Hayattaki yerimiz, karakterimizin bütün zayıf ve güçlü yönleri, hatta hem bedenimizde hem de ruhumuzda meydana gelen hastalıklarımız çakralarla ilişkili. Mesela kilo probleminiz, kök çakranızın dengesiz çalıştığını gösteriyor olabilir. Çakralarınızın dengeli çalışmaması hem psikolojik hem de fiziksel olarak birçok sorunu ortaya çıkarabilir. Reiki ise, hayatınızı yeniden yoluna sokmak için ihtiyacınız olan çakra dengeleme yöntemlerinin başında gelir. Reiki enerjisi ile çakralarımızdaki enerji akışını dengeli hale getirmenin ve blokajları temizlemenin yollarını sizin için anlattık!
Reiki nedir?
Reiki, Japonca kökenli bir kelimedir ve “evrensel yaşam enerjisi” anlamına gelir. Dr. Mikao Usui tarafından 20. yüzyılın başlarında geliştirilen bu enerji şifa yöntemi, bedenin enerjisel dengesini yeniden sağlamayı ve kişiyi ruhsal huzura kavuşturmayı amaçlar. Reiki, eller aracılığıyla enerji aktarımı yapılarak uygulanır ve bu süreçte vücudun kendini iyileştirme mekanizmalarının desteklenmesi hedeflenir. Stresi azaltmak, zihinsel berraklık sağlamak ve fiziksel ağrıları hafifletmek gibi birçok faydasıyla bilinir. Reiki yöntemlerinin sağladığı şifa yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda duygusal ve ruhsal düzeyde de etkilidir.
Reiki’nin temel prensiplerinden biri, enerjinin sınırsız ve herkes için erişilebilir olduğudur. Genellikle ellerin belirli bölgelere nazikçe yerleştirilmesi veya yaklaştırılması şeklinde uygulanan Reiki’yi kendi kendinize uygulayarak da fayda görebilirsiniz. Reiki’yi öğrenmek ve uzun vadede günlük yaşamın bir parçası haline getirmek, bütünsel sağlığınızı desteklemenize yardımcı olur.
Reiki ve çakra enerjisi arasında nasıl bir bağlantı vardır?
Çakralar, bedenimizin enerji merkezleri olarak fiziksel, duygusal ve ruhsal dengemizi etkiler. Ancak, stres, travmalar veya olumsuz düşünceler bu çakralarda enerji tıkanıklıklarına neden olabilir. Tıkanıklıklar, bireyde yorgunluk, huzursuzluk ya da fiziksel rahatsızlıklar şeklinde kendini gösterebilir. Reiki ise, evrensel yaşam enerjisini kullanarak çakralardaki bu tıkanıklıkları temizlemeyi ve enerji akışını yeniden dengelemeyi amaçlar. Uygulama sırasında genellikle eller kullanılır ve uygulayıcı, ellerini belirli çakra bölgelerine hafifçe yerleştirir ya da yaklaştırır. Bu aşamada amaç, çakralardaki enerji akışını değerlendirmek, tıkanıklıkları hissetmek ve enerji dengesizliklerini şifalandırmaktır. Ellerden yayılan Reiki enerjisi, düşük titreşimli enerjiyi “çözerek” ya da “temizleyerek” çakradaki blokajları giderir. Bu düşük titreşimli enerji, genellikle stres, travmalar veya olumsuz düşüncelerden kaynaklanan ağır bir enerji olarak hissedilir. Reiki enerjisi ise yüksek titreşimli ve hafif bir enerji akışı sağlar. Bu enerji, çakranın doğal dengesine ulaşmasına yardımcı olur, enerji akışını düzenler ve çakranın titreşim frekansını yükseltir. Bu süreç sonucunda birey, sadece tıkanıklıklardan arınmış olmakla kalmaz, aynı zamanda derin bir rahatlama ve enerji yenilenmesi hisseder.
