Günün oldukça uzun bir zamanını geçirdiğiniz iş ortamları, ruhsal ve zihinsel sağlığınızı korumanızda önemli bir rol oynuyor. Negatifliklerle dolu bir iş ortamı, sizi içten içe tüketirken üretkenliğinizi, verimliliğinizi ve ruh halinizi olumsuz etkiliyor. Tabii iş hayatının yoğun akışında bu negatif unsurları tespit etmek her zaman kolay değil. Peki, negatif ve toksik bir çalışma ortamına sahip olduğunuza işaret eden kırmızı bayraklar nedir, araştırdık!
İş ortamında tespit edebileceğiniz 7 kırmızı bayrak
7/24 müsait olmanız bekleniyorsa
İş saatleriniz olmamasına rağmen haftanın her günü, her saat patronunuzdan ya da ekip arkadaşlarınızdan yanıtlamanız gereken bir arama, e-posta ya da mesaj gelebileceğini bilmek son derece stres ve kaygıya sebep olan bir durum. 7/24 iş için hazır olmanız gerektiği bilgisi, iş hayatınızı kontrol altına alamadığınızı hissettirebilir.
Çevrenizde kimse izin almıyorsa
İş ortamında ekibinizden kimsenin kendisine ayrılan izin süresini kullanmadığını görmek, izin almamanız gerektiğini düşündürür. Fakat size ayrılan izin süresi kullanmanız için var! İşinize ara vererek kendinize tatil için zaman tanımak, döndüğünüzde daha verimli çalışmanızı sağlarken zihinsel sağlığınızı da korumanıza yardımcı olur. Pazarlama ve iletişim sektöründe uzmanlaşmış bir işe alım firması olan Monday Talent’in kurucusu ve ortağı Gillian Williams şöyle diyor, “Yaşamak için çalışmalısın, çalışmak için yaşamamalısın. İşinize bir ara vermediğiniz takdirde kendinizi tüketirsiniz.”
Çalışan sirkülasyonu fazlaysa
İş ortamında çalışan sirkülasyonun fazla olması, çalışanların mutlu olmadığına, işe devam etmek için bir motivasyonlarının bulunmadığına yani kesinlikle yolunda gitmeyen bir şeyler olduğuna işarettir. Bu, aynı zamanda çalışanların kafasında “Ben de gidecek miyim?”, “Sıra ne zaman bana gelecek?” gibi soruların oluşmasına neden olur.
Başarısızlık korkusu hakimse
İş ortamında çalışanların başarısız olma ve hata yapma korkusu ile hareket etmesi sizin de böyle düşünmenize ve kendinizi geri plana atmanıza sebep olur. Fakat hataların olmadığı bir iş ortamı ya da hayat düşünmek mümkün değildir. Gillian Williams bu konu hakkında şöyle diyor, “En iyi öğrenme deneyimlerinden bazıları hata yapmaktan gelir. Başarısız olmanıza izin vermeyen bir şirket, hata yapma korkusu ile insanların işlerini en iyi şekilde yapmalarını engeller.”
Ekip duygusu yoksa
Çalıştığınız yerde bir ekip duygusu olması, bir takım olduğunuzu görmeniz hem ekip arkadaşlarınız, hem iş ortamınız hem de yaptığınız iş ile bağ kurmanızı sağlar. Ekip duygusunun olduğu bir iş ortamı sizi motive eder, çalıştığınız ekip size ilham verir. Ekip duygusunun olmadığı bir çalışma ortamı, kendinizi bu işin bir parçası olarak görmemenize neden olurken görülmediğinizi, duyulmadığınızı, orda olmadığınızı düşündürür. Bu, yaptığınız işlerde başarı yakalamadığınızı hissettirirken motivasyonunuzu düşürür.
Takdir edilmiyorsanız
İyi bir iş ortamına sahip olmak için yöneticiler, ekip üyelerinin çalışmalarını gözden geçirmek, olumlu ve olumsuz yanlarını görmek için vakit ayırmalı, çalışanlarının sıkı çalışmaları sonucunda elde ettikleri başarılar için onları takdir etmelidir. Çalışmalarınız sonucunda takdir almak sizi motive ederken modunuzu yükseltir. Çalışma sürecinizde veya sonucunda yöneticilerinizle konuşabildiğiniz, geri bildirim alabildiğiniz bir iş ortamına sahip olmak işe gerçek anlamda sarılmanızı sağlar. Takdir edilmediğiniz, iş süreçleri hakkında konuşamadığınız bir iş ortamı kendinizi işten kopuk hissetmenize neden olacak bir kırmızı bayraktır.
Belirli hedefler ve şeffaf bir iş ortamı yoksa
Şeffaf bir iş ortamına sahip olmak, ulaşılacak hedeflerin belirli olması, yaptığınız işe katkı sağlamak konusunda sizi motive eder. Şeffaf ve hedeflerin net olduğu bir iş ortamında kafanızda yaptığınız iş hakkında soru işaretleri olmaz. Hedefleriniz ve görevlerinizin net olmadığı, şeffaflıktan uzak bir iş ortamı, kendinizi kayıp ve yetersiz hissetmenize neden olur.