Dünya’da her 10 kadından biri endometriozis rahatsızlığı yaşıyor. Hatta bu sayının tahmin edilenden daha düşük olduğu bir başka deyişle çok daha fazla kadının farkında olmadan endometriozisin negatif etkileri; kronik ağrı, regl düzensizlikleri, üreme problemleri ile yaşadığı tahmin ediliyor. Bununla beraber kadın sağlığı konusunda giderek büyüyen farkındalık, tıp dünyasında endometriozis rahatsızlığı hakkında yürütülen çalışmalara hız kazandırdı. Amerikan Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Bülent Urman ile endometriozis rahatsızlığı hakkında her kadının bilmesi gerekenleri konuştuk.
Endometriozis nedir ve neden olur?
Endometriozis, rahim içini döşeyen endometrium tabakasının rahmin dışındaki dokularda yerleşmesi sonucu gelişen bir hastalıktır. En sık görülen belirtileri arasında ağrı, yumurtalık kisti gelişimi ve gebe kalamama bulunmaktadır. Günümüzde endometriozisin oluşum teorileri ile ilgili tartışmalar hala devam etmektedir. Halen en çok kabul gören teori retrograd menstrüasyon; adet dönemlerindeki kanamanın tüplerden geçerek karın içinde dökülmesi teorisi olup rahim iç tabakasını döşeyen hücrelerinin rahim dışında tutunması ile hastalığın başladığı varsayımına dayanmaktadır. Bu süreçte genetik yatkınlık ve bozulmuş yerel immünite önemli yer tutmaktadır.
Bu hastalığın kadınlarda görülme oranı nedir?
Hastalığın üreme çağındaki kadınlarda görülme oranının yaklaşık yüzde 10 olduğu düşünülmektedir. Gebe kalamama yakınması ile doktora başvuran kadınlarda ise oran yüzde 20 ile 50 arasında görülmektedir.
Bu oran günümüzde giderek artıyor mu? Artıyorsa, bu “epidemiğin” nedeni ne olabilir?
Bu oran farkındalığın artmasıyla birlikte özellikle infertil hasta grubunda yıllar geçtikçe artıyor. Ama bunun sebebi hastalığın daha sık görülmesi mi, hekimlerin farkındalığının ve görüntüleme yöntemlerinin başarısının artması mı yoksa bu hasta gruplarında endometriosis varlığının sorgulanması mı tam olarak bilinmiyor.
Endometriozis kendini genellikle ne zaman, hangi semptomlarla göstermeye başlar?
Endometriosis genellikle üreme çağının başlamasıyla birlikte adet dönemlerinde ve ilişki sırasında ağrı, çocuk sahibi olma güçlüğü ve yumurtalıkta çikolata kisti (endometrioma) gibi semptomlarla kendini gösterir. Hastalığın diğer semptomları arasında bağırsak ve mesane fonksiyon bozuklukları, anormal kanama, bel ağrısı ve kronik yorgunluk bulunur.
Endometriozis neden tanı koyması zor bir hastalık olarak bilinir?
Endometriozisli kadınlarda fizik muayene bulguları değişkendir ve hastalığın yeri ve boyutuna bağlıdır. Hastanın şikayetleri göz önünde bulundurularak ayrıntılı fizik muayene yapılmalı ve devamında ehil ellerde ultrason ve MR ile değerlendirilmelidir. Endometriozis hastaları rutin ultrason ile değerlendirildiği takdirde hastalığın yerleştiği bölgeler atlanabilir. Özellikle bu konuda çalışan ve eğitim almış kişilerin değerlendirmesi ile tanı koyması zor bir hastalık değildir.
Endometriozis ile doğurganlık arasında nasıl bir bağ vardır?
Endometriozisin doğurganlığı bozduğu bilinmekle birlikte, endometriozis ile ilişkili infertilite mekanizmaları belirsizdir. Endometriozis oranları infertilite problemi yaşayan popülasyonda yüzde 50’ye yaklaşmaktadır. Endometriozis ile infertilite arasındaki ilişkide hastalığın evresiyle korelasyon olduğu düşünülmektedir.
Hafif hastalık inflamatuar yolakları tetikler gibi görünürken, ilerlemiş hastalık inflamatuar cevaba ek olarak anatomik bozulmaya neden olur. Bu inflamatuar yanıtlar yumurtalıklarda, tüplerde ve endometriumda fonksiyon bozukluğuna ve bunun sonucu olarak da yumurta gelişiminde, döllenmede, döllenmiş yumurtanın rahimde tutunmasında olumsuz etkilere sebep olduğu için infertiliteyle ilişkilendirilmektedir.