Reiki uygulamasına hazırlık: Zihinsel ve fiziksel ortamı temizleme
Reiki uygulamasına başlamadan önce hem zihinsel hem de fiziksel ortamın temizlenmesi büyük önem taşır. Zihinsel olarak meditasyon yaparak sakinleşmek ve uygulama sırasında pozitif bir niyet belirlemek, enerjinin doğru şekilde akmasını kolaylaştırır. Hazırlık sürecinde, kişinin kendini negatif düşüncelerden arındırması önemlidir. Bunun için kısa bir nefes egzersizi yapılabilir veya olumlu bir mantra tekrar edilebilir. Fiziksel ortamda ise sessiz, temiz ve huzurlu bir alan oluşturulması önerilir. Reiki sırasında kullanılan mumlar, tütsüler ya da sakin müzikler, enerjiyi daha akışkan hale getirebilir. Zihinsel ve fiziksel hazırlık, Reiki uygulamasının etkisini artırır, enerji çalışmasının daha verimli olmasını ve Reiki’nin daha derin bir şifa sunmasını sağlar.
Çakra blokajlarını açmak için Reiki el pozisyonları
Çakra blokajlarını açmak için Reiki el pozisyonları büyük bir öneme sahiptir çünkü eller, vücudun enerji alanıyla doğrudan etkileşime girerek enerjiyi yönlendirmeye yardımcı olan güçlü bir araçtır. Reiki uygulaması sırasında, ellerin çakraların bulunduğu bölgelere doğru şekilde konumlandırılması, bu merkezlerin enerji akışını dengelemeye yardımcı olur. Reiki terapisti ellerini çakra noktalarına yerleştirerek bedendeki tıkanmış enerjiye rehberlik eder ve bu enerjinin serbest kalmasını sağlar. Ellerle enerji akışı, bir tür kanal açmak gibidir. Eller enerji taşıyıcıları olarak vücuda giren enerjiyi alıp aktarır ve blokajların çözülmesine yardımcı olur. İşte, çakra blokajlarını açmak için bazı Reiki el pozisyonları ve uygulama yöntemleri:
- Kaş bölgesi: Hiçbir baskı uygulamadan, avuçlar gözlerin ve parmaklar elmacık kemiklerinin üzerine gelecek şekilde eller kaş bölgesine nazikçe yerleştirilir.
- Üçüncü göz: Eller başın yan kısımlarına konumlandırılır, parmaklar kulak bölgesine ve avuçlar şakaklara yerleştirilir.
- Taç bölgesi: Eller başın arkasında konumlandırılır, parmaklar boynun üst kısmına dokunurken avuçlar başın arka kısmına temas eder.
- Boyun bölgesi: Eller boynun iki tarafından gelir ve parmaklar ortada birleşir. Parmaklar temas ederek boğaz kısmında üçgen bir açıklık bırakılabilir ya da parmaklar nazikçe boğaz bölgesine temas eder.
- Kalp: Eller yan yana şekilde göğüs kemiğinin üzerine yerleştirilir ve kalbe temasa odaklanılır.
- Karın: Eller yan yana şekilde karın bölgesine ya da pelvik kemiklerin üzerine iç organların çoğunu kaplayacak şekilde yerleştirilir.
- Kök: Eller üst üste konumlandırılarak alt karın bölgesine, pubik kemiğin biraz üzerine yerleştirilir. Alternatif bir uygulama ise ellerin vücuda değmeyecek şekilde, yalnızca bölgeye yakın halde konumlandırılmasıdır.
- Ayaklar: Topraklanmayı ve tedavinin bütünleşmesini sağlayan son pozisyon, ellerin ayak tabanlarına konumlandırılmasıdır.
Kısacası çakra blokajlarını açmaya yönelik Reiki el pozisyonları, enerjinin serbestçe akmasını sağlamak ve bedenin dengesini yeniden kurmak için etkili bir yöntemdir. Her bir çakra noktasına uygulanan nazik dokunuşlar, enerjinin tıkanmış bölgelerden geçmesini ve bedende uyumlu bir akışın oluşmasını destekler.
