husus.

Konu ile ilgili “daha fazla” bilgiye aşağıdaki yazılardan da ulaşabilirsiniz:

Kaynak: nymag.com





BLOOM SHOP