Bir yogi olarak “vejetaryen mısınız?” sorusuyla oldukça sık karşılaşıyorum. Vejetaryen değilim, ancak vejetaryenliğe karşı da değilim. Her bireyin beslenme tercihini, bedenini tanımasını, bize neyin iyi ve sağlıklı hissettirdiğini anlamayı önemsiyorum. Sebzeleri ve meyveleri seviyorum aynı zamanda etsiz bir beslenmenin beni nasıl hissettirebileceğini de merak ediyordum. Vejetaryen Beslenme: “Etsiz Mart” Deneyimim | Live To Bloom yazımızı okumaya devam edin! 

Mart ayını erkek arkadaşımla beraber et ve tavuk yemeden geçirmeye karar verdik ve dünyada bunun “Meatless March” (“Etsiz Mart”) olarak geçen bir algı yaratma akımı olduğunu fark ettik. Bizim için balık hala menümüzde kaldı ki, bu çok büyük bir fark yarattı. 

Siz de benim gibi hayatının geri kalanında hamburger ve filet mignon olmadan geçirmeyi asla düşünemeyenlerdenseniz, bunu deneyimleyerek muhteşem bir meydan okuma gerçekleştirebilirsiniz.

Neden “Etsiz Mart” ?

Veganlığa geçmenin kilo vermek için en iyi yol olduğu söyleniyor – belli başlı bitki bazlı yiyecekler kilo vermeye yardımcı oluyor; özellikle yeşillik, bakliyat gibi düşük kalorili bol lifli yiyecekler, antioksidanlar, sağlıklı karbonhidratlar ve dahası. Örneğin mercimek, bana sorarsanız en iyi detoks besini. Kalp sağlığı için çok iyi, sindirim sistemi için yararlı, muhteşem bir protein kaynağı ve enerji artırıcı. Dahası mercimek taneleri şirin, rengarenk ve lezzetli.

“Etsiz Mart”ın benim için asıl motivasyonu ve yararları kilo vermenin ötesinde bir durumdu. Çünkü aldığım besinler, bedenimin et yememeye verdiği tepkiyle ilgili farkındalığımı yükseltmeye başladı. Çok daha hafif hissettim, yiyecek konusunda yaratıcılığım arttı ve yerel pazarlarda hangi gıdaların ulaşılabilir ve o mevsime ait olduğunu öğrendim. Dışarıda yemek yerken de menüyü daha dikkatli incelemeye ve hep aynı yemekler seçmek yerine bilinçli bir seçim yapmaya başladım. Ay boyunca gerçekleştirdiğim etsizlik deneyimi, seyahat sırasında uygun yiyecek bulma konusunda da farkındalığımı artırdı.

Dünyanın farklı bölgelerindeki lezzetli ve rengarenk sebzelerin değerini anladım. Bazı durumlarda seçeneklerim sınırlanmış gibi görünse de, aslında ulaşılabilir bitkisel yiyecek çeşitliliği ve taze deniz ürünlerine ilişkin farkındalığımın artmasıyla seçeneklerim çoğaldı.

Baharla birlikte favori meyvelerim çilek, kayısı, avokado, havuç, muz, brokoli ve eskiden nadiren yediğim –yeni favorim– güzel mantarlar geldi.

“Bazı araştırma raporlarına göre, hamburger dünyaya 1/8 pound metan, 4 pound sera gazı salınmasına neden oluyor. Bu gazlar ise insan kaynaklı iklim değişikliğinin iki temel faktörü.”

“Etsiz Mart” deneyimimin en önemli noktası ise yayılma etkisi yaratması oldu. Kendi sağlığına dikkat etmen, arkadaş çevrende, ailende ve iş arkadaşlarında da farkındalık yaratıyor. Daha organik gıdalar yemeye, yerel gıdalar almaya, işlem görmüş gıdalardan kaçınmaya, ambalaj kullanımını minimuma indirmeye ve yiyecek israfını azaltmaya teşvik ediyor. Bu deneyimle birlikte, sağlığına ve bedenine kazandırdıklarının da yanında yaşam döngüsünü ve çevre temizliğini de desteklemeye başlıyorsun.

Karbon ayak izini azaltmaya katkıda bulunurken iklim değişikliğiyle mücadele ediyorsun (Bazı araştırma raporlarına göre, hamburger dünyaya 1/8 pound metan, 4 pound sera gazı salınmasına neden oluyor. Bu gazlar ise insan kaynaklı iklim değişikliğinin iki temel faktörü).