Reiki simgeleri ve çakra enerjisi üzerindeki kullanımları
Reiki uygulamalarında kullanılan semboller, Reiki enerjisinin yönlendirilmesinde ve şifalandırılmasında önemli bir rol oynar. Reiki sembollerinin, özellikle çakra enerjisi üzerinde belirli etkileri bulunmaktadır. Her bir sembol, belirli bir enerji frekansını tetikleyerek çakraların daha sağlıklı bir şekilde çalışmasına yardımcı olur. Reiki sembolleri mantralara benzer şekilde sesli tekrarlar halinde uygulanır. Bu kelimeleri yüksek sesle ya da zihninde tekrar ederken elleri çakra bölgelerinde veya enerji akışının yönlendireceği alanlarda gezdirebilirsiniz. Reiki’de kullanılan başlıca semboller, genellikle üç ana sınıfa ayrılır:
- Cho Ku Rei (güç sembolü): Bu sembol, enerjiyi güçlendirmek ve yoğunlaştırmak için kullanılır. Çakra blokajlarını açmak ve enerjinin hızlı hareket etmesini sağlamak için tercih edilir. Genellikle çakralara uygulanarak vücuttaki enerjiyi artırır ve koruyucu bir alan oluşturur. Cho Ku Rei, çakra noktalarına uygulandığında, enerjinin dengelenmesine ve tıkanıklıkların giderilmesine yardımcı olur.
- Sei He Ki (duygusal denge sembolü): Bu sembol, duygusal dengeyi sağlamak, zihinsel huzursuzlukları gidererek, ruhsal iyileşmeyi desteklemek için kullanılır. Çakralarda, özellikle kalp çakrasına yakın bölgelerde uygulanarak negatif duyguların ve anıların serbest bırakılmasına yardımcı olur. Sei He Ki, özellikle duygusal travmalar ve ruhsal dengeyi bozacak blokajlar üzerinde etkilidir.
- Hon Sha Ze Sho Nen (zaman ve mekan ötesi sembolü): Bu sembol, enerji akışını zaman ve mekan kavramlarından bağımsız hale getirir. Uzaktan Reiki uygulamalarında yaygın olarak kullanılır ve çakralara yönelik herhangi bir engel olmadan enerjiyi yönlendirmeye olanak tanır. Hon Sha Ze Sho Nen, çakra enerjisinin daha geniş bir alana yayılmasını sağlar ve geçmişteki travmalardan arınmayı kolaylaştırır.
Reiki sembollerinin çakra enerjisi üzerindeki kullanımları, bedensel, zihinsel ve duygusal dengeyi yeniden sağlamak için güçlü bir araçtır. Her bir sembol ile belirli bir çakra üzerinde çalışılarak enerjinin dengesini sağlamak ve blokajları temizlemek niyetlenir.
Çakra bazlı Reiki şifa çalışmaları
Her bir çakra için farklı Reiki şifa çalışması bulunur çünkü her çakra farklı bir yaşam alanını etkiler ve her biri için özel bir enerji yönlendirme yöntemi gerekebilir. Bu nedenle, çakra bazlı Reiki şifa çalışmaları kişiye özel bir yaklaşım sunar, her bir çakra için belirli el pozisyonları, semboller ya da enerji teknikleri kullanılarak her alanın ihtiyacına göre özelleştirilmiş bir tedavi süreci sağlanabilir.
Kök çakra
Dünya ile bağlantımızı simgeleyen kök çakra, diğer çakralarımızın sağlıklı çalışması konusunda çok önemli bir göreve sahiptir. Reiki enerjisi ile bu çakramıza kırmızı bir ışığın dolduğunu, çakramızı şifalandırdığını ve bizi hayata bağladığını düşünmek çok etkili sonuçlar verecektir. Hatta bu çalışmayı yaparken kırmızı bir mumdan da yararlanabilirsiniz. Paçuli, sedir ağacı ve tarçın yağı ile masaj yaparak bu çakrayı şifalandırmak, buradaki enerji akışını dengeli hale getirecektir.
