Seks ve wellness eğitmeni Gabrielle Kassel’e göre cinsel yaşamdan daha fazla keyif almanın sırrı bağırsak sağlığında gizli olabilir! Bağırsak sağlığı cinsel hayatı nasıl etkiliyor, araştırdık.
Mikrobiyota bütünsel sağlığımızı nasıl etkiliyor?
Vücudumuzun “iç ekosistemi” olarak da bilinen bağırsak mikrobiyotasında her biri vücudumuzda farklı bir rol oynayan binlerce bakteri bulunuyor. Daha yüksek mikrobiyom çeşitliliği ise sağlıklı bir yaşam için oldukça önemli bir rol oynuyor.
İlk kez doğum kanalından geçerken maruz kalınan bakterilerin ardından yaş almaya başladıkça bağırsak mikrobiyotası da çeşitlenmeye başlıyor. Diyet rutinlerimiz, ne yediğimiz ve ne kadar yediğimiz ise mikrobiyota çeşitliliğimizi artırıyor.
Bağırsak mikrobiyomu, gıdaların sindirimini, bağışıklık sistemini, merkezi sinir sistemini ve diğer bedensel süreçleri kontrol ederek vücudu doğumdan itibaren yaşam boyunca etkiler.
Dr. Ruairi Robertson
Bağırsak sağlığı ve cinsel yaşam arasındaki ilgi çekici bağ
Ancak mikrobiyota sadece bağışıklık sistemimizi veya gıdaların sindirimini değil serotonin gibi bazı hormonlarımızı da etkiliyor. Mutluluk hormonu olarak da bilinen serotoninin yaklaşık yüzde 95’i bağırsaklardaki bakteriler tarafından üretiliyor. Bağırsak sağlığımız sinyaller vermeye başladığında ise serotonin ve genel mutluluk seviyelerimiz düşebiliyor.
Peki, ruh halimizden bağırsak hareketlerimize kadar bütünsel olarak vücudumuzun birçok işlevini yerine getirmesinde önemli bir rol oynayan serotonin daha iyi bir cinsel yaşamı nasıl tetikliyor?
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Anna Cabeca, düşük serotonin seviyelerinin cinsel istekte azalmaya neden olabileceğini söylüyor. Düşük serotonin düşük libido ilişkisinin yanı sıra bazı araştırmalar da vücudumuzda serotonin seviyesi düştüğünde, cinsel duygulara verilen fiziksel tepkilerin de azalabileceğinden bahsediyor.
Mikrobiyota ne kadar çekici olduğumuzu etkiliyor olabilir!
Mikrobiyolog Susan Erdman araştırmasında önemli bir bulguya erişiyor: Bağırsak mikrobiyotası cinsel yaşam için oldukça önemli bir bileşen olan çekiciliğe etki ediyor! 2017 yılında The New York Times’a yaptığı açıklamalarda Erdman, bağırsaklarımızdaki bakterilerin cildimizi, saçımızı ve hatta aşk ve bağlanma hormonu olarak bilinen oksitosin seviyemizi etkilediğini belirtiyor.
Buna “sağlığın parıltısı” adını veren Erdman, mikrobiyotasının sahip olduğu bu gücün cinsel açıdan çekici olup olmadığımız konusunda da önemli bir rol üstlendiğini belirtiyor. Her ne kadar bu konu henüz araştırılmaya devam etse de Erdman’ı destekleyen birçok çalışma da sağlıklı bağırsak bakteri popülasyonun sağlıklı ilişkiler ve çekicilik faktörü üzerinde söz sahibi olduğunu dile getiriyor.
2017’de yapılan bir başka araştırma ise mikrobiyal seviyemiz karşımızdaki kişiyle eşleşirse, birbirimizi çekme olasılığımızın daha yüksek olabileceğini gösteriyor. Bunun yanı sıra henüz kesin kanıtlanmasa da bir partnerle yaşamanın zamanla mikrobiyomunuzu değiştirebileceği belirtiliyor.
Cinsel enerjiyi daha sağlıklı bağırsaklar ile artırmak mümkün!