Endometriozis rahatsızlığının tedavi süreci nasıl ilerler?
Hastalığın evresine ve hastanın şikayetlerine göre tedavi seçenekleri değişmektedir. Endometriozisin ilaçla ve cerrahi tedavi seçenekleri mevcuttur. İlaçla tedavi seçenekleri arasında ağrı kesiciler, doğum kontrol hapları ve estrojen hormonunu baskılanması sayılabilir. Cerrahide ise hastalığın tamamen temizlenmesi hedeflenmektedir.
Bunu başarabilmek için de endometriozis konusunda kendisini geliştirmiş cerrahlar tarafından ameliyat yapılması uygundur. Her endometriozis hastasına aynı tedavi uygulanacak diye bir kural yoktur. Hasta kendi içinde değerlendirilir ve onun için en uygun tedavi seçeneği belirlenir.
Farklı tedavi opsiyonları var mıdır? Örneğin fonksiyonel sağlık bakış açısı ve doğal çözümler tedavi seçenekleri arasında görülebilir mi?
Tedavi opsiyonları hastaların ağrı ile başa çıkabilme becerilerine göre şekillenmektedir. Meditasyon, egzersiz, akupuntur ve beslenme ile ilgili kanıt düzeyi düşük olan ama olumlu sonuçlar bildiren çalışmalar mevcuttur. Yaşam tarzı değişikliği, kronik ağrı çeken endometriosis hastalarının sıklıkla başvurduğu çözümlerden sadece bir tanesi olarak gündemdedir.
Endometriozis rahatsızlığına sahip kişilerin takip etmesi gereken özel beslenme, egzersiz planları veya gerekli yaşam tarzı değişiklikleri var mıdır?
Endometriosisi önlemek ve tedavi etmek için uygulanan ve etkinliği kanıtlanmış bir diyet ya da egzersiz programı bulunmamaktadır. Alternatif tedavi yöntemlerinin neredeyse tamamı kanıt düzeyi düşük çalışmalarla desteklenmektedir. Ama sağlıklı yaşam için yapılan yoga, pilates, özellikle D vitamini olmak üzere multivitamin takviyesi, Omega 3-6 yağ asiti ve antioksidan içeriği yüksek besinleri tüketmek, soya ve benzeri fitoöstrojen içeren besinleri tüketmemek üzerine yapılan çalışmalarda ağrı üzerine olumlu etkiler bildirilmiştir.
Tedavi süreci baharatlar, takviyeler ile desteklenebilir mi? Eğer desteklenebiliyorsa bunlar nedir?
Baharatlar eski zamanlardan beri Çin tıbbının alternatif tedavi yöntemleri arasında yer almaktadır. Endometriozis, inflamasyon temeline dayanan bir hastalık olduğu için anti-enflamatuar etkisi olan zerdeçal, zencefil ve tarçın tüketiminin olumlu sonuçlar doğurduğuna dair çalışmalar günümüzde mevcuttur ama diğer alternatif tedaviler gibi bunlar da sağlam kanıtlar ile desteklenmemektedir.
Endometriozis rahatsızlığı tedavi edilmediği durumlarda beraberinde başka rahatsızlıklar da getirebilir mi?
Endometriozis nedeniyle oluşan şikayetlerden muzdarip hastaların uygun tedavi seçeneği ile tedavi edilmesi hastanın yaşam kalitesini arttırır. Ancak, ileri evre endometriosis hastaları tedavi edilmediği takdirde bağırsak tıkanıklığı, işeme zorluğu, kısırlık gibi durumlarla karşı karşıya kalabilirler. Endometriozis hastalığı mevcut olup şikayeti olmayan hasta grubuna ise düzenli kontrollerle takip etmeyi öneriyoruz.
Rahatsızlık sonucu duyulan kronik ağrı ve acı ile başa çıkabilmek için herhangi bir öneriniz olur mu?
Hasta şikayetlerine yönelik doğru tedavi seçenekleri ile değerlendirilmeli ve hasta için en uygun olan tedavi seçilmelidir. Hastanın kendi kendine yönetmeye çalıştığı kronik ağrı, beslenme, egzersiz, yaşam tarzı değişikliği ile bir yere kadar düzelebilir ancak profesyonel desteğe ihtiyaç her zaman olacaktır. Bu yüzden endometriozis hastalığının bu konuda bilgili olan jinekologlar tarafından değerlendirilmesi ve hastayla beraber onun için hangi tedavinin en iyi olduğuna karar verilmesi gerekmektedir.