Elementi toprak olan bu çakradaki enerjiyi dengelemenin bir diğer yöntemi ise topraklanmadır. Sadece kök çakra için değil, tüm diğer çakralarımız ve vücudumuzdaki enerji akışı için hayati öneme sahip olan topraklanmayı çıplak ayakla toprağa basarak, ağaca sarılarak ve doğada zaman geçirerek gerçekleştirebiliriz. Yakut, kırmızı mercan ya da lal taşı ile çalışmak da bu çakramızdaki blokajları ortadan kaldıracaktır. Hayatımıza zorlukları kabul ederek devam edebilmemiz ve hayata sarılmamız için gerekli enerjiyi de sağlayacaktır.
Sakral çakra
Duygularımızı ve cinselliğimizi kontrol eden sakral çakramızın rengi turuncudur. Reiki enerjisi ile bu çakramıza turuncu bir ışığın dolduğunu imgeleyerek bizi şifalandırdığını ve çakramızdaki enerji blokajlarını çözdüğünü düşünmek hem çok etkilidir hem de oldukça hızlı sonuçlar verir. Yasemin, ylang ylang ve sandal ağacı yağı yine bu çakramızdaki enerji akışını dengelemede bize yardımcı olur. Özellikle sandal ağacını tütsü olarak ya da öz yağ olarak kullanmak, hem sakral çakramızdaki enerji akışını düzenleyecek hem de zihinsel berraklık sağlayacaktır.
En büyük şifa kaynaklarından biri olan su, sakral çakramızın elementidir. Bu nedenle bol su içmek, su kenarında vakit geçirmek, yüzmek ve özellikle imkanınız varsa ay ışığında yüzmek sakral çakrayı şifalandıracaktır. Hayattan zevk alma gücümüzü arttırmak, hayatın bize sunduklarını şefkatle kabul etmek için quartz, aventurin ve sarı sitrin taşlarıyla da sakral çakramıza şifa verebiliriz.
Solar pleksus çakrası
İçimizde parlayan ışığın merkezi solar pleksus çakramız, amaçlarımıza ulaşmadaki kararlılığımızı ve başkalarıyla olan iletişimimizi simgeler. Elementi ateş, rengi turuncu olan olan bu çakramızı yine Reiki ile şifalandırarak enerji akışını dengeli hale getirebileceğimiz gibi güneşte vakit geçirerek de bu çakramızdaki blokajların çözülmesine yardımcı olabiliriz.
Kötü enerjileri en güzel şekilde temizleyen ve insana huzur veren yağlardan lavanta yağı ya da biberiye ve bergamot yağları ile de bu çakramızı dengeleyebiliriz. Şayet doğal taşlarla çalışmak isterseniz de sarı sitrin, topaz ve kehribar taşlarını kullanabilirsiniz. Ayrıca efor sarf edeceğiniz bir spor dalı ile uğraşmak, sarı renkli yiyecekler ve karbonhidrat tüketmek, hatta sarı tonlarında giyinmek bu çakramızdaki enerji akışını düzenleyerek benliğimizi güçlendirir.
Kalp çakrası
Sevgi ve şefkat çakrası olan kalp çakramız, maddesel enerjilerle ruhsal enerjiler arasında köprü görevi görmektedir. Her iki dünyaya da yeterli sevgiyi beslemek ve birini diğerinin önüne koymamak için kalp çakrasının dengeli çalışması oldukça önemlidir. Reiki enerjisi ile bu çakramıza yeşil ya da pembe bir ışık dolduğunu düşünmek, hem kendimizi hem de başkalarını affetmede ve tüm canlı ve cansız varlıkları oldukları gibi sevmede bize yardımcı olacaktır.