Popüler kültürde esprisi konusu bile olmuştur şu söz: “başım ağrıyor, bugün olmaz!” Kimi zaman yoğun geçen bir günün ardından uyku sekse tercih edilip bu cümle kuruluyor olsa da genel anlamda enerji düşüklüğü cinsel isteğin azalmasına neden olabiliyor. Düşük enerjinin altında ise bağırsak rahatsızlıkları bulunabiliyor.
Beslenme araştırmacısı Anthony Thomas, bazı bakterilerin kan şekerinin düzenlemesinden sorumlu diğer hücrelerle iletişim kurduğunu söylüyor. Bağırsak bakterilerinin çeşitliliğindeki azalma ise kan şekeri seviyelerinin daha kolay düşmesini sağlayabiliyor. Bu da uzun vadede daha düşük enerjiye, dolayısıyla da cinsel enerjide azalmaya neden olabiliyor.
Düşük libidonun suçlusu “sadece” mikrobiyota mı?
Cinsel istekte azalma, cinsel hayattan zevk alamama gibi sorunlar her ne kadar mikrobiyota ile ilişkilendirilebiliyor olsa da altta yatan başka sebepler de bulunuyor olabilir.
Libido genel olarak çok karmaşık bir yapıya sahip ve birçok farklı şeyden etkilenebiliyor. Bu sebeple, hormonlar, yaşam tarzı ve ilişkisel faktörleri de dikkate almak gerekiyor.
Dr. Anna Cabeca
Libidoda yaşanan dalgalanmaların mikrobiyota ile olan bağlantısını teşhis etmenin zor olabileceğinden bahseden Cabeca, ne olursa olsun bağırsak sağlığının bütünsel sağlığımızı doğrudan etkilediğini ve verdiği negatif sinyallerin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtiyor.
Özellikle; bilinç kararması, eklemlerde ağrı, kabızlık, ishal, ruh hali değişimleri, uyku sorunları, yorgunluk ve şeker isteği yaşıyorsanız bir gastroenterologdan randevu almanız gerektiğini de sözlerine ekliyor.
Evde kendi kendinize teşhis koymaya çalışmanın veya yardımcı ilaçlara doktora danışmadan başvurmanın ise gerekli tedaviye erişimin ertelenmesine ve daha büyük sağlık sorunlarına yol açabilmesine neden olabileceğini vurguluyor.
Probiyotikler, cinsel yaşamı iyileştirmeye yardımcı olabilir mi?
Gaz, şişkinlik, kabızlık ve ishal gibi bağırsak ve sindirim sorunlarının minimize edilmesinde de önemli bir rol oynayan probiyotikleri takviye olarak almadan önce doktora danışmanızı öneren Cabeca, bütünsel sağlık ve özel olarak bağırsak sağlığı için sayısız fayda sunan bu faydalı mikroorganizmaları fermente gıdalardan alabileceğinizi de belirtiyor. Probiyotik zengini besinler arasında ise;
- Yoğurt,
- Kefir,
- Lahana turşusu,
- Fermente soya fasulyesi,
- Kimchi,
- Kombucha,
- Salatalık turşusu,
- Ayran,
- Cheddar, mozzarella ve gouda gibi bazı peynirler yer alıyor.
Bağırsak sağlığı için iyi bakteriler içeren probiyotiklerin, mikrobiyotanın doğal dengesine ulaşmaya yardımcı olması da cinsellikle ilişkili birçok hormonun seviyelerinin artmasına destek veriyor.
Bağırsak sağlığını ve cinsel hayatı iyileştirmek için neler yapabiliriz?
Bağırsak rahatsızlıklarını önlemek için çoğu uzmanın öncelikle diyette değişikliğe gidilmesini önereceğini belirten Cabeca, hangi yiyeceklerin bağırsak rahatsızlıklarına yol açtığını daha iyi anlamak için sağlıklı bir eliminasyon diyetini öneriyor. Kemik suyu ve fermente gıdaların ise bağırsakları iyileştiren besinler arasında yer aldığını sözlerine ekliyor.
Doğada yürüyüş yapmak, güneşin altında vakit geçirmek, meditasyona zaman ayırmak, müzik dinlemek ve daha hareketli bir yaşamı tercih etmek ise serotonin seviyelerini artırmaya yardımcı olduğundan cinsel yaşamdan daha fazla zevk almaya katkıda bulunan diğer tavsiyeler arasında yer alıyor.
