YAZAN: ALEYNA TEPE
FOTOĞRAF: BENJAMIN HOLTROP

Tanı almış bir anksiyete bozukluğuna sahip olabilir ya da hayatınızın stresli dönemlerinde anksiyete artışına bağlı semptomlar deneyimliyor olabilirsiniz. Sebebi, başlangıcı ya da süresinden bağımsız olarak anksiyete ataklarını ve panik atakları kontrol altında tutmak ruh sağlığı açısından oldukça önemlidir. Deneyimlediğiniz semptomlar panik atak mı yoksa anksiyete atağı mı? Panik ve anksiyete atakları neyden kaynaklanır, semptomları nelerdir, nasıl başa çıkılır? Sizin için araştırdık.


Panik ve anksiyete ataklarının her ikisi de nabzın artmasına, nefes darlığına ve huzursuzluğa sebep olur. Benzer olarak kendilerini gösterseler de farklı şiddette semptomları vardır. Anksiyete atakları çeşitli faktörlerden kaynaklanan, devam eden bir süreci kapsar. Panik ataklara benzer semptomlara sahip olabildiğinden kimi zaman panik atak olarak yorumlanabilir. Anksiyete genel olarak, gelecekteki bir olay hakkında endişe duyulduğunda ve negatif olasılıklara odaklanıldığında deneyimlenen bir durumdur. Genellikle kas gerginliği ve genel bir huzursuzluk hissi ile ilgilidir, yavaş yavaş belirir ve devam eden bir huzursuzluğa sebep olur.

Oysa panik ataklar, anksiyeteden farklı olarak aniden belirir ve daha yoğun semptomlarla kendisini gösterir. Anlık meydana gelen ve sebebi zaman zaman tespit edilemeyen bir tehdit duygusuna bağlı olarak ani ve yoğun korku olarak meydana gelir. Panik ataklar bir nevi alarm gibidir, tehlike hissedildiği anda, en belirgin şekilde kendisini gösterir.

Panik atak semptomları

Panik ataklar bir tetikleyici tarafından meydana gelebileceği gibi çoğu zaman ortada spesifik bir tetikleyici olmaz. Semptomlar ani ve güçlü bir şekilde belirir, genellikle birkaç dakika içinde azalmaya başlar.

Panik atağın yaygın semptomları şu şekildedir:

  • Kalp atış hızında artış.
  • Göğüs ağrısı.
  • Zihinde bulanıklık.
  • Kızarma ve ateş basması.
  • Mide bulantısı.
  • Titreme.
  • Nefeste zorlanma.
  • Karın ağrısı.
  • Terleme.

Bu semptomlara ek olarak, özellikle kalp ağrısı ve nefes daralmasına bağlı ölüm korkusu görülebiliyor. Panik atak geçiren kişilerin birçoğu atak sırasında nefes alamadığını ve ölüm tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu düşünebiliyor. Panik atak geçiren bir kişinin sakinleşmesi için öncelikli olarak nefes alış verişinin düzenlenmesi öneriliyor.

Anksiyete semptomları

Panik atak semptomları aniden ortaya çıkarken, anksiyete belirtileri devam eden bir süreçte meydana gelir. Herhangi bir tetikleyici ile karşılaşıldığında semptomların şiddeti artabilirken genel olarak panik ataklardan daha hafiftirler. Anksiyete bozuklukları, en sık bildirilen zihinsel sağlık sorunlarından biriyken, her 4 kişiden 1’inin hayatının belirli bir döneminde anksiyete artışı yaşamış olduğu kabul ediliyor.

Anksiyete semptomları şu şekilde belirtiliyor:

  • Gerginlik.
  • Stres.
  • Kalp atış hızında artış.
  • Hızlı ve kesik nefesler.
  • Terleme.
  • Mide ağrısı.
  • Uyku problemleri.
  • Sürekli tehlike altında hissetme.
  • Konsantrasyon güçlüğü.

Anksiyete atakları, panik ataklardan farklı olarak daha hafif geçiyor olsalar da genellikle uzun sürerler. Günler, haftalar ya da aylar boyunca devam edebilen bu semptomlar zaman zaman şiddetlenirken zaman zaman hafifleyebilir.

Panik ve anksiyete ataklarının kaynağı nedir?