Elementi hava olan kalp çakramızı dengelemenin bir diğer yolu ise meditasyon yapmaktır. Tüm canlıları sevmenin, onlara dokunmanın ve sarılmanın en büyük şifa olduğunu zaten biliyoruz. Peki ya şifalı taşlar? Bu çakramızın şifalı taşları da yeşim, pembe quartz, turmalin ve ay taşıdır. Ayrıca bol bol yeşil meyve ve sebze tüketmek, doğada vakit geçirmek, çimlerde uzanmak, arp ve flüt ağırlıklı müzikler dinlemek de hem bu çakramızı hem de ruhumuzu şifalandıracaktır.
Boğaz çakrası
Kendini güzel ifade eden, iletişimi kuvvetli ve konuşurken yutkunmayan kişilerin boğaz çakraları dengeli çalışıyordur. Yaban mersini, erik, limon ve kivi yemek boğaz çakrasına iyi gelir. Sıkılgan bir yapınız varsa, çok az veya çok fazla konuşuyorsanız, boğazınızdan mavi renk bir ışığın girdiğini hayal edip Reiki yaparak kendinize şifa verebilirsiniz.
Lapis, azurit, sodalit ve kuvars kristalleri de bu çakranın dengelenmesini sağlar. Adaçayı ve okaliptüs yağı ile boğaz bölgenize masaj yaparak bu çakranızı şifalandırabilirisiniz. Boğaz çakrasındaki enerji akışını dengeli hale getirmenin en keyifli yolu ise şarkı söylemektir. Arada sırada da olsa bağıra bağıra şarkı söyleyin ve bırakın içinizde biriken tüm duygular, tüm düşünceler şarkı sözleriyle akıp gitsin.
Üçüncü göz çakrası
Dengeli çalıştığı zaman, bizler için bambaşka bir dünyanın kapılarını açan üçüncü göz çakramız ile sezgilerimiz gelişir, içsel farkındalığımız artar. Duru göz ve aura görme özelliğimiz ortaya çıkar. Kendimizi sevmek ve olduğumuz gibi kabul etmek bu çakra için önemlidir. Azurit, sodalit, mavi aventurin, inci, lapis lazuli, kyanit, opal, fluorit ve mavi safir kristallerini iki kaşınızın ortasına koyarak enerji çalışması yapabilirsiniz.
Aynı şekilde çivit mavisi bir ışığın iki kaşınızın ortasından girdiğini hayal ederek yapacağınız Reiki enerji çalışması ile üçüncü göz çakranızdaki blokajları temizleyebilirsiniz. Nane, fesleğen, sedir ağacı, adaçayı, paçuli, biberiye ve yasemin yağları ile alın bölgenize masaj yapabilir, kırmızı soğan, siyah üzüm ve böğürtlen gibi besinleri tüketerek üçüncü göz çakrasını dengeleyebilirsiniz.
Taç çakra
Her şey ile bir olduğumuzu hissettiren taç çakra, dünyevi hedeflerimizin haricinde aslında gerçekleştirmemiz gereken daha yüksek amaçlarımızı bize gösterir. Dengeli çalışırken gördüğümüz rüyalar bizler için birer mesaj gibidir. Meditasyon yapmak ve dua etmek bu çakrayı dengeleyebilir. Lavanta, gül ağacı, meşe yosunu, günlük ve lotus yağı ile başımıza masaj yaparak enerji akışını dengeli hale getirebilir; sugilit, ametist, akik, berrak kuvars, topaz, safir ve aleksandrit kristallerini kullanarak taç çakramıza şifa verebiliriz.
Reiki yaparken mor renkteki bir ışığın kafanızdan girdiğini hayal edin ve kendinizi bir bütünün parçasıymışsınız gibi düşünün. Bir süre sonra vücudunuzun sınırlarının kalmadığını tek ve bir olduğunuzu hissetmeye başlayacaksınız. Oruç tutmak ya da belirli açlık molaları vermek, mor renkte kıyafetler giymek ve gün içinde kendinizle baş başa kalmak da bu çakrada enerji akışının dengeli bir şekilde akmasını sağlar.