Sonuç olarak, düşündüğümden daha kolay geçti. Şu an kendimi daha hafif ve daha bilgili hissediyorum. Şüphesiz hamburgeri özlediğim zamanlar oldu ama mantar dünyasını keşfetmiş olmaktan mutluyum. En güzel ve eğlenceli tarafı, bu deneyimi sevdiklerinizle paylaşmak. Önerim siz de bu akımı yayın, paylaşın, deneyimleyin ve birçok değişik sebze deneyin. Tabağınızda “Etsiz Mart” ayı bitmiş olabilir ama “Etsiz Pazartesiler” (“Meatless Mondays”) her hafta devam etmeli!

Bonus: Kremalı Mantarlı Patates Gözlemesi

3 kişilik

Malzemeler

  • 500 gr. patates
  • 60 gr. (yaklaşık 4 yemek kaşığı) tereyağı
  • 100 gr. un + bir miktar yoğururken kullanmak için
  • Yarım çay kaşığı muskat
  • Tuz ve karabiber
  • 350 gr. kültür mantarı
  • 350 gr. kestane mantarı
  • 90 ml. (1/3 su bardak) beyaz şarap
  • 80 ml. (1/3 su bardak) krema
  • Üzerine serpmek için kıyılmış maydanoz veya tarhun
  • Gözlemeleri pişirmek için 4 yemek kaşığı saf tereyağı* veya riviera zeytinyağı

Tarif

Patatesleri kabuklarıyla beraber suda yumuşayıncaya kadar haşlayın. (Alternatif olarak 200 C’de önceden ısıttığınız fırında, patatesleri çatalla deldikten sonra 1 saat, yumuşayıncaya kadar pişirebilirsiniz.)

Patateslerin kabuklarını soyun. Büyük bir kapta ezin ve hala sıcakken tereyağını, un, muskat ve yarım tatlı kaşığı tuz ekleyin. Elinizle karıştırarak homojen bir hamur elde edin. Hamur elinize ya da kaba yapışıyorsa azar azar un ekleyerek hamurun cıvıklığını alın. Yuvarlayarak streç filme sarın ve 10 dakikalığına buzdolabına kaldırın.

Fırınınızı 180 C’de ısıtın. Fırın tepsinize yağlı kağıt serin. Bolca unladığınız temiz bir yüzeyde, hamuru rulo haline getirin ve altı eşit parçaya bölün. Her parçayı top haline getirip unlayarak elinizle ya da merdane yardımıyla 12 cm. çapında daireler açın.

1 yemek kaşığı zeytinyağını (veya saf tereyağını) yapışmaz tavaya koyup orta ateşte ısıtın. Yağın iyi kızdığından emin olunca iki tane gözlemeyi bir spatula yardımıyla tavaya yerleştirin. Altlı üstü 2’şer dakika, yüzeyleri altın sarısı olacak şekilde pişirin. Pişirdiğiniz gözlemeleri fırın tepsisine alın. Tavayı kağıt havluyla şöyle bir silip 1 yemek kaşığı yağ ekleyin ve kalan gözlemeleri de 2’şer 2’şer bu şekilde pişirin.

Bütün gözlemeler hazır olunca içlerinin de pişmesi için fırın tepsisini 10 dakikalığına fırına koyun. Bu sırada kullandığınız tavayı kağıt havluyla silip 1 yemek kaşığı yağı tavada eritin ve mantarları ekleyin. Yarım tatlı kaşığı tuz ve biraz karabiber serpin. Yüksek ateşte, tavayı öne arkaya sallayarak mantarları 3 dakika soteleyin.

Krema ve beyaz şarabı mantarlara ekleyin ve yüksek ateşte 3 dakika kaynatarak sosu yarı yarıya azaltın. Ateşten alın. Her tabağa iki gözleme yerleştirip üzerlerine mantarları ekleyin. Üzerlerine kıyılmış taze tarhun veya maydanoz serpiştirin.

* Saf tereyağı tarifi

4 yemek kaşığı saf tereyağı için 4 yemek kaşığı tereyağını küçük bir sos tenceresinde kısık ateşte eritin. Tereyağı tamamen eriyip yüzeyde köpükler oluşunca, köpükleri bir kaşıkla kenara alın. Geriye kalan berrak yağı, dibe çöken tortuları tencerede bırakarak, başka bir kaba aktarın. Kalan berrak sarı yağ, saf tereyağıdır.

** Bu tarifin orjinali gurmemutfakhikayeleri.com’da yayınlanmıştır.

Konu ile ilgili “daha fazla” bilgiye aşağıdaki yazılardan da ulaşabilirsiniz:



Selin Persentili Aral

Selin Persentili Aral, hem iş dünyasında hem de bireysel bir fark yaratabilme tutkusu ile pozitif değişimin çok yönlü bir savunucusudur. Virginia Üniversitesi'nden mezundur ve küresel marka danışmanı olarak yirmi yılı aşkın deneyime sahiptir. Şu anda Londra'da yaşayan Selin, New York, İstanbul, Abu Dabi ve Dubai gibi şehirlerde de çalışarak...



BLOOM SHOP