Anksiyete atağının ve panik atağın kesin kaynağı bilinmemektedir. Ataklar kişiden kişiye göre değişen genetik, tıbbi ya da çevresel faktörlere bağlı olarak meydana gelebilir. Yaşanan panik ya da anksiyete atağının sebebi zaman zaman tahmin edilebilen tetikleyicilerden kaynaklansa da genelde sebebi bilinmez. Kişi birbirinden bağımsız olarak panik ya da anksiyete atağı geçirebileceği gibi ataklar aynı anda da görülebilir. Devam eden bir anksiyete bozukluğu, tetikleyicinin arttığı ve semptomların şiddetlendiği bir dönemde panik atağa dönüşebilir.

Atakların bazı yaygın sebepleri şu şekildedir:

  • Strese sebep olan bir kişi ile temasın artması.
  • Alkol ve uyuşturucu kullanımı.
  • Çeşitli ilaçların yan etkileri.
  • Uyarıcı maddelerin kullanımı.
  • Travmatik olaylar.

Bahsedilen bu semptomlar atakların en yaygın ve temel sebepleri olsa da tedavi süreci boyunca kaynakların kişi bazında ele alınması doğru olacaktır.

Panik atak ve anksiyete atakları karşısında ne yapılmalı?

Atakların uzun soluklu tedavisinde bir uzmana başvurmak önemlidir. Uzmanlar semptomları kişisel düzeyde değerlendirdikten sonra, ayrı ayrı veya bir arada ilaç ve psikoterapi tedavisine başvurabilir. Profesyonel desteğe ek olarak, atak anında yararlanabileceğiniz birkaç ipucu ve hayatınızda yapacağınız birkaç değişiklik ile ataklarınızı kontrol altına alabilirsiniz.

Farkındalığınızı artırın

Atakların semptomları o anda oldukça korkutucu olabilir. Ancak yaşadığınız deneyim hakkında bilgi sahibi olmak ve semptomların geçici olduklarının farkına varmak sakinleşmenizi destekleyecektir. Yanınızda panik atak geçiren biri varsa, yine benzer şekilde kişinin farkındalığını artırmaya çalışmak ve destekçi olarak sakin kalmak önemlidir. Ataklarla uzun vadede başa çıkabilmek için düzenli mindfulness pratiklerinden yararlanılabilir.

Nefes tekniklerinden yararlanın

Nefes almada zorluk, bu atakların en yaygın ve endişe verici semptomlarından biridir. Ölüm korkusunu tetikleyerek atağın şiddetlenmesine sebep olabilir. Nefes tekniklerini bilmek, kısa ve düzensiz nefes alış verişi kontrol etmeye yardımcı olarak sakinleşmeyi sağlar. Benzer şekilde atak geçiren bir kişiye nefes alabildiğini hatırlatmak ve nefes tekniklerinden yararlanarak yardım etmek de faydalı olacaktır.

Rahatlama pratiklerine başvurun

Atakların bedensel semptomlarını azaltmak, kasılmaları ve korkuyu hafifletmek için gevşeme pratiklerinden yararlanılabilir. Atak sırasında bu tekniklere başvurmak biraz daha zorlayıcı olabilir ancak uzun süreli anksiyete bozukluklarında süreci hafifletmek ve panik atağa dönüşmesini önlemek için yoga, meditasyon, görselleştirme gibi rahatlama pratiklerine başvurmak yararlı olacaktır.

Atak anında bu ipuçlarından yararlanabileceğiniz gibi atakları önemlemek amacıyla da hayatınızda birkaç değişikliğe başvurabilirsiniz. Stres yönetim becerinizi geliştirebilir, alkol ve kafein alımını sınırlayabilir, sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzenine geçebilir ve stresi azaltmak için düzenli pratiklere başvurabilirsiniz.



Aleyna Tepe

1997 yılında İstanbul’da doğan Aleyna, lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde tamamladı. Yüksek lisans eğitimine Bahçeşehir Üniversitesi’nde Klinik Psikoloji alanında devam ediyor. Çocukluğundan beri duygu ve düşüncelerini yazarak ifade eden Aleyna, iyi yaşam konseptine duyduğu ilgiyi yazma tutkusuyla birleştirerek Live to Bloom’da editör olarak çalışıyor. Akademik ve deneyimsel olarak kendini...



BLOOM SHOP