Geçtiğimiz birkaç yıl dünyanın çeşitli yerlerinde yaşanan sel felaketleri, ısıların bazı yerlerde yükselirken bazı yerlerde aşırı derecede düşmesi ve orman yangınları gibi iklim değişikliğinin işaretlerini bize gösteren olaylar ile İklim Krizi Endişesi (Climate Anxiety) terimi hayatımıza tüm hızıyla giriş yaptı. Özellikle bugünlerde genç nesillerin “geleceğimiz nereye gidiyor” düşüncesi hava durumunu kontrol ettikleri anlarda akıllarını meşgul ediyor. Normal şartlarda bize mutluluk veren güneşi görmek ve ısısını hissetmek kış aylarında artık bazılarımızı kaygılandırıyor. Peki dünyanın bize sunduğu eşsiz kaynakları bilinçsizce tüketiyor olmamızdan dolayı duyduğumuz suçluluk ve nasıl olacağını bilmediğimiz bir gelecek zamana dair hissettiğimiz endişe için neler yapabiliriz?
Endişe hissetmeniz çok normal
Öncelikle bizi endişelendiren her duygu ve düşünce ile olduğu gibi iklim değişikliğinin hayatımıza yansıtacağı etkiler üzerine kaygılanıyor olmak da oldukça normal bir tepki. Böyle hissediyor olmanızın pozitif bir tepki şekli olduğunu bilmelisiniz. Yaşadığımız gezegeni ve doğayı önemsiyor olduğunuz ve bilinçli bir şekilde yaşamak istediğiniz anlamına geliyor. Bu sebeple, duyduğunuz endişeyi kendinizi yargılamadan kabul etmeniz sizi iklim endişesi duymanız konusunda daha da güçlü kılacaktır.
Endişe hissediyorsanız ve bu endişenin hayatınızı etkilemesini engellemek istiyorsanız, bizi zorlayan her duygu ile yaşamanın bir numaralı yolu olan rahatlatıcı bir nefes egzersizi pratik edebilirsiniz. Kendi nefes kapasitenize uyarlayabileceğiniz basit bir egzersiz ile hem zihninizi hem de bedeninizi gevşeterek bilinmeyen gelecek zamandan, içinde bulunduğunuz zamana topraklanabilirsiniz. Bunun için öncelikle burnunuzdan nefes alın ve ağzınızdan nefes verin. Bir sonraki nefeslerinizi sadece burnunuzdan alıp vermeye çalışın. Rahatlamanızı sağlayacak püf nokta ise nefes verirken uzun nefes vermekte ve nefesinizi karın bölgenize odaklamanızda. Eğer nefes almanız 3 saniye sürüyorsa nefes verişinizin 5 veya 6 saniye sürmesine dikkat edin. Bunu en az birkaç dakika tekrar edin ve kontrol edebileceğiniz nadir unsurlardan biri olan nefesinizin keyfini çıkarın.
Mükemmel olmayı hedeflemeyin
Hayatımızın herhangi bir alanında mükemmelliği hedef edindiğimizde varmak istediğimiz hedef için yola çıkmayı erteler, alacağımız eylemin faydasız olacağını düşünürüz. Bu da bizi isteklerimiz konusunda pasifleştirir. İklim değişikliği ile baş etmek konusunda mükemmel olamadığınız için aksiyon almayı erteliyorsanız her küçük adımın gezegenimize pozitif bir etki edeceğini kendinize ilke edinin. Attığınız her mükemmel olmayan adım veya yaşam tarzınızda gerçekleştiremediğiniz bazı değişimler için kendinize nazik davranın. Bunun yerine, hayatınıza iklim değişikliği konusunda ufak ama etkili olacak yenilikleri entegre edin.
Eğer hayvan ürünleri tüketmekten tamamen vazgeçemiyorsanız, haftanın bir gününü sadece vegan veya vejetaryen beslenmeye adayın. Sizi motive etmesi için arkadaşlarınızla vegan ya da vejetaryen yemek partileri düzenleyin. Bu şekilde hem haftanın bir günü hayvansal olmayan gıdalar tüketerek iklim değişikliğinin gerilemesine katkı sağlayacak hem de çevrenizden ilham alarak yeni beslenme biçimleri üzerine farklı ve eğlenceli tarifler edineceksiniz. Farklı beslenme şekillerinin düşünülenin aksine daha geniş bir yemek skalası sunmasına şaşıracaksınız!
Yeni ürünler almanın mutluluk seviyemizi arttırdığı bariz bir gerçek. Hepimiz yeni kıyafetler giyerek taze hissetmek istiyoruz. Bu mutluluğu her zaman daha ucuz ve daha az sürdürülebilir, gezegenimize zarar veren materyaller sunan markalar ile deneyimlemek yerine, alışveriş yaptığınız markalar hakkında bilinçlenebilirsiniz. Sürdürülebilirlik üzerine satışlar yapan markaların gerçekten sürdürülebilir olup olmadığı konusunda bilgilenebilir, fırsatınız olduğunda belki daha pahalı ama uzun süre kullanabileceğiniz ürünleri tercih etmek için bir adım atabilirsiniz. Tek bir mevsimde kullanabileceğiniz kıyafetler yerine birkaç sezon boyunca sizi mutlu edecek zamansız ve klasik parçalara yönelebilirsiniz.
Aktif bir yaşam tarzı edinin
Araştırmalar düzenli fiziksel aktivitede bulunan kişilerin depresyon deneyimlemesinin %30 oranında daha az bir olasılık olduğunu gösteriyor. Fiziksel aktivitenin stres, endişe ve öfke duymanın etkilerini büyük oranda azalttığı da bilimsel bir tanıdan çıkarak aktif hayat tarzı sürenlerin birinci elden etkilerini kendilerinde gözlemlediği bir gerçek. Bu sebeple, iklim endişesi duyuyorsanız, hayatınızı daha aktif bir yaşam tarzına çevirmeniz ruhsal sağlığınız üzerinde çok faydalı olacaktır.
Eğer sporu hayatınıza dahil edemiyorsanız, işe gidiş şeklinizde değişiklikler yapabilir, özel aracınızla seyahat ediyorsanız, daha az karbon salınımı yapan diğer ulaşım şekillerini deneyebilirsiniz. Toplu taşıma araçlarını kullanabilir, daha fazla yürüyebilir veya güvenli olan bölgelerde bisiklet kullanabilirsiniz. Şehrin göbeğinde yaşayan ve doğaya karşı özlem duyan biriyseniz, hafta sonları doğayla iç içe olabileceğiniz park ve ormanlar gibi yeşillik alanlarda vakit geçirebilir, bitkiler ve hayvanlar ile daha yakından ilgilenebilirsiniz. Gezegenimizdeki diğer canlıları tanımak ve onlarla aranızdaki bağı kuvvetlendirmek için bilgilendirici belgeseller izleyebilirsiniz.
En önemlisi de iklim değişikliğinden duyduğunuz endişe hakkında yalnız olmadığınızı bilmenizi isteriz. Endişe duyuyor olmak sizi aksiyon almaya yöneltecek bir etken ve dünyamız hakkında daha bilinçli yaşamak için aslında pozitif ve sağlıklı bir tepki. Bu konuda bilgilenmeyi, çevrenizi ve kendinizi yargılamadan değişim için cesaretlendirmeyi birincil eylem edinin. Küçük ve mükemmel olmayan adımlarla daha güzel bir geleceğin parçası olun. Siz bugün evimizi korumak için hayatınıza nasıl bir farkındalık ile yaklaşacaksınız?